Deniz Altı Rüzgarları eseri ile pek çok sinema ve reklam filminden tanıdığımız ünlü müzisyen Okay Temiz, HaberHayat okuyucularına çok özel açıklamalar yaptı.

RÖPORTAJI HABERHAYAT DERGİSİ'NDEN OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Verdiği ritim dersleri ile yoğun ilgi gören Temiz, ritim ile insanları hem kaliteli müzik ile tanıştırıyor hem de beyin gelişimine katkı sağlıyor.

HABERHAYAT: Sizi tanıyabilir miyiz?

OKAY TEMİZ: Ben 100'ün üzerinde bestesi olan davul çalan bir Okay Temiz'im. 29 sene Finlandiya ve İsveçte kaldım. Dünyayı dolaştım. Devlet Sanatçısıyım. Ankara Devlet Konservatuarı'nda klasik müzik okurken, caz çaldığım için okuldan atıldım. Daha sonra caz ve Latin çalmaya devam ettim. Şu anda İstanbul'da Afrikalı hocalarla ritim dersi veriyoruz.

HABERHAYAT: Ritim insanlara neler katıyor?

OKAY TEMİZ: Öncelikle insanların reflekslerini kuvvetlendiriyor. Beyin jimnastiği ile beyni güçlendiriyor. Alzheimer hastalığını önlüyor. Ritim tüm inançların üstünde. Doğurgan bir yapıya sahip olan ritim bu sayede sonsuza denk varlığı sürdürüyor.

HABERHAYAT: Ritim derslerine ilgi nasıl?

OKAY TEMİZ: Oldukça yoğun bir ilgi var. Ancak bu işi benden başka yapan kimse yok. Ritmin tüm ülkeye yayılmasını istiyorum. Bu anlamda Samsun'da da bir kurs açmayı planlıyorum.

HABERHAYAT: Herkes ritim çalabilir mi?

OKAY TEMİZ: Evet herkes çalabilir. İnsan çalıştıktan sonra kendini geliştirebilir. Ritim eğitimine anaokullarından başlamak gerekiyor. Ben bu işi Finlandiya ve İsveç'te anaokullarında başlattım. Ancak çocuk ritim dersi aldıktan sonra eve gittiğinde anne ve babanın dinlediği kötü müzikten etkilenerek, ritim duygusunu kaybedebilir. Bu anlamda anne ve babaların da müzik konusunda bilinçli olması gerekiyor. Bugün ne yazık ki saçma sapan sözlerle yazılmış, pop müziği diye adlandırılan bir müzik türü var. Bu müzik tarzı insana hiçbir şey kazandırmıyor. Aksine müziği kötü etkiliyor. Pop müzik karşısında ritim ile mücadele veriyoruz.

HABERHAYAT: Peki bu mücadele karşısında başarılı olabilir misiniz?

OKAY TEMİZ: Olamayız. Çünkü pop müzik çok büyük bir sektör. Bizler ancak ulaşabildiğimiz çocukları bilinçlendirebiliyoruz.

HABERHAYAT: Peki sizin hikayenizi dinleyelim. Müziğe nasıl başladınız?

OKAY TEMİZ: Anne karnında başladım ben müziğe. Annem bana hamileyken udu karnına koyarmış. Müzik benim genlerimde var. Babam da pilottu ben aynı zamanda makinisttim. Müzik aletleri yapıyorum. Annemden müzik tınıları, babadan da mekanik bana miras kaldı.

HABERHAYAT: Sohbetimizin başında konservatuvardan atıldım dediniz…

OKAY TEMİZ: Klasik müzik okurken, caz çaldığım için beni okuldan attılar. Aykırı buldular beni. Kabullenmediler. O dönem çok katıydı konservatuvarlar. Ama zamanla değişti tabi bu. Şimdi çıkarıldığım konservatuvarın öğrencileri benim bestelerimi çalıyor.

HABERHAYAT: Bestelerinizden bahseder misiniz?

OKAY TEMİZ: Afrika'yı çok iyi biliyorum. Senelerce Afrikalı müzisyenlerle Finlandiya ve İsveç'te çalıştım. 110 bestem var. Hepsi bambaşka. Seneler evvel yaptığım ve su kabağı ile çaldığım Deniz Altı Rüzgarları adlı parçam pek çok filmde ve reklamda kullanıldı. Kemal Sunal'ın Korkusuz Korkak adlı filmi bunların arasında en dikkat çekenlerden.

HABERHAYAT: Caz müziğinin Türkiye'deki gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?

OKAY TEMİZ: Eskiden çok iyi çalan sanatçılar vardı. Onları yavaş yavaş kaybediyoruz. Yeni nesilde de iyi müzisyenler var ama aralarında idealist yok. Ben günde 10-12 saat çalışıyordum. Bu yüzden annem ve babam eve psikologlar getiriyordu. Şimdi ise gençler hemen kolay para kazanma peşindeler. Böyle bir politika ile asla iyi müzisyenler ortaya çıkmaz. İyi bir müzisyen olabilmek için çok disiplinli çalışmak lazım.

HABERHAYAT: Samsun'u nasıl buldunuz?

OKAY TEMİZ: Çok natürel buluyorum. Samsun'un çok güzel bir sahili ve doğası var. Burası aynı İsviçre ve Finlandiya'yı andırıyor.

HABERHAYAT: Son olarak neler söylemek istersiniz?

OKAY TEMİZ: HaberHayat Dergisi'ne ve sizlere çok teşekkür ediyor, başarılarınızın devamını diliyorum.

Ayşe KUŞCU