Melik Sâlâr Aydoğdu tarafından h. 555 (1160) yılında yaptırıldığı kayıtlarda bulunan caminin 'Cin' olan isminin ise neden konulduğu bilinmiyor.
İlçede Halk Eğitim Merkezi binasının arkasında, kale surları içerisinde, meyilli bir arazide bulunan cami, Halk Eğitim Merkezinde çalışan personel tarafından temizliği yapılarak mescit olarak kullanılıyor.
Halk Eğitim Merkezi Müdürü Bünyamin Çelik, Cin Cami'nin isminin nereden geldiği hakkında herhangi bir bilginin mevcut olmadığını belirterek, 'Buranın Fetih Cami olabileceği, Melik Ahmet Danişment Gazi'nin kişisel ibadetlerini yaptığı bir cami olduğu söyleniyor. Ama bu konuda pek detaylı bilgi bulunmuyor. Buradaki Cin Cami'nin varlığını çoğu Niksarlının bilmediğini Halk Eğitim Merkezinde göreve başlayınca gördüm. Zaten cami konumu itibariyle yoldan geçenlerin görülebileceği bir alanda değil ve kullanılmıyordu' dedi.
Çelik, caminin tahsisisin vakıflar tarafından kurum bünyesine tahsis edildiğini belirterek, 'İlçemizdeki çok amaçlı salon Halk Eğitim Merkezimizde bütün toplantılar burada gerçekleşiyor. Kalabalık guruplar buraya geliyor, göreve başladığımda ibadet ihtiyacını karşılayacak bir yerimizin olmadığını fark ettim. Bir alanda mescit yapmayı planlarken bir abimizin senin kurumun arkasında cami var orayı açsana demesiyle dikkatimizi buraya çevirdik. Vakıflar Genel Müdürlüğünde idi tahsisi sayın müdürümüzle görüştük, anahtarını bulduk ve açtık. Küçük birkaç teşrifat işi vardı. Zaten 2007 yılında tadilattan geçirilmiş bizde içerisini düzenli hale getirdik. Vakıflardan tahsis onayı aldık, kurumumuz bünyesinde mescit olarak kullanıyoruz. Hem misafirlerimizin hemde kurumumuzda çalışanların ibadetlerini yapmalarını sağladık güzel ve hoş oldu. Büyük bir tarih var burada bütün Niksarlıların burayı gelip görmesi lazım' diye konuştu.
Anadolu'daki en eski camilerden birisi
1160 yılında Danişmentliler tarafından yaptırıldığı bilinen Cin Cami, Anadolu'daki en eski camilerden biri olarak biliniyor. En son 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarımdan geçirilen caminin görünür yerde olmaması nedeniyle vatandaşlar tarafından pek bilinmiyor.
Caminin kitabesinden öğrenildiğine göre, Melik Sâlâr Aydoğdu tarafından 1160 tarihinde yaptırılmıştır. Kitabesinin kayıtlarda mealen anlamında ise şu ifadeler yer almakta: 'Bu mübarek mescidin yapılmasını, Melik Sâlâr Aydoğdu, Allah'ın rızasını kazanmak için şanı yüce olan Allah'ın sayesinde beş yüz elli beş senesinde emretmiştir.'
Moloz taştan dikdörtgen planlı olan cami, üzeri beşik tonozla örtülüdür. Kuzey duvarı tamamen yanındaki tepeye yaslanmış olan caminin doğu cephesi dışa kapalıdır. Güney cephesinin ortasındaki yuvarlak mihrap çıkıntısı ve bunun iki yanında da dikdörtgen söveli birer pencere bulunmakta. Bu pencerelerin üzerine birer küçük mazgal pencere daha açılmıştır. Caminin iç mekânında bezeme unsuru bulunmamaktadır.
