AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, '15 Temmuz hain darbe girişiminin hem millet hem devlete açtığı yarayı onarmak için meclis grubu, hükümet olarak olağanüstü bir gayret içindeyiz. darbe girişiminin daha lik saatlerinden itibaren yurdun her köşesinde savcılarımız harekete geçmiş, hukuk işlemiştir. Yurdun dört bir yanında asayişin başarılı bir şekilde teminini sağlamıştır. Kahraman Türk milleti her konuda olduğu gibi ekonomi konusunda da üzerine düşeni yapmış, bugüne kadar 11 milyar dolar parasını bozdurarak Türk ekonomisinin gücüne güç katmıştır. Bürokrasi ilk günden tam bir hassasiyet ve verimlilikle çalışmasını sürdürmüştür. Şehitlerimiz son yolculuğuna gönderilmeleri, gazilerin tedavileri, şehit yakınlarının ihtiyaçlarının karşılanmasın konusundaki hassasiyetimiz devam edecek. İlk günden itibaren siyasi partiler, siyasi parti genel başkanlarıyla istişare halinde olduk. Dün Anamuhalefet Partisi Lideri Sayın Kılıçdaroğlu, MHP Lideri Sayın Bahçeli'yi Meclis'teki makamda ziyaret ettim. Kendilerine OHAL ve hükümetimizin aldığı kararlarla ilgili kapsamlı bilgi aktardım. Sayın Cumhurbaşkanımız Pazar günü İstanbul'da büyük bir demokrasi ve şehitler mitingi gerçekleştirecek. Bu mitinge, AK Parti olarak bütün teşkilatlarımızla katılım sağlayacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı doğrultusunda hepimiz Yenikapı'da hazır olacağız. Tarihin demokrasimizin en büyük mitingini gerçekleştireceğiz.
Erzurumlu İbrahim Hakkı'nın 'Mevlam görelim neyler neylerse güzel eyler' sözlerini okuyan Yıldırım, 'Cenabı Mevlam'ın Kur'an'ı Kerim'de de bildirdiği gibi sizin şer gibi gördüklerinizde ola ki hayır, sizin hayır gibi grödüklerinizde ola ki şer vardır. 15 Temmuz akşamı şer güçler adeta kabus gibi Türkiye'nin üzerine çökmek, Türkiyeyi ebediyen karartmak istediler. Rabbim karanlıkları nasıl ki aydınlığa çıkarıyorsa, şerleri hayrı tebdil ediyorsa 15 Temmuz şer girişimini de hayra tebdil etti' dedi.
Başbakan Yıldırım, 'Bu hain örgütle mücadelede başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere hep yalnız bırakıldık. Siyasi partilerden beklediğimiz desteği alamadık. 15 Temmuz akşamı bu hain akşamı maskesi öyle bir düştü ki şu anda sadece biz değil, bütün Türkiye bu hainlerin gerçek yüzünü gördü ve bu hainlerle 79 milyon amansız mücadele veriyor' diye konuştu.
'Bu hain örgütü ve de bölücü terör örgütü adeta jiletle kazır gibi bu mübarek topraklardan kazıyıp atacağız' diyen Yıldırım, 'Her tedbiri kararlılıkla aldık, almaya devam edeceğiz. 15 Temmuz akşamı, Türkiye kelimenin tam anlamıyla uçurumun kenarından dönmüştür. 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı bugün ne anayasa olacaktı, ne hukuk işleyecek ne da Gazi Meclis var olacaktı. Siyasi irade tamamen yok edilecekti. İfade özgürlüğünden hiçbir eser kalmayacaktı. Devletimiz de milletimiz de uçurumun kenarından dönmüştür. Bunu Sağlayan da Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan'ın dik duruşudur. Aziz milletimizin göğsünü darbecilere karşı siper etmesidir. Devleti, milleti, hukuku, özgürlükleri korumak için olağanüstü tedbirlerin alınması bir mecburiyet haline gelmiş, bu açıdan Meclisimiz 3 aylığına olağanüstü hal yasası çıkarmıştır. OHAL millete değildir, bize, kendimize ilan edilmiştir. Hükümete ilan edilmiştir, devlete ilan edilmiştir. Neden? Çünkü, bu darbe girişimini yapanlar onların destekçilerinin tamamen ortaya çıkarılması ve milletin iradesine karşı girişilen bu hainliklerin sona ermesi için. Millet serbest' ifadelerini kullandı.
'Olağanüstü Hal'e ilişkin eleştirilerin, kaygıların ne kadar yersiz olduğunu görüyoruz'
Ankara'nın hep yanlarında olduğunu anlatan Yıldırım, 'Olağanüstü Hal'e ilişkin eleştirilerin, kaygıların ne kadar yersiz olduğunu görüyor ve yaşıyoruz. En küçük bir hukuksuzluğa asla ve asla müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Hak, özgürlük ihlaline katiyen müsamaha göstermeyeceğiz. Bir yandan devletimizi, milletimizi, demokrasiyi, hukuku muhafaza ediyor, devleti dimdik ayakta tutuyor, bir yandan da devlet içine nüfuz etmiş mikropları defediyoruz. KHK ile bu virüs temizliğini başlattık. Bu bağlamda FETÖ ile irtibatı bulunan 35 sağlık kuruluşunu, bin 45 eğitim kuruluşunu, 104 vakıf, bin 125 derneği, 15 üniversiteyi, 29 sendika, konfederasyonu diğer bir deyişle ajan yuvalarını, hain yuvalarını kapattık. Kamuda benzeri bir temizliği başlattık. Kamuda benzeri bir temizliği başlattık, devam ediyoruz. Yargıda yine bu haşhaşileri tek tek tespit ettik, meslekten çıkarıyoruz' dedi.

