Bu köşeden hep Samsunu
yazmaya çalışırım...
Çünkü, genel meseleleri zaten yaygın gazetelerde uzmanlar
yazıyor...
Ama bazen, bilerek veya bilmeyerek es geçilen
genel konulara değinmek zorunda hissederim kendimi...
Mesela, Kerkükte olup bitenler
hakkında hükümet, muhalefet ve bir kısım
basın bir şeyler söylüyor, yazıp çiziyor...
Dayanamadım artık...
Kerkükte demografik yapının
peşmergeler lehine değiştirileceği
yeni anlaşılmış gibi bir durum var ortada...
Geçmişe dönüp bir bakmak
gerekmez mi?..
Amerikanın Irakı işgalinden hemen sonra peşmergelerin
Talabaninin emriyle Kerkük ve Musulda
nüfus ve tapu müdürlüklerini yağmalaması,
bugünlerin işareti değil miydi?..
Amerikalıların, Kuzey Iraktaki zengin petrol yataklarında
bekçiliğini üstlenmiş olan
peşmergelerin bu bölgeye
yerleştirileceğini o günlerde
dile getirenler boşuna mı konuşuyordu?..
Tapu ve nüfus müdürlüklerinin
yağmalanması, planlı bir işti...
Peşmergeler, ABD dolarlarıyla
bu bölgeye yerleşmeye teşvik edildi...
Göçe zorlanan Türkmenlere gözdağı vermek için de Türk askerlerinin başına çuval geçirildi...
Olay bu kadar basit...
Oysa, 22 Mart 2003 tarihinde Ankarada Türkiye, ABD, IKYB, IKD ve ITC ile beş muhalif grubun katılımıyla Demografik yapının değiştirilmeyeceğine dair anlaşmaya imza atılmamış mıydı?...
Ne oldu bu anlaşmaya?..
Her zamanki verilen sözler,
yerine getirilmedi...
Söz vermeyi başka şeyle karıştıranlar,
senet verse ne yazar...
Bu milleti Balık hafızalı sananlar,
gerçekten aldanıyor...
Dün Türkmenleri sahipsiz bırakanların,
bugünlerde Kerkük ve Musuldan dem vurmalarına
gülüp geçemiyorum...
Çünkü, canı yananlar aynı inancı paylaştığım soydaşlarım...
O yüzden dayanamadım ya!..