655. Tarihi Kırkpınar'da başpehlivan olmak için mücadele edecek Samsunlu Abdullah Güngör açıklamalarda bulundu.

Güzel bir hazırlık dönemi geçirdiklerini aktaran Güngör, "Güzel bir hazırlık dönemi geçirdik. Ancak Kumluca Güreşlerinde ciddi bir sakatlık da geçirdim. Ön çapraz bağlarım koptu. 3 haftalık bir fizik tedavinin ardından Erzurum'da kampa girdim. Kamp döneminde çalışmalar kondisyona yönelikti. Her sene iddialıyız Kırkpınar güreşlerinde. İnşallah 1. olup Samsun'a altın kemeri götürmek istiyorum. Çünkü bizde 56 tana başpehlivan var. Hepsi de birbirinde iyi" dedi.

"Tarihi Kırkpınar Güreşleri'nin Edirne Belediyesinden alınıp, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlanması gerek"

Tarihi Kırkpınar Güreşleri'nde verilen ödüllerin yetersiz olduğuna dikkat çeken Abdullah Güngör, "Tarihi Kırkpınar güreşlerinin Edirne Belediyesinden alınıp, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlanması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü yıllardır aynı ödüller veriliyor, aynı yokluklar devam ediyorum. Geçen gazetede okudum Edirne Belediyesi at yarışı düzenlemiş, jokeye başpehlivana verilen ödülün 2-3 katı verilmiş. Bu bizim örfümüz, 600 yıllık bir gelenek. Ön plana çıkarmak gerek. Akşam konser oluyor sanatçıya veriyorlar 200-300 bin TL ama başpehlivana çok az bir ödül veriliyor. Bir de taksitle veriliyor. Artık bunların aşılması lazım. Bu işin daha profesyonel olması lazım. Tabii maddiyatın geri planda olması lazım ama başpehlivan olmak da kolay değil" şeklinde konuştu.

"Bu hainlerin en ağır şekilde cezalandırılması gerek"

Güngör, darbe girişimine ilişkin ise şu şekilde konuştu:

"Bu hainlerin en ağır şekilde cezalandırılması gerek. Bu haberi aldığımızda büyük bir üzüntü içine girdik. Bu hain insanlar Cumhurbaşkanımızı öldürmeye teşebbüs ettiler. Bunlar ülkemizin birliğini, beraberliğini bozmaya çalıştılar. Bu ülkenin ekmeğini yeyip imkanından yararlanıp da seçilmiş Cumhurbaşkanına, Bakanlar Kuruluna, vatandaşlarına kurşun sıkmak hainliktir. Ben bunların Türk olduğuna inanmıyorum. Bunlar idam cezası ile yargılanmalı. Bunun bir dönüşü, affı olamaz. Olay olduğunda millet meydanlara akın etti. Kendini hiçe sayarak tankın önünde durdu. Ben de İstanbul'a geldiğimde hemen meydanlara gittim. Cumhurbaşkanımız ne zaman meydanlardan çekilin derse o zaman çekileceğiz. Şu anda güreşler aklımızda ama önceliğimiz ülkemizin birlik beraberliği."