'Hiçbir Atatürkçü darbeci değildir'

İkinci Kanun Hükmündeki Kararname'yle TSK içinde de kapsamlı bir temizlik hareketinin başlatıldığını anlatan Yıldırım, bin 684 subay ve astsubayın orduyla ilişiğinin kesildiğini ifade etti.
'Meclisi kapatan hiçbir asker bu ordunun askeri olamaz' diyen Yıldırım, 'Hele hele, o Meclisi bombalayan, bombalama emrini veren, onlarla bu hareketin içinde olan hiçkimse bu milletin evladı da değildir, bu vatan toprağının ferdi de değildir. Her darbe teşebbüsü, en başta Mustafa Kemal'in hatırasını, onun açılışına öncülük ettiği millet meclisini yaralamıştır. Hiçbir darbeci, Atatürkçü de Kemalist de değildir, TSK'nın bir mensubu hatta bu ülkeye de ait değildir' dedi.

'Yüksek Askeri İdare Mahkemesi ve Askeri Yargıtayı da kaldıracağız'
Yüksek Askeri İdare Mahkemesi ve Askeri Yargıtayı da kaldıracaklarını belirten Yıldırım, 'Yargıda birliği sağlamak için gerekli adımları atacağız. Bu konuda diğer partilerle süreci başlattık. Kuvvet komutanlıklarını MSB'ye bağladık. Akıncı Üssü'nü kapatıyoruz. Bu üs artık Ankara için yaşam alanı haline gelecek. Ayrıca, darbe gecesi Ankara'da, İstanbul'da tankların çıktığı o kışlaları da şehrin dışına taşıyoruz. Bu bağlamda Mamak, Etimesgut'ta zırhlı araçların bulunduğu kışlalar Polatlı tarafına gidecek. İstanbul'daki Maltepe ve Hasdal Çorlu'ya gidecek. Kara Havacılık okulu, Güvercinliği de kapatıyoruz. Oradaki bütün helikopterler, Isparta'ya gidecek. Tehdit şehirlerin merkezinde değil Ankara'nın merkezinde değil tehdit sınırlardadır. Onun için bütün birikimimizi sınır bölgelerine taşıyacağız. Ülkemizin dış tehditlere karşı güvenliğini sağlayacağız. darbe sonrasındaki darbelerle zayıflatılan TSK'yı yaptığımız bu düzenlemelerle daha güçlü hale getiriyoruz, harbe daha hazır hale getiriyoruz. Asli görevine, caydırıcılık gücünü daha da hisseder hale getiriyoruz' dedi.

Yıldırım, 'İçerideki hainleri, üniformalı teröristleri yok etmiş bir ordu, milletimizin desteğiyle tekrar dünyanın parmakla gösterilecek ordusu haline getirilecek. Halkımız rahat olsun. Bir yandan hainleri büyük bir titizlilikle temizliyor. Diğer yandan da geleceğe yürüyüşümüzü kararlılıkla sürdürüyoruz. Kimin ne dediğinin bir önemi yoktur, önemli olan Türkiye'nin Türk milletinin ne dediğidir. Bizim ordumuzu felç etmek istediler. Virüslere temizleyerek ordumuzu güçlendirmeye devam edeceğiz' ifadelerini kullandı.