Samsun Haber - Başkan Erdoğan Tok, haberi yapan gazeteye 'Hodri meydan' açıklaması da yaparak, 'Eğer elinizde şahsımla ilgili gündeme getirmiş olduğunuz mesnetsiz iddiayı ispatlayacak bir görüntü veya belge var ise emniyet ve savcılık birimlerine gönderin. Bizim alnımız ak, başımız dik' dedi.

Söz konusu gazete Pazar günü yayınladığı bir haberde firari FETÖ'cü Adil Öksüz'ün Samsun'dan yurt dışına kaçırıldığı iddiasına ortaya atmıştı. Gazete yayınlanan aynı haberde İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok'un da Adil Öksüz'ü evinde sakladığını ve hatta bununla ilgili MOBESE görüntülerinin olduğunu ileri sürmüştü.

Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı Adil Öksüz'ün Samsun'dan yurt dışına kaçırıldığı, Erdoğan Tok'un evinde kaldığı ve bununla ilgili de Erdoğan Tok'un ifadesinin alındığı gibi iddiaları gündeme getiren gazete haberini yaptığı açıklama ile yalanlamıştı. Başsavcılık açıklamasında, 'Söz konusu gazetede yer alan 'Adil Öksüz'ün Samsun'dan yurt dışına kaçtığı, bu kaçışa Samsun Milletvekili Fuat Köktaş ile Samsun İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok'un yardım ettikleri, yine Erdoğan Tok'un bu konuda Başsavcılığımızca ifadesinin alındığı, MOBESE görüntülerinin bulunduğu' şeklindeki haberler gerçeği yansıtmamaktadır" denilmişti.

Dava açıldı

İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, söz konusu haberle ilgili gazete hakkında suç duyurusunda bulundu. Tok'un, ayrıca tazminat davası açmak için harekete geçtiği bildirilirken, gazetenin internet sitesinde yer alan söz konusu haberlere de erişim yasağı konulmasını istediği belirtildi.

Erdoğan Tok yaptığı açıklamada, 'Gerekli tüm yasal işlemler tarafımdan başlatılmış olup, aşağılık bu haberi yapanların adalet önünde hesap verecekleri gün elbet çok yakındır" ifadesini kullandı

Köktaş da dava açtı!

