Baraj gölleri ve diğer göllerdeki İsrail sazanı tehlikesine dikkat çeken Su Ürünleri Mühendisi İbrahim Erem, 'İsrail sazanının istilacı olduğu kesin. 1990'lı yıllarda iç sularda özellikle barajlarda yoğun olarak gördük. En büyük tehlikesi diğer balık popülasyonlarını yok edip gölü tamamen kendi lehine çevirmesi. Özellikle 1990'lı yıllarda görülmeye başlandı. Nasıl geldiğini tam olarak bilmiyoruz. Ama bir zamanlar göllerde ot üremesini önleyebilecek Japon sazanı, İsrail sazanı gibi söylentiler vardı. Net bir bilgi olmamakla beraber göllerdeki otu bitirebilecek diye salınmış olabilir diye düşünüyoruz. Öyle bir balık ki, öyle bir hızlı ürüyor ki yaklaşık vücut ağırlığının yüzde 30'u kadar balık bırakabiliyor. 1 kilogram sazan 250-300 bin yumurta bırakabiliyor. Yaklaşık 1 yaşında 1 kilograma geliyor. Normal yaşam süresinde 50-60 santime kadar ulaşabiliyor. Şu anda bizde 15-20 santim civarlarında ve şu anda tamamen istilacı olmuş durumda. Türkiye genelinde tüm iç sularda tüm bölgelerde bu balık türü bulaştırılmış, göldeki popülasyonu kendi lehine, kendi adına çoğaltıyor, diğer popülasyonu yok ediyor' dedi.

'Balıkçılık yapılmaz duruma geldi'

30 yıldır Ulu Göl'de balıkçılık yapan Mahmut Altunışık da, "Bu İsrail sazanı bu göle geldiğinden beri, balıkçılık yapılamaz duruma geldi. Halimiz ortada, ağlarımızı yırtıyoruz. Çalışma yok, ağı kurma şansımız yok. Bu balıktan dolayı halimiz perişan durumda. İsrail sazanını ağdan çıkartmak için ağlarımızı yırtıyoruz' ifadelerini kullandı.