Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) tarafından hazırlanan 'Türkiye Denizler 2017 Raporu'nda, nüfus artışının yanı sıra bilinçsiz avcılık ve çevresel olumsuz etkenlerin doğal balık kaynaklarının hızla azalmasına, hatta bazı balık türlerinin neslinin tükenmesi riskine yol açtığına dikkat çekildi.
Türkiye'de balık avcılığının aşırı yapılması ve balık kaynaklarının yönetilmesi sırasında ortaya çıkan zafiyetler sonucu deniz balıkçılığının büyümesini kaybettiği, sektörün ciddi bir krizle karşı karşıya kaldığı vurgulandı.
2015 verilerine göre üretilen 672 bin ton balığın yüzde 64'ü olan 432 bin tonunun avcılıktan, yüzde 36'sı olan 240 bin tonunun ise yetiştiricilik yoluyla sofralara geldiği belirtilen TÜDAV raporunda denizlerden avcılık yoluyla gerçekleştirilen üretimde Karadeniz'in en yüksek payı aldığı belirtildi.

'Hamsi aşırı avlanıyor, Mezgit avına kota konulmalı'
Avcılıkta TAC (toplam avlanabilir miktar) ve kota konusunda eksiklikler yaşandığına dikkat çekilen raporda, mezgit balığının avlanmasına kota konulması gerektiği belirtilerek şöyle denildi: 'Denizlerde avlanılan en önemli tür hamsi olup, bu türün av miktarındaki azalış ve artışlar, su ürünleri miktarında da önemli değişikliklere sebep olmaktadır. Son beş yıldaki avcılık verileri incelendiğinde hamsi av miktarında azalma olduğunu söylemek mümkündür. Karadeniz'de 2013-2015 yılları arasında 9 önemli ticari tür incelenmiş ve çaça stoklarının sürdürülebilir şekilde avlandığı, kalkan stoklarının aşırı avlanma sonucu zarar gördüğü, hamsi, mezgit ve istavrit stoklarının aşırı avlandığı, koruma altına alınan 'mahmuzlu camgöz' stoklarının ise tükenme aşamasında olduğu belirlenmiştir. Bu stokların sürdürülebilir kullanılması önerilirken mezgit için stok çalışmaları gerekmektedir.'

Karadeniz’de hamsi ve mezgit tehlikede