Haberaks TV'da Burcu Düzgün Çoban'ın sunduğu Haberin Sesi programına konuk olan Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bedri Gültekin, Türkiye gündemi hakkında değerlendirmeler yaptı.

En kritik konunun MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin durup dururken bu olayı gündeme getirmesi olduğunu ifade eden Gültekin, "Meselenin ne olup olmadığına yardımcı olacak en önemli olay budur. AKP 1 Kasım seçimlerinden hemen sonra yeni Anayasa ve başkanlık meselesini gündeme getirmek istedi, başkanlığı çok dillendirmeden yeni Anayasa adı altında, Meclis'teki 4 parti konuşmaya başladılar. Biz parti olarak buna karşı çıktık ve esas olanında AKP'nin başkanlık olayını ısıtmak ve Türkiye'nin aleyhine olduğunu söyledik. 1 ay sonra CHP masadan kalkmak zorunda kaldı. AKP, MHP, HDP devam ettiler, onlar da sürdüremeyeceklerini anladılar ve dosya rafa kaldırıldı" diye konuştu.

AMAÇ BÖLMEK
Gültekin, AK Parti'nin aklında bile yokken MHP'nin başkanlık meselesini yeniden gündeme getirdiğini belirterek, "Olayı gündeme getiren Devlet Bahçeli'dir. Amerika istediği için Devlet Bahçeli, kendi partisinin de felaketi anlamına gelen 1 Temmuz 2002 yılında Türkiye'yi erken seçime götürdü. Devlet Bahçeli, Amerika'nın talebini tıpkı bugün başkanlık sisteminde yaptığı gibi o dönemde de dile getirdi. Türkiye bugün ABD ile cephe cepheyedir. ABD askeri olarak Türkiyeyle karşı karşıyaysa istediği Türkiye iç çatışmalara sürüklenirse, ABD için arayıpta bulamadığı bir durumdur. Başkanlık sistemini Türkiyeye dayatmak demek, Türkiye'yi ortadan ikiye bölmek, iç çatışmaların içine Tükiye'yi yuvarlamak demektir. Bunu Amerika ister. Türkiyeyi iç çatışmalara sürüklemek için bir öneri Amerika'nın o talebini yerine getirmek için yapılır. Bu öneriyi yeniden gündeme getirerek Devlet Bahçeli Amerika'nın Türkiyeyi iç çatışmalara sürükleme talebini yerine getirmiştir bu olay 2002'deki erken seçim olayıyla aynıdır" ifadelerini kullandı.

BAŞKANLIK ORTAÇAĞIN HORTLAMASIDIR
Başkanlık sistemine karşı Türkiye'nin 200 yıldır milli demokratik devrim mücadelesi içinde olduğunu söyleyen Gültekin konuşmasını şöyle sürdürdü: "200 yıl içerisinde Türkiye'nin bulduğu sistem meclis sistemidir. Bu 200 yıllık mücadele başkanlık sistemine karşı verilmiştir.Başkanlığın adı biraz geriye gidildiğinde padişahlık sistemidir, tek adamlık sistemidir. Bu tek adamlığa dönmekte ortaçağın yeniden hortlatılması demek. Buda mezhep ve etnik ayrılıkların derinleşmesi demektir. AK Parti'nin özlemi ve vurguları budur.Türkiye'nin sonu gelmez iç çatışmaların içine yuvarlanması demektir. Buda Amerika'nın istediği şeydir ve başkanlık sistemi Türkiye'nin parçalanması önerisidir. Başkanlık önerisini getirenler hayal alemindedirler. Kamuoyu yoklamalarında 15 Temmuz öncesi başkanlık isteyenler yüzde 40'ı bulmadı. 15 Temmuz sonrası AK Parti'nin durumunu güçlendirmesi sonucu bu oran yükseldi. Eğer referanduma gidilirse yüzde 50'yi bulmaları mümkün değil. AK Partililerin kulağı eskiden Vatan Partisi'ne kapalıydı, Şimdi açık. Çünkü Vatan Partisi'nin son 1 yıl içerisinde verdiği tutumlar Türkiyenin kaderine yön verdi. Biz referandum da sonucu belirleyici kuvvetiz. Vatan Partisi,başkanlık sisteminin Türkiye'nin çıkarlarına aykırı olduğunu, Türkiyeyi bugün içinde bulundu savaşta arkadan vurmak anlamına geleceğini söylemektedir. Eğer referanduma gidilirse, Türkiye çapında büyük bir kampanyayala bunu halkımıza anlatacaktır. Bu bir rejim tartışmasıdır. Başkanlık demek mafya gladyo tarikat sistemini Türkiye'nin rejimi haline getirmektir. Böyle bir sistem içinde mafya hayat bulur gelişir ve iktidar makamlarına tırmanır. Böyle bir sistemle yönetilen ülkenin bağımsız kalmasına imkan yoktur. Emperyalizme teslim olur, glado emperyalizmin bizim gibi ülkelerde yer altı örgütlenmesidir. Arkamızda kalan dönemde FETÖ'ydü bu. Başkanlık sistemi tartışmalarına girerseniz onu tekrar canlandırırsınız. Ama biz bunda başarı ihtimali, görmüyoruz."

Pirsu DÜZGÜN