Çalıştayın Mavi Salonda düzenlenen açılışına; Erzurum Valisi Seyfettin Azizoğlu, Erzurum Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Güray Alpar, Cumhuriyet Başsavcısı Halil İnal, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Erzurum, Göç İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Dr. Gökçe Ok, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu, Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Biber, Erzurum İl Emniyet Müdürü Mehmet Aslan ile şehrin mülki, idari, askerî ve yargı erkânı iştirak etti.
Rektör Çomaklı: 'Türkiye'nin Göç Sistemine Yönelik Çalışmaları Takdire Şayandır'
Böyle bir konunun paydaşı olmak ve bu ilmî toplantıya ev sahipliği yapmaktan duyduğu mutluluğu ifade ederek sözlerine başlayan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, uzun yıllardan beri üzerinde çalışılan 'düzensiz göç' konusunun, geçtiğimiz birkaç yılda ülkemizin gündemine girdiğini belirtti. 'Suriye'den ve Afganistan'dan gelen kardeşlerimiz gündelik hayatımızın parçası olmaya başladıkça, biz de göç ve göçmenlerle ilgili daha fazla düşünmeye başladık' diyen Rektör Çomaklı: 'Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun 2014 yılında yürürlüğe girmesi, Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün çalışmaları ve bu çerçevedeki yeni yapılanmalar, ülkemizdeki göç ve göçmenlerle ilgili sorunlar ve yaklaşımlar hususunda fark edilir gelişmelerin ortaya çıkmasını sağladı. Türkiye'nin bu insani krizi yönetme hususunda yapmış olduğu çalışmalarla göç sistemine ilişkin çabaları bizce takdire şayan ve yapılması gerekenin üstündedir' şeklinde konuştu.
'Ülkemiz Ve İnsanlığın Menfaatine Hizmet Etmek Aslî Hedeflerimizdendir'
Atatürk Üniversitesinin 2016'dan bu güne yeni nesil üniversite olma yolunda önemli mesafe kat ettiğini belirten Rektör Çomaklı: 'Üniversite olarak geçirdiğimiz değişim dönüşüm sürecinde akademiyi, pratik sorunlarla bir araya getirerek sosyal sorunlara bilimsel perspektif geliştirmeyi, bilgi ve tecrübelerimizi paylaşarak ülkemiz ve insanlığın menfaatine hizmet etmeyi aslî hedeflerimiz arasında görmekteyiz.
Bugün gerçekleştirmekte olduğumuz ve göç konusunu bütün yönleri ile ele alan bu tip İlmî toplantılar, kamu politikalarının biçimlenmesine ve sorunların çözülmesine oldukça önemli bir katkı sağlamaktadır.
Bölgemizdeki Afgan göçü merkezli olmak üzere tüm taraf olan kurum uzmanları ve akademisyenlerle göçmen sorunlarının tartışılacağı, çözümlerin önerileceği ve değerlendirmelerin sonuç bildiri kitabında basılacağı bu çalıştaydan çıkacak sonuçların uluslararası toplumun düzensiz göçmenlerle ilgili ileriye yönelik politikalarına ışık tutmasını umuyor, çalıştayın başarılı geçmesini diliyor ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum' diyerek sözlerini tamamladı.
Vali Azizoğlu: 'Önemli Olan Genel Olarak Bir Huzur Tesis Etmektir'
İnsanlık tarihi ile başladığı kabul edilen göç olgusunun günümüzdeki en önemli yansımalarının başında, uluslararası göçün geldiğine vurgu yapan Erzurum Valisi Seyfettin Azizoğlu: 'Göç olgusuyla mücadele eden ve en hızlı şekilde müdahale eden tüm birimlerimize huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Bunun en önemli nedeni de şudur; 2017'de Erzurum'a gelen göçmen sayısı toplam 5 bin civarındayken, 2018'in başından bugüne kadar Erzurum sınırlarına giriş yapan göçmen sayısı 25 bine ulaştı. Bunu çeşitli kurumlarımız ile birlikte çok hızlı bir şekilde çözüme kavuşturuyoruz. Tabii bu süreçte dramatik olaylara da şahit oluyoruz. Şunu da belirtmek isterim ki Erzurum göçmenlere sahip çıkarak kadim bir şehir olduğunu tüm dünyaya tekrar göstermiştir. Giyeceği olmayana kıyafet, aç olana aş, kalacak yeri olmayana yer tahsis etmiş, insanlığın ölmediğini yedi düvele ispat etmiştir.
