ABD liderliğindeki koalisyon güçleri ve Irak ordusunun DEAŞ'tan 8 ayda temizlediği Irak'ın ikinci büyük kenti Musul, savaşın bitmesinden 10 ay sonra dahi harabe halinde bulunuyor. DEAŞ'tan kurtarılmasından sonra Musul halkı şehirde ilk Ramazan'ı geçiriyor. Enkaz altından hala çürümüş ceset kokuları gelen şehirde güvenlik hala tam sağlanamazken, alt yapı da çökmüş durumda.
Irak Göç Bakanlığı verilerine göre 45 mahalleden 6'ısının tamamen enkaz halinde, 23'ünün orta hasarlı olduğu, kalan 16 mahallenin ise az hasar gördüğü belirtildi. Birleşmiş Milletler'in raporuna göre ise Musul'da 8 ay süren savaş sebebiyle 948 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı. Evlerini terk edenlerden bir kısmı geri dönerken, halen 320 bin kişi Musul civarında kurulan kamplarda BM yardımı ve sosyal dayanışma ile hayatlarını sürdürüyor. 384 bin kişi ise akrabalarının yanında veya mescitlerde kalıyor.
Adli Tıp Dairesinde çalışan bir sağlık görevlisi, uluslararası toplum ve yardım kuruluşlarının hayatını kaybedenlerle ilgili hazırladığı listenin gizlice Bağdat'a gönderildiğini, kendisinin Musul savaşında hayatını kaybeden sivillerin sayısının 3 bin 176 olduğunu gördüğünü, bunların çoğunu çocukların oluşturduğunu, bu sayının nihai olmadığını söyledi. Görevli, enkaz altından her gün ceset çıkarma çalışmalarının sürdüğünü de ifade etti.
Musul'un Fırat Nehri'nin doğu tarafında kalan kısmında ise hayatın normal seyrettiği, batı tarafında şehrin yüzde 90'ının enkaz haline döndüğü kaydedildi. DEAŞ'tan temizlenmesinin üzerinden 10 ay geçmesine rağmen Musul'un Fırat Nehri'nin batısında kalan kesiminde özellikle Ramazan ayında büyük bir yokluk yaşanıyor. Su ve elektriğin olmadığı şehirde sağlık hizmetleri de verilmiyor. Özellikle deri hastalıklarının yaygın olduğu şehirde gençler Ramazan ayında şehir halkına kumanya dağıtıyor. Ancak yapılan yardımlar halkın ihtiyacını tam karşılamıyor.
Batı Musul'un Bab Lakş Mahallesi'nde yaşayan ve öğretmen olan kocası DEAŞ tarafından öldürülen Ümmü Muhammed, yarı harabe halindeki evde hayatını sürdürüyor.
Babası DEAŞ tarafından kaçırılan 10 yaşlarındaki kız çocuğu ise, 'Babam DEAŞ tarafından kaçırıldı. Yaşıyor mu öldü mü bilmiyorum. Burada hayat şartları zor. İçecek suyumuz yok. Kuyulardan çektiğimiz suları içiyoruz' dedi.
Yine Bab Lakş bölgesinde yaşayan 5 yaşındaki Ramas adlı kızın ise başında ve kolunda savaştan kalan yaralar bulunuyor. Bab Lakş Mahallesi'nde yaşayan 12 yaşındaki Said Ahmet de, bütün ailelerin bir gün geri dönmesini temenni ettiğini söyledi.