TRT Trabzon Radyosu nda
canlı bağlantıylaher pazar yorum yapıyorum...
Yaklaşık 4 aydır her hafta
pazar günü radyodayım...
Gazetenin e-postasına
ilginç mektuplar geliyor...
Yorumlarım Samsun daki gelişmelerle
ilgili olmasına rağmen Rize, Trabzon ve Ordu dan da
e-postalar geliyor...
Duygu yüklü,memleket sevdalı mektuplar...
Genellikle, terör örgütü ve misyoner faaliyetlerine
ilişkin mektuplarda,Karadeniz insanının
duyarlılığı ve dikkati göze çarpıyor...
Terör örgütü ve onun yandaşları,
Pontus Rum hayalini güdenler
ve Ermenistan ın beklentileri
üzerine çok yorumlar var...
Bu yorumlar, Ahmet Türk e atılan
yumruk sonrasında
hepimizi derinden sarsan
şehit cenazelerinin yoğun olduğu
dönemlerde çoğaldı...
Trabzon dan gazetenin e- posta adresine
mektup gönderen bir dinleyecinin tespiti ilginçti:
Buralarda barınamazlar. Herkes birbirini iyi bilir ve soyunu sopunu da tanır.
İhanet edeni de vatanı seveni de biz biliriz. Şerefsizlerin oyunu burada sökmez.
Yıllarca uğraştılar,memleket sevgisinin temelinden
bir tek çivi sökemediler...
Nankör insanlar yok mu?...
Kedi gibi...
Kim ciğeri, eti atar
itaat onadır...
Kedileri o yüzden sevemedim,
sevmiyorum...
Yanılmış da olabilirim...
En iyisi, hayvansever Hümeyra Ulubay a
sormak lazım...
Kedi de nereden çıktı şimdi...
Mesele nankörlük olunca,
sabıka ortaya çıkıyor...
Neyse...
Karadeniz insanı her şeyin farkında
içimiz rahat!..
Şiveler farklı da olsa
T yi D okusalar da
meramını anlatıyorlar ya...
Ünyeli, Bulancaklı...
Oflu, Çaykaralı...
Ardeşenli, İkizdereli...
Hiç farkeder mi?...
Ne demişti, Trabzonlu dinleyici:
Herkes birbirini iyi tanır...
O yüzden aynı Ladik te olduğu gibi
Giresun da da uzaktan vurdular...
Sinsice, kalleşçe...
Kimin kim olduğunu bilmek yetmiyor...
Hainin nereden
vuracağı belli olmaz!...
Yine de dikkat!..