Botoksun, clostridium botulinum adındaki bakteriden salgılanan bir toksin olduğunu ve protein yapıda olduğunu belirten FBM Özel Tıp Merkezi Medikal Estetik Hekimi Dr. Hülya Ettekin, 'Bu toksin etkisi, aşılarda da olduğu gibi işlemlerden geçirilerek tıbbi olarak kontrol altına alınmıştır' dedi.

Botoksun tıptaki kullanım alanları hakkında da bilgi veren Ettekin, 'Kırışıklık tedavisi, koltuk altı, el, ayak terlemesi tedavileri botoksun estetik amaçlı kullanımını oluşturur. Son dönemlerde migren tedavisinde de yaygın olarak kullanılmaktadır. Tıptaki diğer kullanım alanları istem dışı veya kontrolsüz kas kasılmaları yapan tüm distonilerdir. Botoks, uygulaması çok ince iğne uçları kullanılarak ilacın kas içine minik enjeksyonlar şeklinde verildiği, dayanılmaz bir acıya neden olmayan basit bir uygulamadır. Uygulandığı alanda o bölgeye sinirler tarafından gönderilen 'hareket et' komutunu engeller ve bunun sonucu olarak kas hareketlerinin ciltte oluşturduğu kırışma görüntüsü ve kırışıklıkların zaman içinde derinleşmesinin önüne geçilmiş olur' diye konuştu.

Botoksun bir dolgu maddesi olmadığının altını çizen Ettekin, 'Kullanım amacı yüze volüm kazandırmak değildir. Botoks sadece aşırı kasılıp üzerindeki cildi kırıştıran kasların hareketlerini yatıştırmak için kullanılır. Bu nedenle botoks uygulaması sonrasında yüzümüzde herhangi bir şişlik meydana gelmez. Botoks uygulamasının kırışıklıkları engelleme süresi ortalama 4-6 aydır. Bu sürenin sonunda etkisi tamamen kaybolur. Etki devam etsin istiyorsak yeniden uygulama yaptırmamız gerekir. Botoks yaptırmayı bıraktığınız anda yüzünüz daha kötü olmaz ama son botoksunuzu yaptırmadan hemen önceki haliniz üzerinden yaşlanma süreci devam eder' şeklinde konuştu.