Suriye'nin Afrin bölgesinde terör örgütü PYD/PKK'ya karşı yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'nda Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) karşısında direnç gösteremeyen teröristler teslim oluyor.

Terör örgütü mensubu iki kişi Kastel Cindo köyündeki tünellerde kıskıvrak yakalandı. Militanlardan Mazlum Raco (26) örgüt tarafından 11 ay önce sözde zorunlu askerlik uygulaması kapsamında Cinderes'te örgüte dahil edildiğini itiraf etti. Raco, 'Köydeki evime bir grup geldi ve örgütün eli silah tutan herkesi topladığını söyleyerek beni aldı. İlk başta 6 ay kalacağım söylenmişti. Sonradan Türkiye'nin operasyon yapabileceği bu yüzden bu sürenin 12 aya çıkarıldığını öğrendik' dedi.

'Ölmektense teslim olduk'

Örgüte alındıktan sonra Babatlı'da silahlı eğitimi gördüğünü söyleyen Raco, Zeytin Dalı operasyonu başlayıncaya kadar köylerdeki evlerde kaldıklarını, operasyonla birlikte tünellere geçtiklerini söyledi. Tünellerde her türlü erzak ve silahın önceden hazırlandığını anlatan Raco 'Türkiye vurmaya başladığında 38 kişi bir tüneldeydik. Bazıları kaçarken vuruldu. Biz ölmektense teslim olduk' diye konuştu.
'Babam yok, iki kardeşim var. Onları çok özledim' diyen Raco, kendisini yakalayan ÖSO mensuplarının sorgusu sırasında zaman zaman gözyaşlarına boğuldu. Örgütün Kürt gençlerini kandırdığını kaydeden Raco, 'Bizim bir suçumuz yok, kimseyi de öldürmedim. Aileme kavuşmak istiyorum. PKK ile birlikte Afrin'de daha önce birlikte yaşadığımız Arap ve Türkmenlerden koptuk. Tekrar eski günlere dönmek istiyorum' şeklinde konuştu.

Örgüte 17 yaşında katılan Muhammed Mennan (18) ise, 8 aydır PKK saflarında olduğunu söyledi. Afrin'e bağlı Yetime köyünden Türkiye'den gelen bir PKK'lı tarafından alındığını anlatan Mennan, 'Nereye götürüldüğümü dahi bilmeden ailemden kopardılar. Bir kampta uzun süre atış eğitimi aldım. 4 şarjör ve bir silah verip dağa giden bir gruba dahil ettiler' dedi. Örgütte bulunduğu için çok pişman olduğunu söyleyen Mennan, 'Bulunduğumuz yerde yabancı savaşçılar da vardı. Kimin nereli olduğunu bilmiyorum. Bazıları Türk'tü. Arapça ya da Kürtçe konuşmayanlar da çok fazlaydı. Arkadaşlarımızdan bazıları cesaret hapı kullanıyordu. Ama ben içmedim. Bulunduğumuz yerde doçka, bixi, lav ve RPG gibi silahlar vardı. Bizim sorumlumuz 'Baron' isimli Türkiyeli bir Kürt'tü. O ne derse onu yapıyorduk. Tünellerde bir gece baskına uğradık yakalandık. Diğerleri askerin bilmediği tünellerden kaçarak kurtuldu' diye konuştu.

'Çok pişmanım'

Örgütün kendilerine ilk başlarda 5 bin Suri (yaklaşık 42 TL) operasyon başladıktan sonra 25 bin Suri (210 TL) maaş verdiğini kaydeden Mennan, 'İçinde bulunduğum durumdan dolayı çok pişmanım. Şimdi anlıyorum ki bizi öldürülmek üzere ön saflara yerleştirmişler. Teslim olduğum için pişman değilim. Ölmek istemiyorum' dedi.
Kendilerine kötü muamele yapılmadığını ancak hakkında ne gibi bir karar verileceğini bilmediğini söyleyen Mennan, 'Bizi kandırdılar, diğer gençler kanmasın diyeceğim ancak, silah zoruyla aldıkları için bu zor. Umarım bir an önce Afrin'de huzur olur' diye konuştu.