Haberaks TV ekranlarında Burcu Düzgün Çoban'ın sunumuyla ekrana gelen Haberin Sesi'nde konuşan 26. Dönem CHP Samsun Milletvekilli Hayati Tekin, Kemal Kılıçdaroğlu'nun parti yönetiminde değişikliğe gidileceği söylemini eleştirdi. Tekin, "Bu açıklama günü kurtarma çabasıdır" dedi.

KURULTAYDAN DÖNÜŞ YOK

Hukuksal olarak önemli olanın 625 imzanın toplanması olduğunu, yalnız psikolojik olarak 725'e çıkabileceği ya da nerede duracağının belli olmayacağını ifade eden Tekin, "Psikolojik olarak değişim isteyenlerin morallerini yükselteceği ve yapılacak olan kurultayın daha rahat kazanılması açısından pazartesiyi beklemeyi düşünüyor. Kılıçdaroğlu'ndan gelen değişim deklarasyonuysa kurultay anlamında değil. Kast ettiği çok net olmasa bile, Parti Meclisi'nin etkisiyle Merkez Yürütme Kurulu'nda yapılacak olan değişiklikler ve partinin iç işleyişinde veya vatandaşa seslenişinde bundan sonra yapacağı hareketleri belirleyecek bir takım çalışmalar. Bunlara değişim denemez, yapılacak olan hareketler. Hiç bir şey değişmeden Merkez Yürütme Kurulu'ndaki bazı isimlerin gidip bazılarının gelmesi de CHP tabanını tatmin edecek bir değişim değildir. Kurultay isteğine karşı günü kurtarma çabasıdır. Bu saatten sonra kurultaydan dönüş yok. CHP'de yeni bir dönem başlayacak. Bu dönem dileriz tüm toplumu kapsayacak şekilde bir değişime vesile olur. Kurultayı şayet İnce alırsa tüzüğün ele alınıp yetkilerin arttırılması sonra teşkilatların tekrar köklü bir değişime gitmesi söz konusu olur. Bu değişiklikte CHP'nin kurucu değerlere dönmesi lazım. İçinde bulunduğu pozisyonla Kılıçdaroğlu gitti, İnce geldi pek bir anlamı olmaz" ifadelerini kullandı.

BÜYÜK BİR BOŞLUK OLACAK

CHP'nin, toplumun tüm kesimlerini kucakladığını, kucaklayabildiğini göstermesi ve buna herkesi inandırması gerektiğini ifade eden Tekin, "Bundan sonraki süreçte sistem değişti yüzde 49'un bile anlamı yok. AK Parti'ye oy veren vatandaşlar bile kendini boşluğa düşmüş hissedecek. Seçilen milletvekilleri de kendilerini iktidardan seçilmiş bir milletvekili zannedecekler ama hiç bir etki ve yetkilerinin olmadığını, tüm gücün Meclis'in tamamen dışında, Meclis'ten izin almadan istediği gibi hareket eden bir yapı ortaya çıktı. Siyasette büyük bir boşluk ve uçurum doğacak. CHP bundan sonraki süreçte başına kim gelirse gelsin, ben yüzde 51'i nasıl alırımı düşünmeli, kadrolarını ona göre şekillendirmeli ve toplumun her kesimine kapıları açıp onlara da bir oda vermeli. CHP'de her yapıdan insan var. Devşirerek değil kendi içinde çıkaracağı kadro ve güçlere meyil ederek toparlayıcı olacak. Bu yola girip girmeyeceğini önümüzdeki süreçte göreceğiz" dedi.

Pirsu DÜZGÜN