Turistik gezi amacıyla Çin'e giden Türk akademisyenler, Urumçi Havalimanı'nda Çin polisi tarafından gözaltına alındıktan bir süre sonra sınır dışı edildi. Türkiye'ye geri gönderilen akademisyenler, Çin hükümetine tepki gösterdi.

21 Mayıs Cumartesi günü bir tur şirketi tarafından düzenlenen Çin gezisine katılan ve çoğunluğu emekli akademisyenlerden oluşan 15 kişilik Türk turist kafilesi, Urumçi Havalimanı'nda Çin polisi tarafından gözaltına alınarak ülkeye girişlerine izin verilmedi. Yasal olarak hiçbir sorun olmamasına rağmen ülkeye girişlerine izin verilmeyen Türk kafile, Kazakistan'ın Almatı şehrinden aktarmalı olarak tekrar Türkiye'ye gönderildi.

'GRUBUN TÜRK OCAKLARI'YLA ALAKASI OLDUĞUNU BELİRTEREK BİZİ KABUL ETMEYECEKLERİNİ BEYAN ETTİLER'

Akademisyenlerden oluşan turist gurubunun rehberi Mehmet Aydın, Urumçi Havalimanı'nda saatlerce bekletildiklerini belirterek, 'Havaalanı polisi bizi karşıladı. Grubumdaki misafirlerin tamamının yeşil pasaportu vardı. Benim kırmızı pasaport ve vizem vardı. Ben kendi pasaport ve vizemle geçtiğim gümrükten ancak yeşil pasaportlu misafirlerimiz orada takıldı. İçeri almadılar. Pasaportlarını topladılar, orada öncelikle bir saat kadar beklettiler. Bir saat önce hiçbir gerekçe belirtilmeden bir saat sadece bekledik orada. Daha sonra başka insanların kontrolleri yapıldıktan sonra bize yemek hazırladıklarını söylediler. Bize pilav yedirdiler. Pilavı yerken bizi sınır dışı edeceklerini, grubun Türk Ocakları'yla alakası olduğunu belirterek bizi kabul etmeyeceklerini beyan ettiler. Gerekli işlemleri yapmaya başladılar. Gerilimde biraz artmaya başlayınca ilk uçakla Almatı'ya dönmeye karar verdik. Bu sürede uçak beklerken tuvalete dahi giderken bir Çinli asker eşliğinde gidilmesine izin verildi. Tuvalete gidince bile orada yanında bir asker bekledi' şeklinde konuştu.

'ANLAŞILAMAZ NEDENLERLE ÇİN POLİSİ BİZİ ENGELLEDİ'

Ziraat Yüksek Mühendisi Kadir Tosun, '12 günlük bir geziydi bu biletimizi, her şeyimizi aldık. Tam oraya vardığımız zaman anlaşılamaz nedenlerle Çin polisi bizi orada engelledi. Bize hakaret etti ve arkadaşlarımızı tuvalete dahi başımızda asker olmak kaydıyla gönderdi. Çıkış yaparken de mahrem yerlerimiz dahil her yerimizi aradılar. Ben 66 yaşında yaşlı bir adamım. Bana yapılan bu hakaret Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılmış bir hakarettir. Bunu asla kabul etmiyorum ve Çin hükümetini nefretle ve şiddetle kınıyorum' dedi.

'BİZE UYGULANAN MUAMELE HİÇBİR ŞEKİLDE KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL'

Akdeniz Üniversitesi'nden emekli akademisyen Prof. Dr. Ramazan Demir ise 'Özellikle Türki Cumhuriyetlerdeki kültürü incelemelerine yönelik çalışmalarım var. Bununla ilgili kitaplarım var. Urumçi'ye diğer ifadeyle Doğu Türkistan'a gitmemin tek sebebi oradaki Türk kültürünü, sosyolojik yapıyı ve atadan kalan kültür değerlerini derleyip kitap haline getirmekti. Böyle bir gezi olduğu için de katıldım. Hiçbir şekilde art niyetle, ya da Çin hükümeti aleyhinde bir ifade kullanarak herhangi bir amacı asla böyle bir şey aklımızdan geçmez. Uygur bölgesinde bize uygulanan muamele hiçbir şekilde kabul edilebilir değil. Çünkü iki devlet arasında sözleşmeli yasal olarak yeşil pasaportlara muafiyet getirilmiş. Biz buna güvenerek gittik' ifadelerini kullandı.