Bir yaygın gazetenin 26 Mart tarihli nüshasında manşetten verilen haberle ilgili açıklama yapan Fuat Köktaş, 'Her bir satırı iftira, karalama ve itibarsızlaştırma amacı taşıyan ve asla haber değeri taşımadığını düşündüğüm yazıyı hazırlayan ve yayınlayanları şiddetle lanetliyor ve kınıyorum. Gazeteci, haberi doğru kaynaktan almakla yükümlüdür. Gazetecilik kulaktan dolma bilgiler ile yapılamaz. Şantaj, karalama, kirletme, yalan haber, yıpratma gibi unsurları içeremez. Gazeteci kanunlara saygılı, ahlaklı, namuslu, dürüst olmak zorundadır. Bunun yanında hukukumuzun Mecelleden beri değişmez en temel kuralı 'Müddei iddiasını ispat ile mükelleftir' kuralıdır. Dayanağı olmayan, müddeisi belli olmayan iddiaya dayalı olarak yazılan yazı esas itibari ile haber bile olmayıp bizim nazarımızda yok hükmündedir. Söz konusu gazetede yayınlanan 'Adil Öksüz'ü AKP'li vekil kaçırdı' başlıklı yazı da az önce saydığım bütün hukuk kurallarını, basın ilke ve kurallarını ihlal eden alçakça kaleme alınmış ve yine alçakça yayınlanmış bir yazıdır. Yazı içeriğinde bahsedilen olayların ve mekanların tamamı kurgu eseri olup bu yazıya dayanak gösterilen Samsun Cumhuriyet Başsavcılığının 26.03.2017 gün ve 2017/2 sayılı basın bildirisi ile yalanlanmıştır. Esasen bu haberin kaynağının Samsun da yürüttüğümüz FETÖ ve Samsunumuzu kalkındırma mücadelesinden rahatsızlık duyan yerel kaynaklar olduğunu düşünüyoruz. İl Başkanı iken 2013 Haziran ayında Gezi olayları sonrası Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a sahip çıkma adına Samsun'da çok önemli bir miting gerçekleştirirken ortada olmayıp 'Dayan Taksim Samsun Yanında' manşeti atanlar mı bugün Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında? Ve yine İl Başkanı iken 17 Aralık 2013 FETÖ yargı darbesi sonrası 21 Aralık günü Çarşamba Havalimanına 10 binlerce kişiyi toplayarak Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın mücadelesine destek veren şahsım FETÖ'cü, öyle bir gün de dahi FETÖ'ye desteğini sürdürenler bugün FETÖ karşıtı oldu. 2014 yerel seçimler de ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde ve akabinde 2015 yılında gerçekleşen genel seçimlerde oy kaybı endişesi ile mücadelemize destek vermeyen, hatta seçmeni her ilçe de farklı partilere yönlendirerek AK Parti'nin oy kaybına uğraması için uğraşanlar masum, şahsım FETÖ'cü mü oldu? Dün protokol masalarında FETÖ'nün ileri gelenleriyle poz vermek için yarışanlar bugün günahlarını örtmek için o masalardan uzak duran bizleri FETÖ'cü olmakla itham eder oldular. Bu ithamları adam gibi karşımıza çıkıp yaptıkları takdir de hak ettikleri cevabı alacaklarını bildiklerinden önce yerel de gazeteler ve internet medyasını üzerinden sonrasında ise yaygın basını maşa olarak kullanıp haysiyet cellatlığı yapanlar enin de sonunda hem adalet önünde hem de millet önünde hesabını vereceklerdir. Samsun Cumhuriyet Başsavcılığının konuyla ilgili yalanlama açıklaması karşısında yazıyı yazanı ve bu yazıyı yayınlayan gazetenin genel yayın yönetmenini ilgili delil ve belgelerini yayınlamaya ve iddialarını ispatlamaya davet ediyorum. Şayet bu talebimizi karşılamaz ve iddialarını ispat etmezler veya edemezlerse müfteridirler, şantajcıdırlar ve bu şekilde haysiyet cellatlığı yaptıklarını da kabul etmiş olacaklardır. Bunun yanında hakkımda alçakça iftirada bulunan bu gazete ve yazıyı hazırlayan kişi hakkında yasal tüm haklarımı kullanarak adalet önünde hesap vermelerini temin zımnında hukukçu arkadaşlarımız talimatlandırılmış olup yasal işlemler başlamıştır' diye konuştu.

'FETÖ'ye karşı yürüttüğüm mücadelenin akamete uğratılması amacıyla kaleme alındı'

Milletvekili Köktaş sözlerini şöyle tamamladı: 'Ülke geleceğini önemli ölçüde etkileyecek bir referandum sürecinde milletin Anayasa değişikliğine olan olumlu teveccühünü olumsuza çevirebilmek, insanımızın kafasında soru işaretleri oluşturabilmek ve süreci sabote edebilmek amacıyla yazıldığını düşündüğümüz bu yazı toplum nazarında itibar görmemiştir ve görmeyecektir. 15 Temmuz şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakarlıklarına karşılık böyle bir iftiraya maruz kalmak dahi bizim için züldür. Bu ithamlar karşısında, bu şehirde bizi siyaseten yalnız bırakanlar, bilsinler ki tek başımıza kalsak da bu terör örgütü ile mücadelemizden geri dönmeyeceğiz. Esasen bu iftira ve karalamanın FETÖ terör örgütüne karşı yürüttüğüm mücadelenin akamete uğratılması amacıyla kaleme alındığı düşüncesindeyim.'.