2013 yılında okullarda okutulmasına son verilen Andımız'ın, Danıştay tarafından yürütmeyi durdurma kararı sonrası Türk Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı Levent Kuruoğlu, Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Rüstem Kara ve Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı İsmail Yavuz açıklamalarda bulundu.
VAZGEÇMEYECEĞİZ
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Türk Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı Levent Kuruoğlu, "Danıştay'ın kararının ardından milli ve yerli olanların mutluluğu, heyecanı ve sevinci, gayrı milli/devşirme zihniyetlerin üzüntüsü, öfkesi ve nefreti Andımız turnusolu hakikatinde beliriverdi. Andımızı 81 ilde apar topar açıklama yaparak Andımızı 'Gerici, baskıcı, militarist, totaliter zihniyetin ürünü, dayatmacı, ayrımcı, dışlayıcı olarak görenler,
zorunuza giden nedir? Andımızın neresidir? Sizleri milli varlığa düşman cemiyetlere dönüştürecek kadar Türk kelimesine kininiz ve öfkeniz nedendir?
Milli Eğitim Bakanlığı'nı yönlendirmeye çalışan, taşrada çeteler marifetiyle işlerini yürütme peşinde olan, yargıya kafa tutan, hatta kendisini yargı yerine koyan bu çete yapılanmasının Öğrenci Andı üzerinden tartışma yaratmasına müsaade edilmemelidir, verilen karara saygı duyulmalıdır. Öğrenci Andı yeniden okullarda okutulmalı, çocuklarımız yeniden gururla 'Varlığım; Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türküm diyene' diyebilmelidir" diye konuştu.
OLUMSUZ ETKİSİ YOK
Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Rüstem Kara, sendikalarının Andımız'ın kaldırılmasının ardından dava açtığını belirterek, "Danıştay'ın verdiği kararla ne kadar haklı olduğumuz görüldü. Tabi dava henüz tam anlamıyla sonuçlanmadı. Ne kadar farklı düşünceler olsa da öğrenci andına benzer metinler, dünyanın birçok ülkesinde var. Andımızı ırkçı bulanlar var, bu tür bir söylemin olduğuna biz inanmıyoruz. Andımız aslında bir eğitimdir. Doğruluğu, dürüstlüğü, çalışkanlığı, ülkenin daha ileri gitmesi düşüncesini öğrenciye verme amaçlıdır. Andımızın bugüne kadar hiçbir zararı görülmemiştir. Birleştiricidir, ayrıştırıcı değildir. Andımızın kaldırılmasının arkasında başka gerekçeler olduğunu düşünüyoruz. Öğrenci andının söylenmesinin birliğimize, bütünlüğümüze, iddia edildiği gibi hiçbir olumsuz etkisi yoktur. Dolayısıyla bunun tartışılmasının artık hiçbir gereği yoktur. Biz mahkemelere güveniyoruz, kararın doğru olduğu düşüncesindeyiz. İdareye düşen de gereğini yapmaktır" dedi.
RİTÜELLERİNİ DAYATIYORLAR
Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı İsmail Yavuz ise, hükümetin uzun yıllardır kendisinden önceki yönetimle bir hesaplaşma halinde olduğunu öne sürerek, "Hükümetin 90 yıllık Cumhuriyetin kazanımlarını kaldırma amacı taşıdığını zaman zaman görüyoruz. Bunlardan biri de Andımızdı. Irkçılık içerdiği öne sürülerek kaldırıldı 2013'te. Bunların yanında kendi ritüellerini dayatmaya çalışıyorlar. Örneğin din derslerinin sayısı artırılıyor, imam hatipler artıyor. Hukuki kararlara hükümet işine gelince 'bağımsız yargı' diyor, işine gelmeyince 'yetkilerini aşmıştır' diyor. Andımızın demokratikleşme adına kaldırılmasını belki anlayabiliriz, ama onun yerine koyduğu daha demokratik değerler mi, hayır. Yargı bağımsız diyorsak, bu karara hükümetin saygı duyması gerekir. Burada maalesef toplumda bir kutuplaşma var, bunu da derinleştiren adımlar atılıyor. Biz de bunu eğitim süreçlerinde çok doğru bulmayız. Çünkü çocuklarla ilgili bir şeydir bu" ifadelerini kullandı.
Barış BUDANOĞLU
