Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen, 15 Temmuz'u hatırlatarak o süreçte bu yapının eğitim alanındaki çalışmalarıyla insanları vurduğunu söyledi. Esen, 'Maalesef birçok çocuğumuz buralarda eğitim almak zorunda kaldı. Eğitimdeki başarılarıyla gündeme geldiler. Biz bu memleketin eğitimini nitelikli hale getirebilmek için ne yapmamız gerekiyorsa onu yapmalıyız dün bir çalışıyorsak bugün belki on çalışmalıyız ' dedi. Esen, Maarif Hareketi Projesi'nin çıkış noktasının da yaşananlarla bağlantılı olduğunu ifade etti

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Geçtiğimiz günlerde Başbakan Yıldırım, ikili öğretimin sona erdiğini, öğrencilerin tam gün okula gideceğini açıkladı ve 2019 yılına kadar bu sisteme tam anlamıyla geçileceğini biliyoruz. Bu noktada Samsun'da hazırlıklar tamam mı?

Coşkun ESEN: Bu süreçte bizim en önemli parametrelerimizden biri eğitim ortamlarının fiziki olarak modernleştirilmesi. Bizler Başbakanımız Yıldırımın bu talimatından önce de bu konuda bütün planlamalarımızı yapıyorduk. Bu talimat sonrası adımlarımızı biraz daha hızlandırdık. Bu, benim de kendime stratejik bir hedef olarak gördüğüm bir konu. Çünkü eğer eğitim normal sürecinde ilerlemezse birçok faktör eksik kalır. İkili öğretim demek bir okulun iki kez kullanılması demek. Ben de ikili öğretim yapan okullarımızı ziyaret ediyorum ve bu ziyaretlerimi özellikle ilk ders saatlerinde yapıyorum ki onlarla empati kurabileyim. Biliyorsunuz bizim teşkilat kanunumuzda bir değişiklik yapıldı. Bu değişiklikle birlikte 4+4+4 eğitim sistemine geçtik. Bu değişimden sonra bizim okullarımızı ilk, ortaokul ve lise olarak ayırmamız gerekiyordu. Ancak bazen arsa sorunları ya da zamanında yatırım yapılmamasından dolayı bu bütün illerde aynı anda gerçekleştirilemedi. Bizler bir taraftan bütün okullarımızı ilkokul ortaokul olarak ayırmaya çalışıyoruz bir taraftan da bütün okullarımızı tekli öğretime geçirmeye çalışıyoruz. Bu ihtiyaçtan doğan bir süreç. Şuan yatırım programımızda olan 33 okul var yani bu okulların yapım çalışmaları sürüyor. Bunlardan bir kısmı henüz ihale aşamasında. Yaptığımız hesaba göre mevcut inşaatlarımız bittiğinde 613 derslik üretmiş olacağız. Bu rakam bizi tekli eğitim hedefine de yaklaştırmış olacak.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Peki, tekli eğitim hedefine tam olarak ulaşmak için Samsun'da ne kadar eksik var?

Coşkun ESEN: Mevcut çalışmalar sonuçlandığında ilave olarak 800 derslik daha üretirsek biz bu hedefe ulaşmış oluyoruz. Bu konuda başta Büyükşehir Belediyemiz olmak üzere, ilçe belediyelerimiz, defterdarlığımızla sürekli görüşüyoruz. Arsa üretimi konusunda zaman zaman zorlanıyoruz ama ciddi yol aldığımızı memnuniyetle ifade etme isterim. Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde tüm bu çalışmalar neticelendiğinde 800 derslik daha üretmiş olacağız. Ve Sayın Başbakanın açıkladığı gibi 2019 yılında Samsun'da da normal eğitime geçmiş olacağız.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Samsun'da İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün sürdürdüğü projeler olduğunu biliyoruz. Bazılarından bahsedecek olursak, ilk olarak Adım Adım Başarı projesini sormak istiyorum. Bu proje kapsamında neler yapıldı, yapılacak?

Coşkun ESEN: Bu proje adından da anlaşılacağı üzere başarıyı hedefleyen ve özellikle ihtiyaç duyduğumuz, akademik anlamda performans gelişmesini sağlayacak bir proje. Bu, aynı zamanda tüm ilde bir sinerji oluşturup okullarımıza rehberlik edecek bir çalışma.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Neden ihtiyaç duyuldu bu projeye?

