Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28. Muhtarlar Toplantısı'ndaki konuşmasından öne çıkan başlıklar:

"Bir atanmışlar var, bir seçilmişler. Seçilmiş gibi görünenlerin bir kısmına da atanmış hükmündedir. Kendi bileklerinin hakkıyla değil alavera dalavera ile bir yere gelmişlerdir. Bu kişilerin bir çoğu gerçek anlamda bir seçime girseler belki kendi eşlerinin, çocuklarının ve mahallelerindeki esnafın dahi oyunu alamayacak durumdalar.

Belirli görevlere atanmışların da benzer yanlışlara kapıldıklarını görüyoruz. Müsteşar, genel müdür, vali, kaymakam... Atamayla gelen kamu görevlileri millete hizmet etmekle mükelleftir. İster seçilmiş olsun ister atanmış olanların kendilerine tahsis edilen makamlar birer emanettir.

Erdoğan: Kendi planlarımızı uygulamaya başladık

Milletine efendilik yapan değil, hizmetkar olan bir yönetim anlayışının yerleşmesi konusunda önemli bir mesafe kaydettiğimizi düşünüyorum. 15 Temmuz gecesi vatanına bayrağına sahip çıkmak için devletinin yanında yer almıştır. O gece darbecilerin karşısına dikilen vatandaşlarımız istiklaline sahip çıkarsa güvenli bir gelecekleri olacağını biliyorlardı. Bu nedenle 15 Temmuz'a ikinci kurtuluş savaşı diyoruz.

Sayın Bahçeli'nin dünkü konuşmasında ifade ettiği gibi, kendisine teşekkür ediyorum. Osmanlı'nın yıkılışı millet üzerinde derin bir yara açmıştır. 2.5 milyon metrekare olan topraklarımızın büyüklüğü 9 yılda Lozan'ın imzalanmasıyla 700 bin metrekareye düşmüştü. Misak-ı Milli hedeflerimizi koruyamadık. Bu durumu mazur göstermeye çalışanlar olabilir. Misak-ı Milli'yi gündeme getiren Gazi Mustafa Kemal. Neden rahatsız oluyorsun.

Türkiye'yi 1923'ten beri kısır döngüye hapsedenlerin amacı Selçuklu ve Osmanlı geçmişimizi bize unutturmaktır. Rahat nefes aldığımız dönemimiz hiç olmadı. Siyasette büyük bedeller ödedik. Ekonomide büyük bedeller ödedik. İnsani olarak büyük bedeller ödedik. Kardeş kavgalarında binlerce insanımızı yitirdik. Artık bedel ödemek istemiyoruz. Burada siz muhtarların önünde ilan ediyorum, Türkiye artık bu yanlış güvenlik anlayışını terk etmiştir. Bundan sonra sorun kapımızı çalana kadar beklemeyeceğiz. Artık sorunların üzerine biz gideceğiz. Terör örgütlerinin bize saldırmasını beklemeyeceğiz.

Suriye ve Irak'ta bize yönelik tehdit mi var? Bu tehditleri orada yok edeceğiz. Sineklerle uğraşmak yerine bataklığı kurutacağız."