İlkadım ilçesi İstasyon Mahallesi'nde bulunan parkta 3.5 ay önce 22 yaşındaki D.Ç. adlı gence cinsel tacizde bulunup darp ederek cep telefonunu gasp ettikleri iddia edilen H.Ç. (22) ve Ö.K. (22), şikayet üzerine Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Bürosu ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı.

SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİLER AMA…

Cep telefonu ise satıldığı yerden alınarak sahibine iade edildi. Polisteki sorguları tamamlanan 2 kişi, çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak Samsun Kapalı Cezaavi'ne gönderildi. Tutuklu bulunan H.Ç. ve Ö.K. hakkında "nitelikli cinsel saldırı, basit yaralama ve gasp" suçlarından, cep telefonunu sattıkları M.A. hakkında ise "suç eşyasının satın alınması" suçundan dava açıldı.

Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen davanın duruşmasında sanıklar kendilerini savunarak suçlamaları kabul etmediler.

'BİZ Mİ SUÇLUYUZ?'

Ö.K., "Benim gasp ve cinsel saldırı olayında bir suçum yok. Parkta otururken mağdur yanımıza geldi. Evinin olmadığını ve buralarda yabancı olduğunu söyledi. 'Arkadaşım gelene kadar bira içelim' diye teklifte bulundu. Bira alıp geldi. Ben de kendisine misafir olduğum için 5 lira para verdim. Bizden hoşlandığını söyleyince ben de kendisine vurdum. Bu sırada H.Ç. de gelip vurmaya başladı. Annesinin ve babasının olmadığını söyleyince ben de araya girip ayırdım. Telefonu çaldı ve telefonunda çıplak bir resim göründü. Kim olduğunu sorduğumuzda kuzeni olduğunu söyledi. Kuzeninden korktuğu için telefonu bana verdi. Ben de bir şey demez diye telefonu sattım. Cinsel saldırı suçlamasını kabul etmiyorum. Telefonu zorla almadım. Darp ederek yaraladığımızı kabul ediyorum. Telefonu veren insanın satmasına da bir şey demez diye düşünerek bu olayın suç olduğunu düşünmedim. Beni suça kendisi teşvik etmiştir. Üniversite öğrencisiyim. Önümde askerlik var. Bu insan dışarıda virüs bulaştırırken suçlu değil de biz mi suçluyuz?" dedi.

'NİŞANLILIK HAYATIM BİTMEK ÜZERE'

H.Ç. ise, "Bu şekilde iftira atıp yüz kızartıcı bir suçtan karşısına çıktığım için vicdanen rahatsızım. Hiçbir şekilde görmediğim telefondan dolayı aylardır cezaevindeyim. Suçlamaları kabul etmiyorum. 200 liralık telefon için bu olaya karışacak bir insan değilim. İş yerleri olan insanım. 200 liralık telefona tenezzül etmem. Nişanlıyım. Bu olaydan dolayı nişanlılık hayatım bitmek üzere. Suçsuzum ve beraatimi istiyorum. Aklanmak istiyorum" diye konuştu.

2 SANIĞA CEZA YAĞDI

Mahkeme heyeti, toplanan deliller doğrultusunda H.Ç.'yi "cinsel saldırı" suçundan 15 yıl, "gasp" suçundan 2 yıl 11 ay ve "mala zarar verme" suçundan ise 1 yıl 7 gün olmak üzere toplam 18 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırdı. Ö.K.'ye ise "cinsel saldırı" suçundan 15 yıl, "gasp" suçundan 2 yıl 11 ay olmak üzere toplam 17 yıl 11 ay hapis cezası verildi.

Mahkeme heyeti, her iki sanığın da tutukluluk halinin devamına karar verdi. Tutuksuz olarak yargılanan telefonu satın alan M.A. ise beraat etti.