Dansın, müziğin, tarihin ve hüznün bir arada olacağı gece hakkında opera sanatçısı Ayşe Ceylan ve Samsun Çerkes Derneği Başkanı Sedat Uygun HaberHayat okuyucularına bilgi verdi.

HABERHAYAT: Büyükşehir Belediyesi, Samsun Devlet Opera ve Balesi ve Samsun Çerkes Derneği olarak güzel bir projeye imza atıyorsunuz. Projeden bahseder misiniz?
SEDAT UYGUN:
Büyükşehir Belediyesi, Samsun Opera ve Balesi işbirliğinde operanın açılış gecesi, Çerkes sürgününü anlatan bir gece düzenliyoruz. Böyle bir gece ilk defa düzenleniyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi'nde görev yapan Arzu Yüksel'in bir fikri bu. Samsun Büyükşehir Belediyesi Azamet Halk Dansları eğitmeni Fatih Baştuğ'da projeye çok destek oldu. Operada işe sıcak bakınca, sanatçımız Ayşe Ceylan devreye girdi. Ve işin başına geçti.

HABERHAYAT: Ayşe Hanım siz nasıl dahil oldunuz bu projeye?
AYŞE CEYLAN:
Projenin bana geliş aşaması aslında bana da sürpriz oldu. Fatih Bey ve Arzu Hanım operaya geldiğinde 'Böyle bir gece yapmak istiyoruz. Opera bize destek olur mu?' diye sormuşlar. Müdürümüz Mehmet Ortaç, çok sahiplendi bu işi. Ve birlikte yapalım dedi. Çerkes olduğum için beni aradılar, 'Sen de bu projede olmak ister misin' dediler. Kültürel anlamda bu işin içerisinde olmamam mümkün değil. Ve seve seve bu projenin içerisindeyim.

HABERHAYAT: Gecenin adı nedir?
AYŞE CEYLAN:
Gecemizin adı Nart Ateşi, Nart Kafkasya'nın en eski destanlarındandır. Kafkasya'da yazılmış, mitolojik karakterlerin ve masalsı hikayelerin olduğu 7 ciltlik bir eserdir. Nart'ın Türkçe anlamı, gözü pek, cesur, korkusuz demek. Sanatsal yönü kuvvetli, daha çok akademik ve uluslararası çapta imza atabilecek bir eser yaratmaya çalıştık. Türkiye'de ilk kez bir devlet opera balesi ve büyükşehir belediyesi birlikte böyle bir projeye imza atıyor. Bu çok değerli. Kafkas kültürü açısından da çok değerli bir gece. Burada sanatsal yönü daha kuvvetli daha akademik biraz daha uluslararası çapta da imzası olacak bir şey yaratmaya çalıştık.

HABERHAYAT: Projenin hikayesini anlatabilir misiniz?
AYŞE CEYLAN:
Operamızın Müdürü Mehmet Ortaç bana, 'Sen kültürü çok iyi biliyorsun. Orada da yaşadın. Hikayeleri aileden ve çevreden duydun. Bir oyun anlamında bir drama yarat, biz dansları, şarkıları onun içine yerleştirelim'' dedi. Ben de mitolojiden ve eski tarihten başlayan ve Diaspora uzanan bir hikaye yazdım. Sürgünden sonra çeşitli şekillerde dağılmış, Çerkes'lerin yaşadıklarını şarkılarla, danslarla, mitolojik bir şekilde anlatacağız. Atalarımızın torunları olarak burada ki hayatımıza nasıl başladık. Şuan ne yapıyoruz. Bunları sanatsal bir şekilde anlatacağız. Hikayeyi mutlu sonla bitirmeyi amaçladım. Yaşanan çok trajik şeyler var. Ama bunu yaşayan tek biz değiliz. Kültürümüzün getirdiği o güzellikleri, terbiyeyi, müzikleri, ek işlerini unutmamak ve unutulmamak adına elimizden geleni yapıyoruz. Estetik olarak da sahnede hem kostümle, hem dekorla, hem de bir takım motiflerle göstermeye çalışacağız. Kostüm tasarımcımız da Gülnur Çağlayan ve yine operada ki bir arkadaşımız.

HABERHAYAT: Şarkılar, danslar hazır mı?
AYŞE KUŞCU:
Eski Kafkas şarkılarından seçmeler yaptık. Bunlar Kafkasya'da ve Türkiye'de çok söylenen, çok bilinenler şarkılar. Özellikle Diaspora'daki Çerkesler tarafından çok biliniyor. Operada bunu sadece Çerkesler seyretmeyecek. Başka kültürden insanlar da gecemizi seyredecek. Amacımız şarkılarımız ve danslarımızla seyircinin yüreğine dokunmak.

HABERHAYAT: Ne zaman sahne alacaksınız?
AYŞE CEYLAN:
22 Eylül saat: 20:00'de prömiyer yapıyoruz. Bir saat sürecek gecemize herkesi bekliyoruz.

HABERHAYAT: Sedat Bey, siz dernek olarak bu projenin neresindesiniz?
SEDAT UYGUN:
Jegiago adında bir müzik grubumuz var. Bu grup Ayşe Hanımla canlı müzikleri yapacaklar. Şıble halk dansları ekibimizden bazı üyeler oyunda yer alacak. Yaşı kadar sahnede olmuş üyelerimiz bu geceye renk katacak. Bunun dışında bağlantı olarak da bu geceye destek veriyoruz.

HABERHAYAT: Son olarak neler söylemek istersiniz?
AYŞE CEYLAN:
Öncelikle sizlere teşekkür ediyorum. Opera dediğimiz sanat bütün sahne sanatlarını içinde barındırır. Bizim yaptığımız iş opera ama bu esere bir tür şov diyebiliriz. Yazdığımız senaryo, sanatsal yönü çok kuvvetli çok masalsı, şiirsel bir senaryo oldu. Seyirciyi böyle bir masal dünyası içine sokmak bizi çok mutlu edecek. Bu projeyi Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Samsun Opera Balesi yapıyor. Dolayısıyla sahne üzerinde olan insanların hepsinin Samsunlu olması benim hoşuma gidiyor. Düzce doğumluyum ama şuan Samsun'da çalıştığım için kendimi Samsunlu gibi hissediyorum. Samsun Operası Çerkes kültürüne yönelik bir şeyin altına ilk kez imza atmış olacak. Belki bundan sonra yurtdışına turneye gideriz. Bunun imkanlarını yaratmaya çalışacağız.
SEDAT UYGUN: Ben olaya bir dernek başkanı olarak bakıyorum. Yıllarca biz bu işi yaptık. Ama hiçbiri profesyonel olmadı. Hep gönüllülük esasıyla oldu. Ama şimdi ki bambaşka bir proje olacak. Bu sene Çerkesler Derneği'nin 50. yılı. Bu anlamda da bu gecenin önemi bizim için çok farklı. İlginiz için sizlere de çok teşekküre diyoruz. Herkesi gecemize bekliyoruz.
Ayşe KUŞCU