Kimse ülkesini laf olsun diye terk etmez. Önemli olan genel olarak bir huzur tesis etmektir. Çünkü ülkemize göç eden insanların gözlerinde savaştan kurtulmanın verdiği duyguyu görebiliyorum. Buna vesile olan en temel unsur da ülkemizdeki huzur ortamıdır. Göç sorunuyla biz, tek başımıza mücadele edemeyiz. Dünyanın bu sorunu oturup konuşması ve tüm insanlık için somut adımlar atması gerekmektedir. Bu çalıştayı da yaşanan bu olumsuzluklara merhem olacağı inancıyla oldukça önemsiyorum. Göç ve göçmen sorununa temas eden, çözüm üreten ya da üretme noktasında arayışta olan herkese teşekkür ediyor, verimli sonuçların alınmasını temenni ediyorum' ifadelerini kullandı.
Göç İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Dr. Gökçe Ok: 'Türkiye'nin Yoğun Göç Almasının En Önemli Sebebi Yükselen Bir Güç Olmasıdır'
Muhteviyatı itibarıyla yüksek önem derecesini haiz küresel göç konusu etrafında toplanılmasına vesile olan herkese teşekkür ederek sözlerine başlayan Göç İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Dr. Gökçe Ok: 'Bilindiği üzere ülkemiz yıllardan beri süregelen uluslararası göç olgusunun hedefinde olan bir ülke konumundadır. Şüphesiz bu durumun en anlamlı gerekçesi bölgesel olarak ülkemizin yükselen bir güç olmasıdır. Nitekim, Orta Asya'da Türk asıllı azınlıklara uygulanan baskılar; yakın doğumuzdaki ülkelerde terörist grupların faaliyetleri ve ekonomik istikrarsızlık, katı rejim uygulamalarından dolayı dini, etnik veya sosyo-kültürel olarak vuku bulan baskılar; güneyimizde ise çatışma bölgelerinde yine benzer bir şekilde baskıcı rejim ve terörist grupların faaliyetleri, bu coğrafya vatandaşlarını ülkelerini terk etmeye zorlamış ve yakın komşu olma niteliği ve ekonomik ve siyasi olarak istikrar yakalamış, kültürel kimliğini muhafaza ederek çağdaş uygarlık basamağında bulunan Türkiye Cumhuriyeti'ni göç alan hedef ülke konumuna getirmiş ve adeta bir cazibe merkezi haline dönüştürmüştür' dedi.
'Düzensiz Göçü Kontrol Edebilmek Adına Önemli Adımlar Atıyoruz'
Bu çerçevede, göç idaresi genel müdürlüğü olarak yoğun bir şekilde maruz kaldıkları bu düzensiz göçü kontrol edebilmek ve bölgeden geçişleri nispeten en aza indirgemek adına önemli adımlar attıklarını ifade eden Göç İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Dr. Gökçe Ok sözlerine şu şekilde devam etti: 'Bunların geri dönüşlerini de hemen alıyoruz. Çalışmalarımız yine devam ediyor. Örnek vermek gerekirse, düzensiz göçle mücadelede etkin bir koordinasyonun sağlanması amacıyla Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığıyla ortak bir 'Düzensiz Göç Veri Tabanı Projesi' hayata geçirilmiş, Türkiye çapında yakalanan düzensiz göçmenlerin işlemlerinin aksaklığa ve eksikliğe mahal vermeden tek bir çatı altından yürütülmesi sağlanmıştır. Göç İdaresi Genel Müdürlüğü olarak yürüttüğümüz projeleri bu çalıştayda paylaşmaktan büyük mutluluk duyduğumu ifade ediyor, çalıştayın gerçekleşmesinde emeği geçenlere şahsım ve kurumum adına teşekkürlerimi sunuyorum' şeklinde konuştu.
'Dünyanın Temel Meselelerinden Göçü Atatürk Üniversitesinde Konuşuyoruz'
Göç kavramının zaman içerisinde genişlemeye uğradığını ve bu kapsamda uluslararası göç ve neden olduğu sorunların, 20. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren küreselleşme ile birlikte ön plana çıktığını belirten Atatürk Üniversitesi Toplumsal Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yıldız Akpolat: ' İş gücü talebinin azlığı, ekonomik sıkıntılar, coğrafi koşulların yetersizliği ve can güvenliği korkusundan kaçan insanların en azından daha insanca yaşayabileceği topraklara göç etmesi uluslararası platformlarda çözümünün arandığı konuların başında gelmektedir. Bizler de bu ve benzeri çalıştaylar vesilesiyle çözüm yolları arayarak dünyanın temel meselesi haline gelen göçü, geniş bir katılımla üniversitemizde konuşma olanağı bulduk. Bizlere bu imkânı tanıyan başta Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı olmak üzere, paydaşlarımızın tüm yetkililerine teşekkür ediyorum' ifadelerini kullandı.
Mavi Salonda yapılan açılışın ardından 'Doğu Anadolu'da Uluslararası Göç Çalıştayı' oluşturulan komisyonlar ile Atatürk Üniversitesi Turizm Uygulama Oteli konferans salonlarında gün boyu devam etti.