Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 1 Temmuz'dan itibaren, Sağlık Bakanlığı 1 Aralık'tan beri üniversite ve diğer hastanelerinin kan kanserleri de dahil, kanser ilaçlarını kendilerinin temin etmeleri kuralını getirdi. Böylece kanser hastalarının reçeteleriyle dışarıdaki hastanelerden ilaç almaları devri bitti. Bu uygulamanın üniversite hastaneleri ayağında ise sorun yaşanmaya başlandı. SGK'dan alacaklarını alamayan (geç veya kesintiye uğramış olarak alabilen), döner sermaye geliriyle ise vergi, personel gideri, borç ödemesi gibi pek çok giderini halletmeye çalışan üniversite hastanelerinin açtığı ilaç ihaleleri ilgi görmüyor.

DEPOLAR PARALARINI ALAMAMAKTAN ŞİKÂYETÇİ

Günde ortalama 80-100 kanser hastasının kemoterapi gördüğü İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü Müdürü Kizir, "Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde günde tedavi gören 60 hastayı da kattığımızda günde 250 hastanın etkilendiğini söyleyebilirim. Yönetmeliğe itirazımız yok. Ancak ilaçları alacağımız ecza depolarının ihalelerimize girmemesinden kaynaklanan sıkıntılarımız var" dedi.

Ecza depolarının İstanbul Üniversitesi'nin ödeme sıkıntıları nedeniyle ihaleye girmek istemediklerini ifade ettiğini anlatan Kizir, "Sorduğumuzda, 'Hem fiyatta çok indirim yapıyoruz hem de paramızı ancak iki yıl sonra alabiliyoruz' mazeretini gösteriyorlar. Üniversite hastaneleri ödemelerindeki önceliği yönetmeliğe göre yapıyor. Elde yeterli miktarda kaynak olmayınca ödeme zorlaşıyor. Vadeler uzuyor" dedi.

HER GÜN ZARARDAYIZ

Bu sistemden şimdilik hastalar mağdur değil. İlaçları eczanesine koyamayan hastaneler, hastaların dışarıdaki eczanelerden alabilmesi için reçete ediyor. Ancak SGK'nın liste fiyatı ile özel eczanelerdeki ilaç fiyatı farklı. SGK ödemeyi kendi liste fiyatından yapıyor. Aradaki farkı ise hastaneden tahsis ediyor. Kizir, "Hastalar mağdur olmasın diye ihaleyle alamadığımız ilacı, dışarıdan edinmeleri için reçete ediyoruz. Ama SGK'nın fiyat farkı yüzünden her gün 7 bin lira zarar ediyoruz. Bu yılda 2 milyon lira zarar etmek demek. Kurumumuz bu büyük yükü kaldıramaz" dedi.

SGK 8 YILDIR AYNI FİYATI VERİYOR

Resmi kanallarla ilgili kurumları durumdan haberdar ettiklerini ancak, "Diğer hastaneler (sağlık bakanlığı hastaneleri) alıyor, siz niye alamıyorsunuz" dendiğini anlatan Kizir, şunları söyledi: "Bu sorunun sorumlusu üniversiteler ve hastaneleri değil. Gelirimizi belirleyen yine SGK. SGK'nın bize 8 yıl önce verdiği fiyat neyse ya aynı ya da daha da düşük. Bu arada kullanılan malzemelerin fiyatı, personele ödenen maaşlar, maliyetler vs. sürekli artıyor. 'Döner sermayeniz var ödeyin' deniyor. Ama yönetmelikle önce vergimizi vermemiz, sonra çalıştırdığımız insanların maaşlarını ödememiz, sonra da kalırsa borçları kapamamız şeklinde sıralama öngörülüyor. Fiyatları belirledikleri ve 8 yıldır artırmadıklarına göre neyle ödeme yapacağız."

İLACA ÖZEL BÜTÇE LAZIM

Türkiye Eczacılar Birliği Başkanı Erdoğan Çolak da şöyle konuştu: "Üniversite hastaneleri çok borçlu. Bu ilaçların temininde sıkıntı yaşayacaklarını öngörmüş ve endişemizi dile getirmiştik. Sonuçta ilaca özel bütçe ayrılması lazım. Hastaneler borçla kendi çarklarını döndürürken, kendi elemanına maaş vermeye çalışırken ilaca para ayırabilir mi? Sağlık Bakanlığı hastaneleri ise toplu ihale yapıyor, sonra da ilaçları hastanelere dağıtıyor. Bazı yerlere ilaçlar çok gider, bazılarına daha az. Kanser hastaları da ilacın gelmesini beklemeyeceği için cebinden ödeyerek almaya çalışır. Bu hantal bir yapı. Sadece ekonomik boyutuyla bakıldığında böyle sorunlar ortaya çıkıyor."