AK Parti Çevre, Şehir ve Kültürden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, Rixos Otel'de Başbakanlık Tanıtma Fonu ve Ankara Sanayici ve İş Adamları Derneği'nin (ASİAD) işbirliği ile düzenlenen Uluslararası İdeal Kentler Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, ''Kentsel dönüşümü beraberinde getirdiği sosyolojik dönüşümle birlikte ele alan, her kente farklı yerel özelliklerin yansıdığı tasarım yaklaşımlarını benimsiyor, bu amaçla kimlikli şehirler oluşturma idealimizi hayata geçiriyoruz" dedi.
'ŞEHİR İNSANIN YAŞAM ALANIDIR'
Fiziksel yapı üzerinden şehirleri idealize etmenin doğru olmadığını söyleyen Karaaslan, 'Şehir insanın yaşam alanıdır. Aslında belki de bu anlamda en ideal şehir, kendi öz kimliğini yansıtan, topoğrafyası ile uyumlu, insana, diğer tüm canlılara ve doğaya saygılı, toplumun her kesimi, özellikle dezavantajlı gruplar için erişilebilir, kapsayıcı, kuşatıcı, kısacası özgün olandır' diye konuştu.
Karaaslan, son 14 yılda Türkiye'de şehircilik anlamında çok önemli mesafeler alındığına dikkat çekerek, 14 yıl önce altyapı problemlerinin insan sağlığını ve hayatını olumsuz etkilediğini, gecekondularla çevrelenmiş şehirlerin olduğunu, öncelikle bu temel sorunları çözerek işe başladıklarını kaydetti.
'İDEAL OLANI, GÜZEL OLANI İSTEMEK, İYİ OLANI İNŞA ETMEK ARZUMUZ'
Kentsel dönüşümü beraberinde getirdiği sosyolojik dönüşümle birlikte ele alan, her kente farklı yerel özelliklerin yansıdığı tasarım yaklaşımlarını benimsediklerini, bu amaçla kimlikli şehirler oluşturma ideallerini hayata geçirdiklerini belirten Karaaslan, 'Bir şehre yaklaşırken farklı meslek disiplinlerinin bir aradalığını çok önemsiyoruz. Mimar, şehir plancısı, kentsel tasarımcı, peyzaj mimarı, sanat tarihçisi, sosyolog ve farklı alanlara göre çeşitlenebilecek farklı bakış açılarının, ayrıca yerelin sesi olan kullanıcıların, yani yaşayanların karar alma süreçlerine dahil edilmesinin, alınacak kararların şehre katkısını olumlu yönde etkileyeceğine inanıyoruz. Kısacası ideal olanı, güzel olanı istemek, iyi olanı inşa etmek arzumuz, hayalimiz var" şeklinde konuştu.
Şehirlerin toplumların farklılıklarını eriteceği ya da tek tipliliğe hapsedileceği yerler olmadığının altını çizen Karaaslan, 'O nedenle küreselleşen dünyanın dayattığı tek tipliliğe karşı farklılıklarımızdan güç alan, farklı medeniyetlerin katmanları üzerinde kendi medeniyetini oluşturmuş atalarımızın torunları olarak bizlerin bu anlamda sorumluluğu büyük" açıklamasında bulundu.
