Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi (SEAH) Merkez Kampüs Konferans Salonunda gerçekleşen sempozyumda sırasıyla SAÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Mustafa Altındiş 'Zika Virüsü ve Kene-Sivrisinekle Bulaşan Enfeksiyonların Önemi', SAÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Tıbbi Viroloji Bilim Dalından Uzm. Dr. Gülay Şimşek 'Sivrisinek ve Kene ile Bulaşan Viral Enfeksiyonlar', Uzm. Dr. Semra Öz 'Zika Virüsü Genel Özellikleri', SAÜ Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hilal Uslu Yuvacı 'Gebelikte Zika Virüs Enfeksiyonu', Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Levent Aydın ise 'Keneler, Vektörler ve Virolojideki Önemi' başlıklı sunumlar yaptı.
Sağlık alanında akademisyen, uzman, aile hekimi, asistan hekim, hemşire, yardımcı personel ve üniversite öğrencilerinin katıldığı sempozyuma, alanında yetkin akademisyenlerin yaptığı sunumlar ile Zika virüsü başta olmak üzere sivrisinek ve kene ile bulaşan viral enfeksiyonlar farklı açılardan ele alındı. Zika virüs enfeksiyonu başta olmak üzere Türkiye'de ve dünyada kene ve sivrisinek ile bulaşan enfeksiyonların önemine dikkat çekilen sempozyumda, Türkiye'de 2017 yılı itibariyle 4 importe vakalarının görüldüğü belirtildi.
Bulaşıcı olan vektör sivrisineklerin ülkedeki yayılımının, uluslararası seyahat imkanlarının gün geçtikçe artmasının ve önleyici tedbirlerin zamanında alınmamasının orta ve uzun vadede daha ciddi sorunlarla karşılaşılmasına neden olabileceği ifade edilen sempozyumda, söz konusu enfeksiyonların ciddi önem taşıdığına dikkat çekildi. Ayrıca aşı ve özel tedavisi olmayan zika enfeksiyonunun gebelikte geçirilmesi durumunda etkilenen bebekte mikrosefali (beyin gelişmemesi) ve dolayısıyla mental retardasyon ile seyreden ağır bir sürece neden olabileceği belirtildi.
Konuşmacılar Türkiye'ye yapılan göçler başta olmak üzere dünyanın artık globalleştiğine, iklim ve yaşam koşullarının değişmesi ile kene ve sivrisinek türlerinin çeşitlendiğine dikkat çektiler. Daha önce toplumda görülmeyen türlerin görülmeye başlandığını ifade eden konuşmacılar, bu konuda daha hassas davranılması gerektiğini belirttiler. Özellikle yaz mevsiminin gelmesiyle sivrisinek ve kenelerden korunma öneminin arttığına dikkat çeken konuşmacılar, gerekli sinek ve kene ilaçlamaları için en ideal dönemlerin bahar ayları olduğunu vurguladı.
Sempozyumda, kullanılan insektisidler ve sinek kovucuların çevreye ve insana zarar verebileceği, özellikle insanların korumak için lavanta, fesleğen, ceviz, zeytin ve defne bitkisinin etrafa dikilerek bölgesel korunma sağlanabileceği vurgulandı. Özellikle riskli bölgelere seyahat edecek olanlara da tavsiyelerde bulunan konuşmacılar, seyahat sırasında sivrisinek kovucu kullanılmasını, kolları ve bacakları örten giysiler giyilmesini, pencere ya da kapılarda sineklik olan klimalı ortamlarda bulunulmasını ve dışarıda uyunacaksa cibinlik kullanılmasını önerdiler.
Konuşmacılar gerekli önlemlerin alınmasının sadece Zika virüs hastalığı için değil, Batı Nil Virüsü Ateşi, Sarı Humma, Dengue ateşi, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi, Chikungunya gibi diğer vektörle bulaşan hastalıkların da ülkede yayılmasının önlenmesi açısından büyük önem arz ettiğini katılımcılara aktardılar.

SEAH’ta ’Zika Virüsü’ sempozyumda tartışıldı