n Dünya malı için
n
n kul hakkı yiyip
n
n can yakanların
n
n hangisi
n
n ibretlik öykü
n
n konusu olmadı ki...
n
n Neydiler, ne oldular...
n
n Kimler geldi, kimler geçti...
n
n Mesele, muhtaç olmadan
n
n onurluca yaşayabilmekte...
n
n Zenginlik; sağlık ve huzurda...
n
n Kaybedildiğinde
n
n bir daha da bulunmayacak
n
n büyük bir nimet gibi...
n
n Yazarı bilinmeyen
n
n bugünkü öykü,
n
n belki ders verir,
n
n özenenlere...
n
n
n
n
n
n
n
n * * *
n
n Fakir bir adam, her gün televizyonlarda boy gösteren ve ülkenin sayılı zenginlerinden biri diye tanıtılan
n
n işadamına özenip, onun gibi olmak için
n
n sık sık Allah a
n
n yalvarıp,
n
n Ver Yarabbi! diyormuş. Fakirlikten bezdim usandım artık
n
n Adam zengin olmayı
n
n aklına koyunca; cebinde kalan son kuruşlarını, yine zenginlerin yazdığı Nasıl Zengin Olunur? ya da Zenginliğin Sırları gibi kitaplara yatırıp, her birini dikkatlice okumuş. Okumuş ama açıkçası pek bir şey anlamamış. Herhalde en iyi yol, dedesinden duyduğu şeyleri yapmakmış.
n
n Nur yüzlü dedesi
n
n Allah, bütün duaları işitir!.. dermiş. Ne istersen ondan istemelisin
n
n diye de tembih edermiş...
n
n Torunu, dedesinin yolunu seçmiş. Bir cuma gecesi
n
n kalkıp, teheccüd namazı kılmaya karar vermiş. Bu namazın
n
n kıymetini öğrenince, artık geceleri yatmaktan vazgeçmiş, saatlerce namaz kılıp, gözyaşları içinde dua etmiş. Bu arada kurbanlar da adamış. Fakirlikten kurtulursa bir koyun, zengin sayılınca iri bir dana, köşeyi döndüğünde de bir deve kesecekmiş. Gelen miktara göre, bu sayı daha da artabilirmiş.
n
n Aylarca böyle devam etmiş
n
n istediği zenginlik bir türlü gelmiyormuş. Bu kez de
n
n oruca niyetlenmiş. Her ayın on beş günü, hiç aksatmadan oruç tutuyormuş, Üstelik de fazla bir şey yemeden. Sonunda bir deri bir kemik kalmış...
n
n Bu arada, kendisine de bir haller olmaya başlamış. Yakınlarına, gâipten tuhaf sesler duyduğunu, hatta bazen birileriyle konuştuğunu söyleyip duruyormuş...
n
n Duyduğu ses her neyse, bir gün ona seslenip,
n
n Ey garip adam. Özendiğin o kişiyi tanıyor musun? diye sormuş.
n
n Adam biraz düşünmüş. Sözü edilen kişiyi, sadece ekranlarda gördüğünden, nasıl yaşadığını, neler yiyip içtiğini, nerelerde gezdiğini pek bilmiyormuş.
n
n O ses, İstersen daha yakından tanı demiş. Hem önceki hayatını, hem sonrasını...
n
n Sanki mânevî bir sinemayla, hayranlık duyduğu kişi gösterilmiş adama. Perdeye ilk yansıyan, o zenginin önündeki bir insan seliymiş...
n
n Adam, hemen sormuş: “Bu kuyruk nedir?”
n
n Zengin adam, işçilere aylık veriyor. Birçok fabrikasında, karınca sürüsü gibi işçi çalışır. Ücretleri de kendisi vermekten hoşlanır cevabını almış.
n
n Fakirin hayranlığı iyice artmış. Böylesine alçak gönüllü bir kişiyi, ilk defa görüyormuş.
n
n Mânevî sinemada, zengin adamın
n
n görüntüleri peş peşe sıralanmış. Biraz sonra farklı bir görüntü gelmiş.
n
n Zenginin elinde süslü bir bavul varmış, yanında da birçok koruması. Fakir olan, hayranlıkla ona bakarken, o ses
n
n Beğendiğin o kişi, güzel bir tatile çıkıyor demiş. Mevsim henüz kış ama, o sıcak bir ülkede dinlenecek. Tabi ki güneşte biraz bronzlaşacak.
n
n Fakir adam, bir kez daha içini çekmiş. Çünkü ırgat gibi çalışmaktan tatil yapamayan fakirin, zengin olma isteği daha da artmış.
n
n Ver Allahım demiş, sessizce. Ben de onun gibi keyif süreyim
n
n Fakir adam, boğazdaki muhteşem villayı, en son model üç beş tane arabayı ve bankadaki hesaplarını
n
n görünce, rüya alemine dalmış...
n
n O ses, İstersen farklı bir film koyalım, demiş. Anlaşılan bu işten çok hoşlandın.
n
n Evet diye atılmış fakir adam. Hoşlanmamak mümkün mü?
n
n Görüntüler tekrar sıralanınca, adam bir yanlışlık var zannederek,
n
n Bu manzara yeni değil herhalde demiş. Biraz önce aynısını görmüştük. Birçok insan yine kuyruğa girmiş. İkinci görüntüde, bavulunu tekrar yanına almış. Herhalde yine tatile gidiyor.
n
n Hayır! diyen o ses. Kuyruktaki kişiler, ‘kul hakkı’ndan alacaklı olanlar. O zenginden hakkını almak için kuyrukta. O bavula gelince,
n
n adam uzun bir tatile çıkıyor. Fakat bu sefer, çok daha sıcak bir yerde bronzlaşacak. Görüntüler adamın öldükten sonraki halleridir.
n
n Fakir oracıkta donmuş kalmış... Ve sessizce,
n
n Böyle malı verme diye Allah a seslenmiş ve
n
n verdiği sağlık için
n
n şükür namazı kılmış ...
n
n
n
n * * *
n
n Bugününüz dünden daha iyi olsun. Sağlık ve huzur dolu
n
n günler dileğiyle...
n