Gaziantep'te Fethullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) finansman sağladığı gerekçesiyle kapatılan Zirve Üniversitesi'nin öğrencileri, FETÖ'nün en çok kendilerine zarar verdiğini belirterek, "Bizi Fetoş'un çocukları diye damgalıyorlar" dedi.

FETÖ soruşturması kapsamında kapatılan Gaziantep Zirve Üniversitesi'nin mağduru olduğunu belirten öğrenciler, Gaziantep Barosu Başkanı Avukat Bektaş Şarklı ile birlikte basın açıklaması düzenleyerek, mağduriyetlerini anlattı. Baro binasında basın toplantısı düzenleyen öğrencilerden Zirve Üniversitesi İç Mimarlık Bölümü 2. sınıf öğrencisi Sümeyye Yalçınkaya, 'Fetoş'un çocukları' denilerek damgalandıklarını kaydetti.

Ülkeyi bölecek ve millete silah doğrultacak nesiller olmadıklarını belirten Yalçınkaya, FETÖ mağduru öğrencilerin devlet tarafından da mağdur edilmemesini istedi. Yalçınkaya, "YGS puanı ile başka üniversiteye yerleştirilirsek çok adaletsiz bir yerleştirme olacaktır. Burslarımızın elimizden alınması da söz konusu. Bursum elimden alınırsa, eğitim hayatım tamamıyla bitecek. Ailemin sağlık sorunlarından dolayı başka şehre gidemiyorum. Maddi ve manevi açıdan zorda olduğumuz için bu okulu seçtim. Bazı basın yayın organları bizi Fetoş'un çocukları diye damgalıyorlar. Biz asla bu ülkeye, asla ve asla silah doğrultacak nesiller değiliz. Dilerlerse sosyal medya başta olmak üzere her türlü belgeyi sunabiliriz. Devletin içerisinde FETÖ'nün çocukları var. Biz bu devlete asla ihanet etmeyiz. Ben bir Kürt kızıyım, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir ferdiyim, bu vatana silah doğrultan babam dahi olsa kafasına sıkarım' dedi.

"YÖK'ün bizi bu zor durumdan kurtarmasını istiyoruz"

Zirve Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü 4. sınıf öğrencisi Rukiye Kızgın ise hem annelik hem de öğrencilik yaptığını vurgulayarak, son 2 buçuk yıldır ise çocuğu ile birlikte okula gitmek zorunda olduğunu ifade etti. kendisi ve kendisi gibi öğrencilere sahip çıkılmasını isteyen Rukiye Kızgın, "Ben çocuğumla birlikte okumaya çalışıyorum. Okula başladığımda çocuğum iki buçuk yaşındaydı. Ne kadar zor olduğunu okuyanlar bilir. Dördüncü sınıfa geçtim. YÖK'ün bizi bu zor durumdan kurtarmasını istiyoruz. Çocuğumu ve eşimi bırakıp başka şehre gidemeyeceğim' ifadelerini kullandı.

Gaziantep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı da yaptığı açıklamada, öğrencilerin mağdur olduğunu söyleyerek, "Bugüne kadar yapılan yanlışlar olabilir. İnsanlar kandırılmış olabilir, bu dönemde bütün siyasilerden duyduk. Bundan sonra ya temiz bir sayfa açıp, hep birlikte bu ülkede hukuku, demokrasiyi, adaleti sağlayacağız veya üç beş yıl sonra başka darbe girişimlerine maruz kalıp yine mağduriyetler yaşanacaktır. Hangi siyasi görüşten olursa olsun bu ülke 76 milyon vatandaşıyla, hep birlikte demokrasiyi inşa edeceğiz. Hepimizin çocuğu var, bu ülkede insanların her türlü eğitim hizmetinden adaletli bir şekilde faydalanmasını istiyoruz. Eğitim anlamında yaşadığınız belirsizlik çok kötü bir durum" diye konuştu.

Üniversite öğrencilerinden Muazzez Bilgiç'in öğrenciler adına ortak bildiri okumasının ardından program sona erdi.