Osmaniye merkez Kurtuluş Mahallesi'ndeki baba evinin bulunduğu sokağa taziye çadırı kuruldu. Haberi alan komşuları ve Osmaniyeliler, şehidin baba evine geldi. Baba evinin bulunduğu caddeye ve evine büyük Türk Bayrağı asıldı. Acılı baba taziyeleri kabul ederken, şehidin annesi Hatice Ezim'i görevli bir bayan astsubay teselli etmeye çalıştı. Acılı anne bayan astsubaya sarılarak, 'Benim kuzum da senin gibiydi. Kuzum, ciğerim' diye ağladı.
Bu arada Acil 112 ekipleri ile Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü görevlisi bayanlar annenin yanından ayrılmadı. Şehidin annesi 'Kuzum şehit mi oldun kuzum' diye ağıt yakarken, ablası Leyla ise 'Kardeşim ben şehitlere ağlıyordum, şimdi sana ağlıyorum, kuzum, şehidim' diye gözyaşı döktü.
Bu arada, şehidin naaşının bulunduğu cenaze aracı baba evine geldi ve helallik istendi. Osmaniye İl Müftüsü Ali Rıza Tahiroğlu, 'Şehidimiz ne söylüyor hep beraber dinleyelim ve ondan sonra dua edelim. Şehit Zinnur diyor ki; 'Görünüşe bakmayın. Tabuta bakıp da beni öldü sanmayın. Ben ölümü öldüren bir imana sahibim. Kur'an'a yemin olsun ki, dipdiri yaşıyoruz. Anam, babam, kardeşlerim silin gözyaşlarınızı. Bu şeref size yeter, dik tutun başlarınızı. Bu ilahi şöleni veda sanmayın sakın. Biliniz ki; Cennet'te buluşmamız çok yakın'. Evet inşallah Rabbim bizleri Cennet'te buluşturur. O, peygamber efendimize komşu olarak giden en taze şehidimizdir' diye konuştu.
Bu arada, asıl hakkın helal edilmesi gereken şehit olduğunu ifade eden Müftü Tahiroğlu, 'Çünkü o bu vatan için, bizler için canını ortaya koydu. Onun bizde hakkı var. Ama bizler yine de dünyalık ve ahiretlik haklarımızı helal edelim' dedi ve helallik istedi.
Helallik alınması ve yapılan duanın ardından şehidin naaşı son yolculuğuna uğurlanmak için Şekerdere Köyüne götürüldü.
