Şehit Şerife Bacı Öğretmenevinde düzenlenen 9. Türk Dünyası Edebiyat Dergileri Kongresinde konuşan Vali Yaşar Karadeniz, Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edilen Kastamonu'da yıl boyunca Türk dünyasını ortak etkileyen değerlerin olduğu etkinlikleri birlikte yapacaklarını belirterek, 'Etkinliklerde hem ilimizin kamu ve kuruluşları ve sivil toplum örgütleri bu çalışmanın içindeler. TÜRKSOY değerli katkılarıyla devamlı yanımızda. Birçok kuruluşların desteğiyle etkinliklerimizi sürdürüyoruz. Bugün edebiyat konusunda bir aradayız. Türk dünyasında ortak bir edebiyatın önemli bir konu olduğunu düşünüyorum. Kültür Başkentliğini almak için Kazakistan'a gittiğimde şunu gördüm; birçok konu da ortaklığı paylaşıyoruz ama oradaki ülkeler birbiriyle başka bir dil üzerinden anlaşabiliyorlar. Bunu konuşmak gerekiyor. Her şeyden önce alfabeyi ortak kılmak gerekiyor. Tercümanla Kazak yazarımızın konuşması tercüme edildi ancak yazılı dilde Anadolu'da kullanılan ortak kelimeler olduğunu görürsünüz. Bir süre dinleyince ortaklık fark ediliyor. Bizde 'y' harfi ile başlayan birçok kelime Kazakçada 'j' harfi ile başlıyor. Zaman içinde bu tip etkinlikler ile farklılıklar anlaşıldığında birbirimizi anlayabilir hale geleceğiz. Birbirimizi anlamak demek, bu lehçeleri yok etmek demek olmamalıdır. Her bir lehçe Türkçenin ayrı bir zenginliğidir ve lehçeler yaşadığı sürece Türk dünyası zenginliğini korumuş olacaktır' dedi.

'Türk dünyası birbirine yaklaşıp, kültürel bağlarımız güçlenecek'
TÜRKSOY Genel Serketeri Düsen Kaseinov ise, bu etkinliklerle Türk dünyasının birbirine yaklaştığını ve bağlarının giderek kuvvetlendiğini ifade ederek, '9. Türk Dünyası Edebiyat Dergileri Kongresi de ortak bir dilde anlaşmamız için önemli bir etkinliktir. Türk Dünyası, edebiyattan güzel sanatlara, resimden tiyatroya pek çok alanda kültür-sanat buluşmalarına imkan sağlıyor. Bu şekilde bir yandan şehrin kültür hayatı canlanıp, Kastamonu halkının yaşam kalitesi yükselirken, bir yandan da Türk dünyası birbirine yaklaşıp kültürel bağlarımız güçlenmektedir. 16 farklı Türk topluluğunu temsilen 28 edebiyat dergisinin katıldığı bugünkü etkinliğimizin kültür başkentine yakışan, içerik açısından da kalıcılık açısından da en faydalı işlerden birisi olduğuna inanıyorum. Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tataristan, Başkurdistan, Kırım, Gagavuzya, İran, Irak, Kosova, Makedonya, Kıbrıs'tan gelen çok kıymetli yazarlarımıza, edebiyatçılarımıza ve yayın yönetmenlerine ayrı ayrı teşekkürlerimi sunmak istiyorum' diye konuştu.

'Edebiyatçılarımızın ve yazarlarımızın öldükten sonra değil yaşarken de kıymetini bilmeliyiz'
Edebiyatçı ve sanatçıların yalnızca öldükten sonra değil yaşarken de hatırlanması gerektiğine işaret eden TÜRKSOY Genel Sekreteri Kaseinov, 'Hepinizi bildiği gibi TÜRKSOY, sanatımıza ve kültürümüze hizmet etmiş ve eşsiz eserler bırakmış öncü şahsiyetleri yeni nesillere tanıtmak ve eserlerini yaşatmak için anma yılı ilan etmektedir. Bu yıl Azerbaycan'ın büyük bestekarı Kara Karayev'in doğumunun 100. yılı, Kazakistan'ın büyük şairi Mağjan Jumabayev'in doğumunun 125. yılı ve Kırgızistan'ın büyük yazarı Cengiz Aytmatov'un doğumunun 90. yılıdır. Edebiyat dergilerimizde hem Kastamonu hem de bu öncü şahsiyetler geniş yer bulacaktır. Tabii ki, edebiyatçılarımızı, sanatçılarımızı sadece öldükten sonra değil yaşarken de hatırlanmak ve onlara kıymet vermek gerekmektedir. Bu çerçevede kongremizde her yıl bir yılın edebiyat adamı seçilmekte ve ödüllendirmektedir' şeklinde konuştu.

'Fikir akımlarının ilk işaretleri edebiyat dergilerinde ortaya çıkmıştır'
Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Yakup Ömeroğlu, şunları kaydetti: 'Edebiyat Dergileri ilk kez toplandığı zaman edebiyatın tek yayın organı durumundaydı. Kitap yayıncılığı Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra Türk Cumhuriyetlerinde neredeyse durma noktasına geldi. Kaliteli ve seviyeli edebiyatın tek yayın organı edebiyat dergileriydi. Dergiler elbette bugünümüzü yaşayan ve geleceği inşaa eden kurumlardır. Edebiyat dergilerinde ilk şairler orada kendi isimlerini gösteriyorlar. İlk yazarlar ilk yazılarını edebiyat dergilerinde yayınlıyorlar. Fikir akımlarının ilk işaretleri edebiyat dergilerinde ortaya çıkmıştır. Bugünü yaşarken geleceği de inşaa etmiş oldular. Ortak bir gelecek inşaa etmek istiyorsak, bunun en önemli organlarından bir tanesi hiç şüphesiz edebiyat dergileridir. Fikirler edebi ürünlerin içerisinde hikayelerle şiirlerle anlatıldığı zaman halk tarafından anlaşılması çok daha kolay oluyor. Dolayısıyla edebiyat dergilerinin bir araya gelmesi de Türk Dünyasında ortak bir gelecek ve dostluk ve kardeşlik bağlarının kurulması için çok mühim bir olaydır. Dergilerimiz, bu vazifeyi imkanları ölçüsünde yapıyorlar. Dergiler, her sayılarında gerek Türkiye'den gerekse Türk Dünyasının diğer ülkelerinden şairlerin, yazarların eserlerini sayfalarına taşıyorlar. Bu, birbirimizin yazarlarını ve şairlerini tanımamız için bir imkan oluşturuyor'
Konuşmaların ardından katılımcılara ödülleri ve hediyeleri verildi.

Türk Dünyası ülkelerinde ortak dil çağrısı