Avukat, tarihçi, yazar, şair…Tarih bilgisi ve doyumsuz sohbeti ile sizi kendine hayran bırakan bir yazar Sefer Berzeg.

Bugüne kadar Çerkesler ve sürgünle ilgili pek çok eser yazan Berzeg Çerkes Sürgünü'nün 152. yıldönümünde HaberHayat okuyucularına çok özel açıklamalar yaptı.

RÖPORTAJI HABERHAYAT DERGİSİ'NDEN OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Sürgünden sonra insanların sadece topraklarının değil ruhlarının da parçalandığını söyleyen Berzeg, bugün Rus Lider Putin ile birlikte soykırım bilincini yok edilmeye çalışıldığını söylüyor

HABERHAYAT: Sizi tanıyabilir miyiz?

SEFER BERZEG: 1943 yılında Samsun'un Kavak İlçesi'nde doğdum. Çerkes'lerin Vubıh soyundanım. Samsun 19 Mayıs Lisesi'nden mezun olduktan sonra Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdim. Daha sonra Samsun'da serbest avukat olarak çalıştım. 1972-1988 yılları arasında Kafkas Kültür Derneği başkanlığı yaptım.

HABERHAYAT: Çerkes'ler ve sürgün hakkında pek çok eser verdiniz. Sürgün süreci nasıl başladı?

SEFER BERZEG: Kafkasya çok stratejik bir yerde. Kavimler Göçü sırasında doğudan gelen kavimler Kafkasya'dan geçerken büyük kayıplar verdirdiler. Ta o zamanlar başladı Kafkasya'daki kayıplar. Fakat 19 yüzyıl Kafkasya'nın kaderinin yazıldığı kırılma noktasının yaşandığı bir yüzyıl oldu. oldu. Kuzey'deki Rus emperyalizmi, aşağıda Osmanlı ve İran İmparatorluğu arasında sıkışan Kafkasya büyük mücadeleler verdi. İran Dağıstan Bölgesi'nde baskı kurmasına rağmen çok fazla etkili olamadı. Osmanlı ile Kafkasyalılar her zaman iyi anlaştılar. Osmanlı hiçbir zaman Kafkasya'yı işgal edemedi. Ancak Osmanlılar, hiçbir zaman vergi ve asker almadığı toprakları 1830'da Edirne Antlaşması'yla Kafkasya kıyılarını kayıtsız şartsız Ruslara bıraktı. Sıcak denizlere inmek hayalindeki Rusya'nın karşısında Kafkasya önünde engeldi. Rusya savaşlar sırasında ve 1830'larda Kafkasya'yı işgale başladı. 1859'da Kafkasya devlet adamı asker Şamil Dağıstan'da esir düştü. Fakat Kafkasyalılar 1864 yılına kadar savaşı sürdürdü.

HABERHAYAT: Direnen, inatçı ve savaşçı bir millet Çerkesler…

SEFER BERZEG: Rusya ve Kafkasya savaşları dünya basınına çok yansımamıştır. Ama gerçekten incelenmesi gereken, enteresan bir konudur. Halklar savaşlar sırasında, kadını, çoluğu çocuğu, kedisi köpeği ile en az 100 yıl savaşmış, inatla direnmiştir.

HABERHAYAT: Ve 1864 yılında büyük sürgün başlıyor.

SEFER BERZEG: Aslında sürgün 1850'de başlamıştı. Kafkasyalılar küçük kitleler halinde sürülüyordu. Fakat Rusya 1857'den sonra bunu bir devlet politikası haline getirdi. Ve 1864 yılının Mayıs ayında büyük kitleler halinde sürgün oldu. Bu nedenle adı da büyük sürgün zaten. Kafkasyalılar ya Rusya'nın içine ya da Osmanlı topraklarına sürülecekti. Binlerce yıl aynı topraklarda yaşayan ve o topraklardan çıkma gereği duymayan bir milletin yüzde 50'si soykırımla yok edildi. Geri kalanların büyük bir bölümü de yurtlarından atıldı, köyleri yakıldı. İşin en acı taraflarından biri de Rus generallerinin bu durumu anılarında utanmadan anlatmasıdır. Diğer yandan açlık da hüküm sürmüştür. Bu durumdaki bir toplum, yüz küsur yıl direnmiş; ülkelerini, topraklarını savunmuştur.

HABERHAYAT: Ruslara karşı tutumunuz nasıl?

SEFER BERZEG: Halklar birbirlerine düşman değil. Hatta Rus halkı bizlere çok saygılılar. Bize 'burası sizin vatanınız. Neden Türkiye'de oturuyorsunuz?' diyorlar. Tarihi bilmiyorlar. Onlar bilmediği gibi bugünkü Kafkasyalılar da tarihi bilmiyor. Çünkü Çarlık Rusya ve sonraki Sovyet Rusya'sı tarihçileri kendi tarihlerini oluşturmuştur. Oradaki insanlar en ufak bir olaydan bile bi haberler. Bu da insanın çok tuhafına gidiyor.

HABERHAYAT: Bugünün Kafkasya'sını nasıl değerlendiriyorsunuz?

SEFER BERZEG: Yüz küsur yıldır Kafkasya sömürgeydi. Bugün bile sömürgedir. Yalnız topraklar değil insanların da ruhları parçalandı. O parçalanma doğal olarak Türkiye'de ya da diğer ülkelerde sürgünde yaşayan insanları da etkiliyor. Biz hepimiz Kafkasyalıyız. Farklı ülkelerde de olsak biriz ve aynı topun kumaşıyız. Özellikle son dönemlerde Rus Lider Putin'le birlikte soykırım bilincinin yok edilmeye çalışıyor. Zaman içerisinde çeşitli sebeplerle aramızdaki bağlar belli ölçüde zayıflamıştır. Kardeşlik, akrabalık bağlarımızı göz ardı etmemeliyiz. Özellikle Samsun gibi bir yerde birbirimiz arasındaki ilişkilerin daha sıkı, daha sıcak olması gerektiğini düşünüyorum. Samsunluları da kutlamak istiyorum, Çerkes kardeşlerine sahip çıkıyorlar. Dernekleşme tabi ki olacaktır, ancak kini bir kenara bırakarak kültürümüzü olabildiğince korumak zorundayız.

HABERHAYAT: Çerkes'ler her yıl 21 Mayıs'ta tek yürek olup atalarını anıyor. Neler söylemek istersiniz?

SEFER BERZEG: 21 Mayıs bir sembol. Her yıl buluşup yapılan haksızlığı seslendiriyoruz. Ancak savaşlar hala bitmedi. Bugün Çeçenistan'da savaş devam ediyor. On binlerce insan yok ediliyor. Hepimizin canı yanıyor.

HABERHAYAT: Son olarak neler söylemek istersiniz?

SEFER BERZEG: Toplumuz büyük acılar çekti ama yok edilemedi. Bunu herkes anlamalı. Şu veya bu şekilde yaşamayı sürdürüyoruz. Ruslar artık soykırımı ve sürgünü kabul etmeli. Kafkasya'daki baskıyı bırakmalı. Ve bizlere 'burası senin toprağın gel otur' demeleri gerekiyor.

AYŞE KUŞCU