Devlet, evine girmek için
sürünen yılanı öldüren
adama, 2 bin 141 lira
ceza kesti...
Gerekçe, yılanın
kara avcılığında izin verilen
hayvanların dışında
olmasıydı...
Arkadaşından aldığı
emanet kangal köpeğini,
minibüse binmediği ve kendisini
ısırmaya kalkıştığı için
aracının
arkasına bağlayan
adama da 451 lira para ceza
verildi...
Gerekçe, "Hayvanları koruma
kanunu" idi...
Adamın biri, evinin bahçesine
giren kediye, iki köpeğiyle
eziyet ettiği için
bin 2 lira para cezası ödemek
zorunda kaldı...
Gerekçe, yine hayvanları koruma
kanunuydu...
Devlet, kurbanına küfür edip döven
ve usulünce kesmeyen
adama da
2 bin 511 lira
para cezası verdi...
Gerekçe, yine aynıydı...
Şimdi; para cezasının
yanı sıra, hapis de var...
Hayvana eziyet etmek,
dinimizde de günahtır...
Yani, hayvana eziyet edene
her iki dünyada da
ceza var...
Olsun da...
Devletin anında kestiği cezalar
ve diğer yaptırımlar,
insanlık adına umut vericidir...
Ancak, aynı devlet
yalan ve iftiralarla
insanın insana yaptığı
eziyet karşısında neden
bu kadar
duyarlı değil?..
Sosyal medyada, isteyen
istediği gibi
yalan ve iftira
atıyor...
Mahkeme kararları
uygulanmıyor bile...
Mağdurların açtıkları
ceza davaları ise aylarca
sürüyor...
Bu da bir nevi
insana eziyet değil midir?..
Sosyal medyada; siyasetçi, işadamı, sanatçı, futbolcu, gazeteci-yazar ve bilim adamlarının
aile bireyleri için yazılanlar,
tüyler ürpertici...
Ne var ki aynı devlet; hayvana uygulanan eziyet karşısında gerçekleştirdiği
hızlı refleksi, insana yapılan bu tür haksızlıklarda
gösteremiyor...
Oysa, Allah'ın yarattığı en değerli varlık
insan değil miydi?..