Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, "Şu anda 15 bin gencimiz çalışıyor. O huzur ortamında yaptık. Tekrar kalemi bırak silahı al, 15 binde kaldı. Halbuki kalem devam etseydi şu anda 30 bin gencimiz çalışıyor olurdu ama diyorlar ki hayır, bırak işsiz kalsın, bırak çaresiz kalsın çünkü kalemi alıp eline silahı verecekler" dedi.
Şanlıurfa'ya gelen Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, bir okulda düzenlenen kariyer günleri programında öğrencilere seslendi. Terör örgütlerinin öğrencilerin elindeki kalemi alıp silah vermek için çaba harcadığını belirten Çelik, gençlerin okuyarak buna asla müsaade etmeyeceğini belirtti.

''Gençlerin elinden kalemi alıp silah verecekler''
Bakan Çelik, öğrencilere yaptığı konuşmada, terör örgütünün bölge üzerinde oynadığı oyunların başında gençlerin okumalarına engel olup ellerine silah vermek olduğunu ifade ederek, "Eğer geçmişinizi unutursanız, geçmişinizden utanırsanız, sakın öyle bir şey yapmayın. Kendi anne ve babanızdan şeref duyun, kendi ailenizden şeref duyun, kendi şehrinizden şeref duyun. Özgür ve bağımsız yaşamak ne kadar önemli öyle değil mi? Komşumuz Suriye'de olup bitenlere bakın. Vatansızlık ne kadar kötü bir şey. Devletin olmaması, bayrağın olmaması, sahipsizlik ne kötü bir şey. Düşman buradaki ahengi, buradaki birlikteliği çok görüyor, buradaki kalkınmayı çok görüyor. Bunlar tarih boyunca 22 milyon kilometre kareye hükmetmiş bir millet, bu millet tekrar şaha kalkarsa bizim amamız eksilir diyor, o halde bunların hayatını, ekmeğini zehir edelim diye bizim üzerimize oyun oynayanlara fırsat vermeyecek olan sizsiniz. Güneydoğu coğrafyası üzerinde oynanan oyunları başınızı iki elinizin arasına alıp düşünün. Ne istiyorsunuz bu milletten, bu güzel Şanlıurfalıdan, Batmanlıdan, Diyarbakırlıdan, Hakkariliden, Şırnaklıdan, Allah'ına bağlı, peygamberine bağlı bu inançlı insanlardan yıllardır ne istiyorsunuz? Ölüyorsunuz, öldürüyorsunuz. Bu milletten alıp veremediğiniz nedir? Günah değil mi bu insanlara? Bunların yaşamaya hakkı yok mu, buradaki çocuğun dönme dolaba binme hakkı yok mu? Niye zindan ediyorsunuz? Bakın biz üç yıldır buradayız. Huzur ortamı vardı, ne güzeldi. Dağ, bağ, bahçe, her taraf insanlara açılmış, her taraf yatırım. Şurada sanayi bölgesi açtık. Şu anda 15 bin gencimiz çalışıyor. O huzur ortamında yaptık. Tekrar kalemi bırak silahı al, 15 binde kaldı. Halbuki kalem devam etseydi şu anda 30 bin gencimiz çalışıyor olurdu ama diyorlar ki hayır, bırak işsiz kalsın, bırak çaresiz kalsın çünkü kalemi alıp eline silahı verecekler. Biz de inadına diyoruz ki kalemi alacak, ona da iş bulmak için fabrika üzerine fabrika yapacağız. Şanlıurfalı genç iş bulacak, çalışacak. Size yem yapmayacağız' ifadelerine yer verdi.

"İktidar olmak istiyorsan çalış, niye silah"
Silaha sarılarak iktidar olunamayacağını dile getiren Bakan Çelik, 'Sen iktidar olmak istiyorsun, çalış, herkesi ikna et gel iktidar ol. Niye silah be kardeşim. Bu silah bu memleketin ürettiği bir şey değil. Bu millete doğrultulan silah ancak bu memleketin düşmanları tarafından doğrultulmuştur. Artık bunu dost, düşman herkes biliyor, görüyor. Kim kimin maşası artık çok açık ve net' dedi.

"Herkese kucak açtık"
Suriye'deki iç savaştan kaçanlara kucak açtıklarını söyleyen Bakan Çelik, 'Kobani'den geldiler, ben bizzat oradaydım. Hayvanlarını, eşyalarını aldık. Akçakale'den geldiler gidip kucağımızı Telabyad'tan açtık. Yezidiler geldi, gidip kucağımızı açtık. Herkese aş, iş yardım etmeye çalıştık. Niye, bizim kültürümüz böyle. İnsan merkezli bir kültür. Bu kadar fedakar davranmamıza rağmen birileri bizim kardeşliğimizi, dostluğumuzu zehir etmeye çalışıyor. Buna gençler fırsat vermeyecek. Güneydoğu'dan Allah'ın izniyle ses yükselecek, yeter diyeceğiz yeter' şeklinde konuştu.