Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, obezitenin gebeliğe engel olabildiği gibi gebelik sürecinde de hem annenin hem de bebeğin sağlığını riske attığını vurgulayarak, obezitenin, yanlış beslenme ve fiziksel aktivite yetersizliği gibi nedenlerle ortaya çıkan bir durum olduğunu söyledi.
Obezitenin, vücutta fazla miktarda yağ dokusunun birikmesi veya boy uzunluğuna göre ağırlıkta artışla tanımlandığını belirten Gümürdülü, 'Son 20 yılda, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de sosyoekonomik durumun ve beslenme alışkanlıklarının değişmesi ile birlikte obezite görülme oranı arttı. Obezite görülme durumu, çevresel faktörler,Hareketsizlik, sosyoekonomik koşullar ve genetik özellikler gibi birçok faktöre bağlı olarak farklılık göstermekle birlikte, düşük sosyoekonomik düzeydeki 20-55 yaş grubu kadınlarda 2 kat daha fazla görülmektedir' dedi.

Morbid obezite artıyor
Prof. Dr. Gümürdülü, bazı araştırmalara göre 20-39 yaş grubu kadınlarda obezite görülme oranının yüzde 20-35 olduğunu, doğurganlık çağındaki kadınlarda da kişiyi karşı karşıya bıraktığı riskler neticesinde ölümcül problemler doğurabilen morbid obezite görülme oranlarında giderek artış gözlendiğine dikkat çekti.
Obezitenin kadınlarda daha sıklıkla görülmesinin nedenlerinin başında gebelik öncesi ve gebelik döneminde kazanılan ağırlık fazlalığı geldiğini ifade eden Prof. Dr. Gümürdülü, 'Obezite, başta kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, şeker hastalığı olmak üzere solunum problemleri, eklem rahatsızlıkları ve bazı kanser türlerine de yol açabilen ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Gebelik öncesinde obez olan kadınların gebelikleri sırasında hem kendilerinin hem de bebeklerinin istenmeyen bir durum yaşama olasılıkları daha yüksektir' diye konuştu.
Obezitenin hamilelikte karbonhidrat metabolizmasının bozukluğu ile diyabeti tetiklemesi, kalp ve damar hastalıkları ile yüksek tansiyon görülmesi, zor doğum hadiseleri ve doğum komplikasyonları oluşmasının en önemli etkenlerinden olduğunun altını çizen Prof. Dr. Gümürdülü, 'Aşırı şişmanlık anne adayının hareketlerini sınırlar ve hamilelik dönemine özel anne adayının hormonlarındaki dalgalanmalarla çok daha fazla yorar. Bu nedenle obezite anne adaylarının düzenli olarak diyabet testi yaptırması gibi sağlık kontrollerini aksatmaması gerekir' dedi.
Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, obezitenin, anne adayında olduğu gibi bebeklerde de kalp kurusu riskini artırdığını vurgulayarak, 'ABD'de yapılan araştırmada, aşırı obez annenin kalp kusuru olan bebek dünyaya getirme riskinin yüzde 33, daha az obez annelerde de bu riskin yüzde 11 olduğu belirlendi. Obezite kısırlığa yol açtığı gibi, anne adayları düşük yapma ve erken doğum riskleri taşımaktadır' dedi.
Obezite sorunu olan annelerin bebekleri de fazla kilolu olarak doğabileceğini kaydeden Prof. Dr. Gümürdülü, 'Gebe kalmayı planlayan anne adayları, öncesinde ideal kilolarına inmelidir. Bunu, aşırı kalorili beslenmeden kaçınarak, egzersizi ihmal etmeyerek sağlayabilirler. Bu sayede hem kendilerinin hem de bebeklerinin sağlığı korunmuş olur' şeklinde konuştu.