Baklava ustası Metin Yücedağ, iyi bir baklavanın nasıl olması gerektiğine ilişkin tüm merak edilenleri cevaplandırdı. Yücedağ mesleğinin çok önemli olduğunu belirterek, ''Çok önemli bir meslek bu. En ufak hata kabul etmez bizim mesleğimiz. Unundan, yağından, fırınından şekerine kadar hepsinin itinayla seçilmesi lazım. Urfa'nın yağı olacak, Antep'in karakoyun unu olacak. Baklavanın açımı çok önemli. İnce açılması lazım. Döşerken düzgün bir şekilde döşenmesi lazım ve fırında da güzel bir şekilde pişmesi lazım. Glikoz şekeri kesinlikle kullanmıyoruz. Gerçek şekerle bunları şekerliyoruz ve mükemmel bir tat çıkıyor ortaya. Urfa'nın yağı olacak. koyun yağı olacak, inek yağı da olmuyor bizim meslekte. Çünkü koyun yağının aroması daha güzel ve baklavayı yediren bir aroması var'' ifadelerini kullandı.
''Güzel bir baklavanın insanın yüzüne gülmesi lazım''
İyi bir baklavayı renginden, yufkasından anlayabilir miyiz?'' sorusunu cevaplandıran Yücedağ konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Güzel bir baklavanın insanın yüzüne gülmesi lazım deriz biz. Önce göze hitap sonra mideye. Gözümüze hitap ettiği zaman onu almak istiyoruz zaten. Yediğimiz zaman da midemize iyi gelmesi lazım. Yanlış bir şey yediğimiz kendimize hasar veririz. Hiç gerek yok. o yüzden kaliteli yerden ve güzel ürünler almalarını tavsiye ediyorum.''
Merdiven altı ürünlerin çok sağlıksız ve kaçak üretimler olduğunu belirten Yücedağ vatandaşı bu gibi yerlerden ürün almamaları konusunda uyardı. Yücedağ baklavada aşağı yukarı 40 kat yufka kullandıklarını söyleyerek, bunların kilo olarak yapıldığını ve ürünün günlük çıkması gerektiğini kaydetti.
''Türkiye genelinde arkadaşlarımızla karar aldık. Şu anda cevizli baklava yapıyoruz''
''Fıstık fiyatlarındaki artış satışları nasıl etkiledi?'' sorusunu cevaplandıran Yücedağ konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bizi çok etkiledi. Türkiye genelinde arkadaşlarımızla karar aldık. Şu anda cevizli baklava yapıyoruz. Fıstıklı baklavayı ancak özel sipariş olduğu zaman müşterimizi kırmamak için yapmak zorunda kalıyoruz. Günde ortalama 600 tepsi yapıyoruz. Bayram için şu anda 17 bin tepsi ürün ürettik. Bayramda inşallah bütün halkımızın evinde bizim baklavamız olacak.''
Günde üretilen baklava sayısının fıstık fiyatından önce de aynı olduğunu vurgulayan Yücedağ, '' Bizim standartlarımız değişmez. Geçen sene de aynı şekilde üretim yaptık. Fakat şu anda fıstıklı üretiminden kıstık ve cevizli üretimine ağırlık verdik. Onu müşterimize yansıtmış olsak aşırı bir fiyat olacak. Şu anda onu yapamayız. Fiyatımız şu anda uygun. Biz istiyoruz ki Ankara'da herkes baklava yesin'' şeklinde konuştu.
Yücedağ hijyen konusuna değinerek en önemli olayın hijyen olduğunu belirti. Ustaların imalathaneye girmeden önce ellerini dezenfekte ettiklerini vurgulayan Yücedağ, ''Şu anda eldivensiz çalışıyoruz çünkü ustanın elini değmediği şeyin tadı olmaz. Ustalarımız girişte ellerini güzelce yıkayıp içeri girerler, iş bitene kadar da hiçbir şeye dokunmazlar. Ürünlerimizi temiz ve hijyenik bir şekilde üretiyoruz. Aynı zamanda ürünlerimizin hepsi helal belgelidir. Biz kesinlikle helal belgesi olmayan ürünü içeri almıyoruz. Tedarik ettiğimiz firmalara da bunu belirtiyoruz. Onun için her şey kontrol altında, tarım onaylı buraya giriş yapıyor'' açıklamalarında bulundu.
Dilim Börek, Erciyes Börek ve Pastannecim grubunun içinde bulunduğu Payna grubunun Pazarlama ve Halkla İlişkiler Koordinatörü Aslı Erdoğan ise bayram nedeniyle yoğun bir döneme girdiklerini ve bunun bayram satışlarını etkilediğini vurgulayarak bunun üzerine siparişler almaya başladıklarını belirtti.
Erdoğan, ''Keçiören ve Çayyolu'nda da yüksek. Çok geniş bir ağ. İnsanlar nasıl başka şeylerde markayı tercih ediyorlarsa gıda da bildikleri, tanıdıkları,güvendikleri yerleri tercih ediyorlar. O yüzden çok fazla bölgesel farklılıklar yok. Genel olarak üretim ve hizmet ağımızda bütün her yere hizmet verebiliyoruz'' diye konuştu.
''Bizim en önemli özelliğimiz ürünü müşteriye sıcak bir şekilde ulaştırmamız''
Erdoğan ''Erciyes Böreği diğer baklava ve börek markalarından ayıran farkın ne olduğuna ilişkin, ''Bizim en önemli özelliğimiz ürünü müşteriye sıcak bir şekilde ulaştırmamız. Müşteriye yakın yerlerde hizmet verebilmemiz. Müşteri her an istediğinde çok rahat bize ulaşabiliyor. Gitgide hizmet ağımız da genişliyor. Bir de hem börekte hem baklavada artık hizmet ağını, üretim ağını geliştirebilen markalar kalıcı olabiliyor'' yanıtını verdi.
Erdoğan, müşterilere markadan vazgeçmemeleri gerektiğini söyleyerek merdiven altı üretimin özellikle ham maliyetlerin artışıyla yaygınlaştığını kaydetti.