Coşkun ESEN: Çünkü genel olarak baktığımızda ulusal düzeyde yapılan sınavlarda ilimiz istenilen düzeyde değil. Bu projede bir sistem kurgusu var. Akademik anlamda bütün öğretmen ve öğrencilerimizin ihtiyaç duyacağı soru bankaları, kaynaklar bu sistemin içeriğinde mevcut. Bu proje bakanlığımız tarafından, yenilikçi ve kendini geliştirebilen projeler kapsamında ilimizin haklı bir başarısına da imza atmış oldu. Bakanlığımız her yıl yenilikçilik ödülleri adı altında bir değerlendirme yapıyor. Bu değerlendirmeye katılan 2 bin 581 proje var. Bizim 'Adım Adım Başarı' projemiz de bu projelerden sadece bir tanesi. Projemiz, Bakanlığımızın yaptığı inceleme ve denetimden sonra Türkiye'de alanında en yüksek puanla yenilikçilik ödülünü almaya hak kazandı.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Bu projeden kimler yararlanıyor?

Coşkun ESEN: 700 okulumuz. Özellikle akademik başarı hedefi olan okullarımızın tümü bu sisteme kayıtlı ve bir şifre yoluyla giriş yapabiliyorlar. Sistem bakanlığımız tarafından da bizzat görülüyor. 16.500 öğretmenimiz bu projede aktif olarak çalışıyor. Proje kapsamında son 4 ay içerisinde 5 kazanım değerlendirme sınavı yaptık. Her kazanımın sonunda öğrenci, öğrenci hangi kazanıma ne kadar ulaşmışız ya da ulaşamamışız görüyoruz. Ve bu sonuçlara göre de çalışmalar yapıyoruz. Sonuçları İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak birebir kontrol ediyoruz.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Maarif Hareketi nedir? Neden böyle bir çalışmaya ihtiyaç duyuldu?

Coşkun ESEN: Maarif Hareketi, eğitim camiası olarak gündemimizi tekrar eğitim haline getirmeye, yeniden bu konu ile ilgili hassasiyet oluşturmaya yönelik bir düşünceden doğdu. Özellikle 15 Temmuz savrulmasından sonra bizim eğitim alanında çok daha fazla çalışmamız gerekiyor. Biz bu yapıya aslında buradan vurulduk. Maalesef birçok çocuğumuz buralarda eğitim almak zorunda kaldı. Eğitimdeki başarılarıyla gündeme geldiler. Toplumumuzda da Cumhurbaşkanımızdan tutun da en aşağı noktaya kadar özellikle eğitim ve kültür alanında beklenen gelişmeyi sağlayamadığımız noktasında bir genel kanı var. Bu kabul Samsun'da da mevcut. Biz yaklaşık 20 bin çalışanımızla dedik ki; eğitimi kendimize bir dava olarak görmeliyiz. Çünkü bu iş gönüllülük esasıyla olabilecek bir iş. Yani biz bu memleketin eğitimini nitelikli hale getirebilmek için ne yapmamız gerekiyorsa onu yapmalıyız dün bir çalışıyorsak bugün belki on çalışmalıyız. Ben 2015-2019 eğitim planlamamıza da baktım orada bu süre içerisinde Samsun'u nereye çalışacağımız konusunda söz vermişiz. Samsun'daki tüm eğitim paydaşlarımızla bir araya geldik ve dedik ki; bu stratejik planı bir kitap olmaktan çıkartıp hayatımıza kurgulamalıyız. Samsun Maarif Hareketi de böyle doğdu. Her hareket bir dönüşümü tetikler eğer bir dönüşümü oluşturmak istiyorsak mutlaka harekete geçmemiz gerekiyor.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Peki, okullara öğretmenlere nasıl yansıyor bu çalışma?

