2001 yılında 4703 sayılı Kanunla düzenlenen hususu güncellediklerini belirterek, bazı ürünleri, mekanizmaları kurmaya çalıştıklarını ifade eden Zeybekci, "80 milyon insanın yaşamının her anını etkileyecek ve kendilerine doğrudan fayda sağlayacak bir kararın tartışmasını, müzakeresini ve istişaresini yapacağız. 4703 sayılı Kanun piyasaya arz edilen ürünlerin güvenli ve standartlara uygun olmasını sağlayan, üreticisinden ithalatçısına tüm aktörlerin sorumluluklarını ortaya koyan, piyasa gözetim ve denetim esaslarının çerçevesini belirleyen bir kanundur" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin ürün güvenliğinin en üst düzeye yükseltilmesinin zamanının geldiğine inandıklarını belirten Bakan Zeybekci, "Avrupa Birliği ürün güvenliğini pek çok değişiklikle geliştirmiş ve yeni mevzuatlar yayınlamıştır. Aradan geçen süre zarfında kanun uygulamaya yönelik bazı ihtiyaçlara ihtiyaç veremez hale geldi. Örneğin tüketiciye satılan ürünlerin geri çağrılması, piyasa gözetimi ve denetiminin elektronik ortamda satılan ürünler için de yapılması, ihraç ürünlerine yönelik güvenlik denetimi gibi hususların 4703 sayılı Kanunun yetersiz kalması veya hiçbir düzenleme olmaması ürün güvenliğine yönelik yapılan denetimler hususunda alınan önlemler ve yaptırımların caydırıcı olmaması bir sorun olarak karşımıza bugüne kadar çıkagelmiştir" şeklinde konuştu.
"KANUN TASLAĞI İLE İZLENEBİLİRLİK KURALI GETİRİLMİŞTİR"
"Piyasaya ürün arz eden tüm aktörlerin ürün güvenliğine ilişkin rolleri ayrı ayrı tanımlanmış ve sorumlulukları netleştirilmiştir" diyen Bakan Zeybekci, "Piyasadaki ürünlerin izlenebilirliğindeki zorluklar mevcut sistemimizdeki en önemli eksikliklerimizden biriydi. Kanun taslağı ile izlenebilirlik kuralı getirilmiştir. Tasarının yasalaşması ile güvensiz ürünler tüketiciye satılmış olsa dahi geri çağrılma mekanizması ile toplatılması yasal zorunluluk haline getirilecektir. Tasarı ile güvensiz ürünün sebep olduğu ölüm, yaralanma, yol açtığı zararlardan imalatçı veya ithalatçı zarar görene karşı tazminatla sorumlu olacaktır. Kanun tasarısı ile ihraç edilecek ürünlerin de güvenli olması hükme bağlanmış. Türk malı imajına sorumluluğu dikkate alınmıştır. Hiç kimse Türkiye markasına, Türk malı imajına zede veya halel getirecek bir haksızlık yapmaya hakkı yoktur. İnternet, televizyon ve radyo üzerinden satışlı yapılan ürünlerin etkili bir şekilde denetlenmesini teminen tasarıya önemli hükümler konmuştur."
