Ordu Kültür Sanat Merkezi'nde(OKSM) yapılan çalıştaya, Vali İrfan Balkanlıoğlu, Vali Yardımcısı Ahmet Arık, İl Milli Eğitim Müdürü Dr.Şaban Karataş, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Mustafa Genç, ilgili kurum yöneticileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, okulların rehber öğretmenleri ile öğrenciler katıldı.
Çalıştay'ın açılışında bir konuşma yapan Vali İrfan Balkanlıoğlu, Devletin bekasının, nesillerin iyi yetişmesine bağlı olduğunu vurguladı. Vali Balkanlıoğlu, 'Devletin bekası nesillerin iyi yetişmesine bağlıdır. Geleceğimize ümitle bakacaksak, onurlu ve şerefli bir millet olarak, devlet olarak varlığımızı sürdüreceksek, yetişen nesillerin de son derece sağlıklı, iyi yetişmiş olması lazım. Eğitiminin iyi olması lazım. Ahlaklı, değerlerine bağlı bireyler olması lazım. Bunu engelleyen her şey bizim için mücadele edilmesi gereken sorun demektir. Bir bireyin doğduğundan itibaren yetişkin oluncaya kadar geliştirdiği çok evreler var. Bu evreler, sağlıklı bir ailede, ilgili, sevgi dolu bir aileden yetişmesi, iyi bir okulda eğitim alması, öğretmenlerin ve eğitimcilerin son derece ilgili olması, çevresinin ve mahalle arkadaşlarının düzgün insanlar oluşması ve çocuk üzerine titremesi sağlıklı bir nesil için gereklilik koşullardır' dedi.
'Seferberlik havasında çocuk ve gençlere sahip çıkmak lazım'
'Bir çocuğu bile kaybedemeyiz' diyen Vali Balkanlıoğlu, 'Her türlü uyuşturucu, ihmal, istismar, dayak büyük travmadır. Kaybedilmiş hayatlar, ülkenin kaybedilmesi anlamına geliyor. Bir ülkeye yapılacak en büyük kötülük, o ülkeyi yok edecek en büyük çaba, çocuklarını ve nesillerini yok etmektir. O da nasıl olur? Psikolojik sorunlarla dolu, her türlü zararlı alışkanlığa sahip, sağlıklı düşünemeyen bireyler, sayesinde olur. Sadece kendileri değil, en az onlarla uğraşan emniyet güçleri, sağlık görevlileri, okullar, müesseseler, rehabilitasyon merkezleri, yapılan masraflar, personel israfı, düşünün bunların boyutlarının ne olduğunu. Bir memleket için en büyük kötülük budur. Bu nedenle herkesin bir seferberlik havasında nesillerimize sahip çıkması lazım. Bir insan doğar, büyür, gelişir, kendinden sonra nesiller bırakır ve dünyada fonksiyonunu tamamlar. Bunu yaparken de sağlıklı ve iyi bireyler, müşfik bir anne-baba, sevgi dolu insanlar, çevre bilinci, hayvan sevgisi olan, değerlerine bağlı, yasalara uyan, iş ve meslek sahibi, evli barklı çoluk çocuk sahibi olan bu tür insanlar memleketin geleceği açısından son derece önemlidir' diye konuştu.
'Herkesin Taşın Altına Elini Koyması Gerekir'
Hem kendi evlatlarımız, hem çevremizdekilerin evlatları, hem de toplumsal sorumluluğumuzun gereği bu konuda kendimizi görevli hissetmeliyiz. Öğretmenlerimizin, eğitimcilerimizin, çocuklarını dışarda bekleyen hatta aile bireylerinin bile gelebilecek tehlikelere karşı çocuklara merak uyandırmadan iyi bir eğitim vermeleri, bilinçlendirmeleri lazım. Hocalarımız camilerde vaaz ederken bu konulara temas etmeliler. Sivil toplum örgütleri, gönüllüler, bu memleket için bir şey yaparım diyen herkesin elini taşın altına koyması lazım. Çünkü memleketimiz Allah muhafaza elimizden gider. Biz gelip geçiciyiz. Bizim yerimize geçecek olan insanları ne kadar iyi yetiştirirsek, bizden sonraki yerimizi tutacak insanlar, anne-baba olacak bireyler, ne kadar iyi olursa, mükemmel olursa, Türkiye o oranda gelişir, kalkınır ve çağdaş medeniyetlerin üzerine çıkar. Bu anlamda bu tür toplantıları faydalı görüyorum. Bilinç kazandırıyor bizlere ve herkese' şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından, çocuklara yönelik şiddet, ihmal ve istismar konusunda Ordu'da bulunan Rehberlik Araştırma Merkezlerinin yürüttüğü çalışmalar ve faaliyetler hakkında Çalıştaya katılanlara bilgilendirmede bulunuldu.
Çalıştay, Uzman Psikolojik Danışman Muhammed Karamustafa'nın 'Tematik Rehberlik' sunumu ile devam etti. Çalıştaya katılanlar, çocuklara yönelik şiddet, ihmal ve istismar konularında alınması gereken tedbirler ve önlemler konusunda görüş ve önerilerini dile getirdiler.

Ordu’da ‘Çocukların Şiddet, İhmal ve İstismardan Korunması Çalıştayı’