Konya Hospital Nöroloji Uzmanı Doktor Öner Yalın, genellikle ilerleyen yaşlarda görülen Parkinson hastalığı konusunda uyarılarda bulunarak, erken teşhisin yaşam süresini artırdığını söyledi.
Hastalığa erkeklerin kadınlardan daha fazla yakalandığını belirten Uzman Doktor Öner Yalın, yaşlılık hastalığı gibi gözükse de aslında gençlerde de Parkinson'un görüldüğünü kaydetti. Yalın, 'Erkeklerde kadınlardan daha fazla gözüküyor. Özellikle 40 ila 70 yaşları arasında Parkinson hastalığını çok sık görüyoruz. Özellikle 60 yaşından sonra daha sıklığı artmakta ve toplumda yüzde 1 oranında gözükmektedir. Yaşlılık hastalığı gibi gözükse de aslında gençlerde de Parkinson hastalığı ne yazık ki görülmektedir. Eğer bir genç hareketlerde kısıtlılık, ellerde titreme, hareketlerde yavaşlama gibi sıkıntıları varsa Parkinson hastası olabilir. Bunun için mutlaka böyle şikayetleri olan hastaların, nöroloji doktoruna, nöroloji kliniklerine girmesinde fayda vardır. Parkinson hastalığının nedeni tam olarak ortaya konmuş değildir. En çok genetik kalıtım suçlanmaktadır. Özellikle ailesinde genç yaşta Parkinson olan insanların Parkinson'a yakalanma sıklığının daha fazla olduğunu söylemektedir bilim adamları' diye konuştu.

'Özellikle istirahat halindeyken ortaya çıkar'
Hastalık sırasında vücutta görülebilecek belirtileri anlatan Doktor Yalın, en büyük belirtinin titreme olduğunu, ancak her titremenin de Parkinson olmadığını vurguladı. Yalın şöyle konuştu:
'Her titreme Parkinson değildir. Titremenin de birçok çeşitleri vardır. Parkinson hastalığının kendine has bir titremesi vardır. Özellikle istirahat halindeyken titremeler ortaya çıkar ve genelde tek taraflı ortaya çıkar, tek kolda başlar. Yavaş yavaş elden kola, koldan çeneye, ağza kadar ilerleyebilir. İlerleyen dönemlerde her iki kolda da gözükebilir ve istirahat halinde bir titremedir. Para sayar şekilde, ekmek ufalar şekilde başparmakla işaret parmağında ortaya çıkan titremedir. Bu titreme hareket esnasında azalır ve bazen de kaybolabilir ve titreme genelde uykuda kaybolmaktadır. Titremenin dışında hareketlerde yavaşlama görebiliyoruz bu hastalarda. Hasta harekete başlamakta zorlanır, harekete devam etmekte zorlanır, küçük adımlarla yürür, hatta yürürken kollarındaki o senkronizasyon bozulmuştur, kol hareketleri olmaz. Bezen hareketteki yavaşlama akinezi dediğimiz durma, donmalarla sonuçlanır. Hasta donup kalır ve belli bir süreden sonra tekrar yürümeye başlar. Bazen de bu donmaların ve yürüme bozukluklarının aksine hastada çok hızlı şekilde hareketlenmeler ortaya çıkar. Hasta o kadar hızlı hareket eder ki sanki freni boşalmış bir araba gibi, gider, gider, gider, duramaz, düşebilir. Yine Parkinson hastalarının yüzde 80'i, yüzde 90'ında depresyon görüyoruz, psikolojik bozukluklar görüyoruz. Parkinson hastalığının ilerleyen dönemlerinde demans dediğimiz bunama hastalığı ortaya çıkabilir. Parkinsonla bunama birlikte gözükebiliyor.'

Erken teşhis yaşam süresini artırıyor
Parkinson'da erken teşhisin önemine dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Doktor Yalın, hastalığın tedavi aşamasında sporun ve egzersizin çok faydalı olabileceğini anlattı. Yalın, 'Tedavimizi genelde 3 aşamada planlıyoruz. İlaç tedavisi, cerrahi tedavi ve destek tedavisi. Parkinson hastalığında tam bir çözüm şuan için mümkün değil. Ama erken teşhis, erken tedavi, ilaçların düzgün bir nöroloji doktoru ve kliniğinde uygulanmasıyla birlikte hastanın hem standardını, hem yaşam süresini, hem hayat kalitesini artırabiliyoruz. İlaç tedavisinden fayda görmeyen vatandaşlarımıza cerrahi tedavi planlayabiliyoruz. Cerrahi tedavide tremorda yani özellikle titremede çok başarılı sonuçlar alınıyor ama diğer semptomlar azalmakla birlikte tamamen kaybolmuyor. Tabi cerrahi tedavinin de kendine göre komplikasyonları, uygulanabilir tarafları ve uygulanamaz tarafları var. Bununla birlikte destek tedavisi Parkinson hastalığında çok önemli. Hastalarımızda egzersiz kesinlikle çok önemli. Hastalarımıza tempolu yürüyüş, yüzme sporları, toplum içerisine katılma, depresyondan ve stresli ortamlardan uzak durma çok çok önemli' ifadelerini kullandı.