Coşkun ESEN: Bu çatı proje üç ayak üzerine kurulu. Birincisi vizyon belgesi yani bütün okullarımızın hazırladığı ve bakanlığa sunduğu, okulların stratejik vizyonlarının olduğu belgeler. Bu belgeleri okul müdürleriyle bizzat ben imzaladım yani bir tür sözleşme yaptık. Eğitimin bütün bileşenlerini orada buluşturmaya çalıştık. Okullarımız dönem başında oluşturdukları bu vizyon belgeleri çerçevesinde çalışmalarını sürdürüyor. Projenin ikinci ayağı eğitim yürütme kuruludur. Bu kapsamda okul müdürlerimizden oluşan gruplar oluşturduk. Bu gruplar her ayın ilk salı günü bir araya geliyor ve her okul kendi alanında neler yaptı, hangi projeleri üretti gibi konuları konuşup, tartışıyorlar. Bu sayede bir sinerji, takım ruhu oluşuyor. Projenin üçüncü ve son ayağıysa performans değerlendirmesi. Bakanlığımız üzerinden bir yazılım oluşturduk. Bir okulda yapılan tüm faaliyetleri o sisteme giriyoruz. Böylelikle her okulun bir hafızası oluşuyor. Denetleyemediğiniz şeyi yönetme şansınız yok.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Bu çalışmayla birlikte bir sistem oluşturulması hedefleniyor sanırım…

Coşkun ESEN: Evet, kesinlikle bu çalışma 'denedik olmadı' deyip vazgeçebileceğimiz bir proje değil. Projenin güzel sloganlarından biri; eğer biz Samsun'u değiştirebilirsek Türkiye'yi değiştirme gücüne sahip oluruz. Eğitimin ciddi anlamda değiştirici ve dönüştürücü bir gücü vardır. Biz toplumu değiştirebilecek, dönüştürebilecek bir güce sahibiz. Bu gücü doğru kullanmamız lazım. Toplumda yüksek güven duygusunu yaratmamız lazım birbirine güvenen birbirinin yerine söz verebilen insanlar oluşturmak zorundayız. Bunu da eğitim camiaları yapacak. Diğer şehirlerimizde de benzer çalışmalar yapılıyor bizler de bu çalışmaların Samsun ayağını üstlendik. Bunu yapmanın gayreti içerisindeyiz. İnşallah bunu başarırız, ekibime güveniyorum.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Bir diğer proje de Tabiatta Ders Var ondan söz edecek olursak neler söylersiniz?

Coşkun ESEN: Bu projemizde duvarsız okul mantığından yola çıktık. Bu projenin Sayın Valimiz İbrahim Şahin'in talimatları doğrultusunda hazırlandığını da özellikle belirtmek isterim. Son yıllarda okullarımız, eğitim kurumları çok konuşuluyor, tartışılıyor bunun üzerinde araştırmalar yapan bilim adamlarımız da var. Okul bir binadan dört duvardan oluşan bir yapı değildir. Yaşayan bir organizmadır. Mekandan öte bir şeydir. Dolayısıyla eğitim sadece belli başlı kalıplar içerisinde yapılacak bir şey değildir. Çağımızın önemli problemlerinden biri de internete olan aşırı düşkünlük hatta bu bağımlılık aşamasına da geliyor. Ben şöyle düşünüyorum bugün batı medeniyetinin bir krizi varsa eğer bu kriz batı medeniyetinin toprakla insan arasındaki bağı kopartmasından kaynaklıdır. Bu proje de çocuklarımızın kitap sayfalarında öğrendiği bilgilerin tabiattaki karşılıklarını görebilmeyi amaçlayan bir proje. Öğrencilerin, dersi okuldan ve kitaplardan çıkartıp hayatın içerisinde yaşanılan ve paylaşılan bir şey olarak algılamalarını sağlamayı amaçlıyoruz. Bu kapsamda geçen yıl 762 7. Sınıf öğrencimiz Kızılırmak Deltası'nda fen bilgisi derslerini gördü, deneylerini yaptı. Bu yıl projemizi biraz daha genişlettik. 1172 öğrenci bu sene bu eğitimi alacaklar. Ve buna 9. Sınıflar da ilave edildi. Biyoloji derslerini orada görecekler. Üniversitemiz de eğitim aşamalarında yanımızda. Hatta bundan sonra daha çok çalışmada bir araya geleceğiz.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Geleceğe Kulaç Atıyoruz projesi de çok ses getirmişti, bu proje ne aşamada?

