Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesine bağlı Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Kliniğinde geçtiğimiz cuma günü hasta vizitesi sırasında çıkan tartışmayı yatıştırmak için araya giren Çocuk Hastalıkları ve Çocuk Endokrin Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Nuri Özbek, hasta yakınlarının fiziksel saldırısına uğradı. Kaşı patlayan Özbek'e yapılan saldırıya ilişkin Tabipler Odası'nda basın açıklaması yapıldı.
Saldırıyı kınayan Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp, her iki sağlıkçıdan birinin saldırıya uğradığını belirtti. Giderek yaygınlaşan şiddet olgusu ile baş etmek gerektiğini ifade eden Gökalp, 'Sorun çözme yöntemi olarak giderek yaygınlaşan şiddet olgusu ile mutlaka baş etmemiz gerekir. Çünkü toplumsal olarak enerjimizi, birikimimizi heba etmekte, insanlar arasındaki ilişkiyi bozmakta ve toplumsal yaşamı çürütmektedir. Toplumdaki şiddet eğiliminden de beslenen sağlıktaki şiddetin sıklığı ise artık can yakıcı haddeye varmış durumdadır. En az her iki sağlıkçıdan birisi şiddete maruz kalmaktadır. Sağlıktaki şiddet olgusu tek başımıza biz hekimler ve sağlıkçılar faturasını ödemek istemiyoruz. Bu anlamda tüm ilgili kişileri, kurumları, siyasetçileri, yöneticileri ve toplumun bütün kesimini sağlıkta şiddet konusunda duyarlı olmaya ve çözüm bulmaya çağırıyoruz. Aksi halde toplumsal olarak bir çürüme yaşayacağız ve bu çürüme toplumun bütün kesimlerine sirayet eder. Çürüme topluma bulaştı mı bir kere yönetici, doktor vesaire ayrımı yapmaz. Bütün toplumu aynı anda çürütür. Unutmayalım ki hekimlerine güven duymayan toplumlar, saygıda sevgide hekimlerine kusur işleyen toplumlar saygınlıklarını kaybetmeye mahkumdurlar' dedi.

'Sağlık çalışanlarına hakareti hak olarak görüyorlar'
Çocuk Hastalıkları ve Çocuk Endokrin Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Nuri Özbek, en büyük sorunun hasta yakınlarının sağlık çalışanlarına hakareti hak olarak görmesi olduğunun altını çizdi. Özbek, 'Klinik içerisinde hemşirelerle yayılan bir tartışmadan dolayı ben devreye girdim. Hasta sahibinin hemşireye hakaret etmeye başlaması, ben şöyle yaparım falan gibi hakaretlere başlaması sonrası, hatta hemşirelere yönelmiş içeriden ses duymam üzerine ben çıktım. Ondan sonra herkese hakaret eden, küfür den bir insan tipi tabi ister istemez olaya müdahil olduk. Meğer onların tanıdıkları da varmış o arada bir arbede yaşadık. Sorun sağlık çalışanlarına her türlü hakareti yapma hakkını kendilerinde görmelerinden kaynaklı. Normalde çalışma ortamına bulunmaması gerekenler, zamanında orada olmaması gerekenlerin orada olması bu olayları kolaylaştırıyor. Konuyla ilgili adli sürecin başlatıldı. Bu tür olaylar insanı üzüyor. İnsanın hizmet yapma duygusunu köreltiyor. Ona üzülüyorum zaten. İnsanlara yardımcı olabilme, sağlık sorunlarını çözebilmeye olan isteğinizi köreltmeleri aslında en büyük sıkıntı bence. Toplumun bunu çok ciddi düşünmesi lazım' diye konuştu.

Diyarbakır’da doktora fiziksel şiddet