Erkan Taşdöven yaklaşık 15 senedir İstanbul Taksim'de sahaflık yapıyor. Küçük yaşlarda sinema, bilim-kurgu filmleri ve kitaplara merakı onu buralara getirdi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 10. kez açılan kitap fuarına katılan Taşdöven, aralarında 1970'lerden kalma orijinal film afişlerini ve kitapları meraklıları ile buluşturuyor.
'İyi bir sahaf olabilmek için 30 yıl geçmesi gerekiyor'
Sahaflığın çok büyük bir alan olduğunu ve onun için gerçek bir sahafın en az 30 sene bu işle ilgilenmiş olması gerektiğini belirten Taşdöven, 'Ben çok küçük yaştan itibaren sinemayla ilgiliydim zaten. O zamanın içinde, hayatın akışı bizi buraya çekti. Zaten bu bir dünya. Bu dünyaya gelirsen bir şekilde içinde kendine yer buluyorsun. Sahaflık aslında göründüğü gibi değil. İçi çok farklı bir dünya. Ben kendimi aslında gerçek bir sahaf olarak tanımlamıyorum. Çok geniş bir dünya sahaflık. İyi bir sahaf olabilmek için 30 yıl geçmesi gerekiyor. Biz daha 13-14'üncü yılımızdayız. Zamanla umarım oluruz' dedi.
'İçerisine girmek, yaşamak gerekiyor'
Sahaflığın, insanı içerisine çeken bir alan olduğunu belirten Taşdöven, 'Şu anda burada yok ama taş baskı afişler vardır. Çok kıymetlidir onlar 40,50,60'ların afişleri. Daha sonra buradaki Yedi Bela Hüsnü, Dağlar Kızı Reyhan, bunlar çizim afişlerdir. Ressam tarafından çizilen afişlerdir, grafik veya montaj değildir. Bunlar zaten insanı içerisine çeker. Çok başka bir duygu vardır. İçerisine girmek, yaşamak gerekiyor. Ama afiş güzeldir, çeker sizi içerisine. Eğer sinemaya da bir parça ilginiz varsa, mutlaka işin içine girersiniz' diye konuştu.
'Yeni kuşağı kazanmak durumundayız'
Sahaflık mesleğinin, devam eden kuşaklara aşılanması gerektiğine dikkat çeken Taşdöven, 'İnsanların büyük çoğunluğu yeni kitaplar tercih ediyorlar. İkinci el kitap almaya geldikleri zaman zaten ucuzluğu karşısında şaşırıyorlar. Ama tekrar devam eden kuşağı da kazanmak durumundayız. Kazanamadığımız zaman bizim işlerimize de yansıyor. Bunu becerebilirsek sahaflık daha çok kültür olarak da yayılacak' şeklinde konuştu.
Taşdöven, küçüklüğünden beri biriktirdiği yüzlerce film afişini, şimdi gelecek nesiller ile tanıştırıyor.
