Burdur merkez Zafer Mahallesi'nde Kavaklı Rum Kilisesi olarak hizmet veren, daha sonra değirmen, sinema ve bir inşaat firmasının deposu olarak kullanılan, ardından da Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca kamulaştırılıp restore edilerek 2014 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bilim insanları ve ziyaretçilere açılan Doğa Tarihi Müzesi, içindeki kalıntılar ve yaban hayatı görselleri ile geçmişe ışık tutuyor.

Kavaklı Rum Kilisesi iken ardından arazi sahiplerince değirmen, sinema ve depo olarak kullanılan binanın Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca kamulaştırılarak, restore edilip yeniden ayağa kaldırıldığını anlatan Burdur Müze Müdürü Hacı Ali Ekinci, "İçinde bulunduğumuz mekan, Burdur Arkeoloji Müzesi'ne bağlı Burdur Doğa Tarihi Müzesidir. Aslında Doğa Tarihi Müzesi, Kültür ve Turizm Bakanlığımızın ilk olarak bağımsız, müstakil olarak açılmış bir müzesini meydana getirdi. Bu müzeyi 2016 yılında ilimizi ziyaret eden Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, açılışını gerçekleştirdi. Bu açılıştan sonra da müzemiz hem ziyaretçi hem de bilim insanlarının ilgi odağı olmaya başladı" dedi.

2.5 MİLYON YIL ÖNCEKİ GERÇEK, KAZILARDA ORTAYA ÇIKTI

Burdur Müze Müdürlüğü Başkanlığında, 2006 yılında Burdur'a bağlı Kemer ilçesi Elmacık Köyü sınırlarında Asya Fili diye adlandırılan ve filler atası olarak bilinen mastadon kalıntılarının bulunduğunu ve kalıntıların Doğa Tarihi Müzesi'nde bilim insanları ve ziyaretçilere sunulduğunu dile getiren Müze Müdürü Ali Ekinci, "2006 yılında Burdur Müze Müdürlüğümüzün başkanlığında ilimiz Kemer ilçesi Elmacık köyü sınırlarında dört sezon boyunca Prof. Dr. Berne Alpagut'un sorumluluğunda ve Yard. Doç. Dr. Nurfettin Kahraman'ın da danışmak olarak bizzat arazide olmak kaydıyla yapılan kazılar sonucu ortaya çıkan, günümüzden 2-2,5 milyon yıl önceye ait Asya Fili dediğimiz Akdeniz fillerinin fosillerine rastladık. Bu fosiller uzun zaman müzemiz ve Kültür Müdürlüğü'nün bünyesindeki depolarda durmaktayken oluşturulan Doğa Tarihi Müzesi'nde ziyaretçilerin ve bilim dünyasının hizmetine sunuldu" diye konuştu.

"DOĞA TARİHİ TAM OLARAK AKTARILIYOR"

Geçmişten günümüze doğa tarihine ilişkin tüm detayların Burdur Doğa Tarihi Müzesi'nde yer aldığını anlatan Ekinci, "Müzemizin içinde yöremizdeki fosillerin dışında yörenin doğasıyla ilgili, yöre taş yapısını, kayaçlarını, yöredeki Alpin Orman tiplemesiyle ilgili bir kompozisyon, ayrıca Burdur Gölü ve gölün doğasıyla ilgili bir kompozisyonun yanında yöremizde yaşayan vahşi hayvanlardan demek istiyorum aslında bunlar vahşiliğinden öte ender hayvanlar, örneğin 2014 yılında ilimizde avcılar tarafından vurulan bir vaşak vardı. Üniversite sahamızda yüksek gerilim hattına düşerek, kısmen yanan bir puhu kuşu vardı ve bunların tahnitleri yapılıp içi doldurularak müzemizde yerlerini aldılar" ifadelerini kullandı.

ÇOCUKLARA ÖZEL ALAN

Ekinci, Doğa Tarihi Müzesi'nde ayrıca çocuklara özel bir bölüm düzenlediklerini, anasınıfı ve kreş öğrencileri için tasarlanan bu alanda, çocuklar için hayvan maketleri ve tarihi kolay anlamaları için çeşitli görselleri hazırladıklarını söyledi. Ekinci, "Müzemizin diğer bir özelliği de çocuklara yönelik özellikle anaokulu çocuklarına yönelik bir çocuk bölümümüz de var, burada anaokulundan gelen gruplar, kendilerini fen bilimleri aleminde veyahut onların hayalindeki dünyada gezer gibi, onları eğitmeye yönelik programlar düzenlemekteyiz. Müzemiz gelecekte ilimize turizm yönünden katkılarının çok olacağını düşünüyoruz çünkü META'nın doğa tarihi müzesinin dışında ülkemizde hemen hemen ilk teşhir tanzim edilen müzelerden biri olduğu söylemek doğru olur diye düşünmekteyim" şeklinde konuştu.