CNBC-e Business'ın 2008 yılından bu yana TÜİK verileri baz alınarak hazırladığı 'Türkiye'nin Yaşanabilir İller Araştırması'na göre Samsun, genel sıralamada 17, ekonomide 32, eğitim de 51, sağlıkta 7, güvenlikte 49, kent hayatında 28, kültür ve sanatta 53. sırada yer alıyor. 34 kritere dayanılarak hazırlandığı belirtilen bu araştırma sonucundan, Samsun'da yaşayan bir vatandaş olarak çok da memnun kaldığım söylenemez.
Bana sorarsanız bu şehir, çok daha iyi sonuçları hak ediyor. Çok eski çağlardan beri ticaret, kültür merkezi ve bir liman şehri olan Samsun, doğası, tarihi geçmişi ve kara, hava, deniz ve demiryolu ulaşım imkanları ile 'Karadeniz'in Başkenti" olma ünvanını elinde tutuyor. Türk Kurtuluş Tarihinde müstesna bir yeri olan Samsun, Mustafa Kemal'in 19 Mayıs 1919 yılında Kurtuluş Mücadelesini başlattığı bir şehir olarak da aslında önemli bir başka potansiyele daha sahip.
Peki, tüm bunlara rağmen Samsun, neden hala istenilen noktada değil? Neden Yaşanabilir Kentler sıralamasında ilk 10'a giremiyor? Neyi eksik yapıyor hiç düşündünüz mü?
Resmi rakamlara bakıldığında son yıllarda yatırımları, spor, sağlık, tarım ve lojistik kent olma yolundaki hedefleri ile dikkat çeken ilerden bir tanesi Samsun. İldeki karar vericiler yenilikçi projeleri hayata geçirme konusunda oldukça istekli görünüyor. Yerel medyada sık sık yeni yatırımlar konusunda haberler yer alıyor.
Ancak tüm bu çabalar anketlere ve vatandaş memnuniyetine yansımıyor anlaşılan. Peki ne oluyor da bu sonuç ortaya çıkıyor? Bunca emek, çaba, enerji boşa gidiyor ve sonuç vermiyor? Bence kurumlar, çalışanlar, karar vericiler, yazarlar, vatandaşlar topyekûn bu sorunun cevabını aramalı. Neden bir Isparta, Sakarya, Sinop ya da Bolu olamıyoruz? Neye ihtiyacımız var?
Sanırım bu soruların cevabını bulduğumuz takdirde tam anlamıyla yaşadığımız bu şehre hak ettiği değeri verebileceğiz. Aksi takdirde 'sen sağ, ben selamet' yaşamaya devam edeceğiz.