Coşkun ESEN: Bu proje de yine Sayın Valimizin emirleri doğrultusunda hazırlanmış, Türkiye'de hatta dünyada da belli bir vizyona sahip olmuş bir proje. toplumsal bir sinerji söz konusu geçen yıl koyulan 10 bin hedefi yakalandı. 10 bin 2. ve 3. Sınıf öğrencisi yüzme eğitimi aldı. Bu seneki hedefimiz 15 bin proje devam ediyor. Bu çalışma okul terklerinin azalması açısından da çok önemli. Büyük bir proje.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Gündemde müfredat tartışmaları sürüyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?

Coşkun ESEN: Milli Eğitim Bakanımızın açıklamasıyla konu somutlaşmış oldu. Bu konu uzun süredir konuşuluyordu bakanlığımız da ayrıntılı bir çalışma yaptı. Bu sene 1. 5. ve 9. Sınıf olmak üzere öğretim programlarında bir takım taslak çalışmalar yapıldı. Bakanlık bunu kamuoyuna sunmuş bulunuyor. İlkokullarda 11 ders, ortaokullarda 14 ve lisede 25 dersimizin taslak yönetim programı kamuoyunun ilgisine sunulmuş durumda. Burada bilimsel nezakete uygun olarak ciddi bir çalışma yapıldı. Bu çalışmanın altında aslında zihinsel kurgu var. Toplumumuz bunu incelediğinde görecektir. Aynı zamanda bu bir demokratikleşme çabasıdır. Konu, tüm eğitim paydaşlarının görüş ve önerilerine açıldı. Bakanlığımızın internet adresi üzerinden açıklanan bu taslak üzerinde her türlü eleştiri, öneri, teklif ya da tavsiye yapılabilir. Müfredat değişikliğinin bu şekilde yapılıyor olması aslında bir şeyi daha gösteriyor. Son 10-15 yılı takip ederseniz Milli Eğitim Bakanlığı'nın inanılmaz bir değişim süreci yaşıyor. Her türlü eleştiriye rağmen aslında birçok şeyi çok kapsamlı şekilde başardığımızı da ifade etmek isterim. Mesela 4+4+4 eğitim sistemi. Normalde böyle değişiklikler pilot illerde yapılır ve daha sonra diğer illere yayılır. Bakanlık olarak 3-5 ayda bu dönüşümü gerçekleştirdik. Dershane dönüşümü keza yine öyle. Bu yılda bakanlığımız yine bir reforma imza atıyor ve müfredatı yeniliyor bunu yaparken de tüm paydaşlarına soruyor. 'Ortak aklı çalıştırmak istiyorum neyi nasıl yapacağımı sadece ben yukarıdan duyurarak değil bundan yararlananların da fikrini almak istiyorum' diyor. Kamuoyumuzun da buna çok olumlu bir şekilde cevap vermesini diliyorum.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Müfredat değişikliği ile ilgili bakanlığın yayınladığı bu taslağa yönelik bazı eleştiriler de yapıldı…

Coşkun ESEN: Biz bardağın dolu tarafından bakmalıyız. Çünkü yaşadığımız olaylar bize gösterdi ki küçük tartışmaların dışında fikirler ve düşüncelerin üzerinde ülkemize çağ atlattıracak, 2023 hedeflerini yakalatacak vizyonları önümüze koymalıyız. Bunları tartışmalıyız.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Kar tatilleri nasıl telafi edilecek?

Coşkun ESEN: İkinci yarıyıl başladığında biz bütün okullarımızdan telafi edilmesi gereken derslerle alakalı bir program isteyeceğiz. Hangi derste ne kadar eksiğimiz varsa onu telafi yoluna gideceğiz. Aynı zamanda bizim şöyle bir telafi şansımız da var biliyorsunuz yoğun bir şekilde destekleme kursları açtık. Öğrencilerimiz bu kurslardan ücretsiz olarak yararlanıyor. Dolayısıyla öğretmenlerimiz buralarda da dersleri telafi etme imkanına sahip.

Burcu DÜZGÜN ÇOBAN: Çok teşekkür ederiz.

Röportaj: Burcu DÜZGÜN ÇOBAN

Fotoğraf: Pirsu DÜZGÜN