Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ölümünün 80'inci yıldönümünde Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen programla anıldı. Burada Atatürk Anıtı'na Bilecik Valiliği, Bilecik Belediye Başkanlığı, siyasi parti temsilcileri ve dernekler tarafından çelenk sunuldu. Protokol üyeleri daha sonra Bilecik Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi'nde Yavuz Selim Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi tarafından hazırlanan programa katılmak üzere alandan ayrıldı.
Burada saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından açılış konuşmasını yapan Yavuz Selim Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Adem Avcu, Büyük önder Atatürk'ün ölümünün 80'inci yıldönümünde her 10 Kasım'da olduğu gibi olduğu gibi bu yıl da saygı ve minnetle andıklarını belirtti. Avcu, 'Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Büyük Atatürk'ün aramızdan ayrılışının 80'inci yılındayız. 10 Kasımların, Atatürk'ün 57 yıllık hayatını, mücadelesini, milletimize kazandırdıkları ve kazandırmak istediklerini doğru anlama bakımından önemi büyüktür. Bu meyanda Atamızın bize ve ülkemize kazandırdıklarının mutluluğu ile yeni bir 10 Kasım'ı yaşıyoruz. Büyük Atatürk'ün ölümünün 80'inci yıldönümünde her 10 Kasım'da olduğu gibi olduğu gibi bu yıl da yine saygı ve minnetle anıyoruz' dedi.
'Atatürk, çağdaş uygarlık düzeyine çıkıp, bu düzeyi de aşmayı milletinin önüne amaç olarak koymuştur'
Avcu, konuşmasında Atatürk'ün hayatına değinerek, 'Bilindiği gibi 19. Yüzyıl Avrupa'nın ekonomi, hukuk ve eğitim alanlarında büyük atılımlar yaptığı bir yüzyıldır. Avrupalı aydınlar ve yöneticiler kendi toplumlarının 19. yüzyıldaki büyük gelişme ve dönüşümlerini, öncülük etmişlerdir. Ne yazık ki Osmanlı aydını ve yönetimi, çağın dinamiklerini ve dönüşümlerini, bilinçli bir şekilde tanımak ve çağa barışık yaşamayı başarmakta yetersiz kalmıştır. Mustafa Kemal Atatürk ise, Türk devletinin ulaşılması gerektiği aşamayı 20. yüzyılın başlarında şaşmaz biz sezgiyle görerek yaşamda en gerçek yol göstericinin bilim ve teknolojinin olduğunu ispat etmiştir. Ayrıca gerçek kurtuluşun ekonomik bağımsızlıktan, ülkenin her bakımından kalkındırıldığı güçlendirilmesinden geçtiğini belirtmiş, batı uygarlıklarının biliminden, teknolojisinden yararlanarak, bunları özümseyerek çağdaş uygarlık düzeyine çıkıp, bu düzeyi de aşmayı milletinin önüne amaç olarak koymuştur. Atamız bu amacı daha somut olarak 'Büyük davamız, en medeni, en müreffeh millet olarak varlığımızı yükseltmektir' şeklinde ifade etmiş ve refah toplumu olmayı göstermiştir. Gerçekten de 1920 ile 1938 yılları arasında sağlanan gelişme ve değişimler, hem milletin birbiriyle kucaklaşması hem de çağ ile yarışmak düşüncesiyle temellendirmiştir. Uygulaması da milletin çağdaşlaşmaya katılması ve ona katkıda bulunması şeklinde olmuştur. Atatürk'ün Türk milletini büyük bir atılıma hazırladığı ve yönlendirdiği yüzyıl da Avrupa ve Asya'nın pek çok ülkesinde, totaliter rejimler ve diktatörler bulunuyordu. Böyle bir dünya da Atatürk, yabancı bir gazetecinin sorusuna 'Ben kalpleri kırarak değil, kazanarak hükmetmek isterim' diye cevap vermiştir' dedi.
Konuşmaların ardından sırasıyla şiirlerin okunması, okulun öğrencileri tarafından Atatürk Oratoryosu, Atatürk konulu sinevizyon gösterisi ile devam etti.Program Atatürk Portreleri sergisinin gezilmesiyle son buldu. Programa Bilecik Valisi Tahir Büyükakın, Bilecik Belediye Başkanı Nihat Can, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Taş, 2. Jandarma Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Murat Bulut, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Uysal Ağaoğlu, daire müdürleri, siyasi parti il başkanları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle vatandaşlar katıldı.