Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, bilimin önemine işaret etmek için söylediği, "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir" sözünü, Samsun'da öğretmenlerle bir araya geldiği bir toplantıda söylediğini, belki de birçok Samsunlu bilmiyordur.

SAMSUN'A İKİNCİ GELİŞİ

Samsun'a ilk kez Kurtuluş Savaşı'nı başlatmak üzere 19 Mayıs 1919'da gelen Atatürk, ikinci kez 21 Eylül 1924 tarihinde, Samsun-Çarşamba demiryolunun temelini atmak için gelir. Samsun'da görev yapan öğretmenler, Atatürk için 22 Eylül 1924 günü bir çay partisi düzenler. Atatürk sohbet sırasında, bilimsel çalışmaların önemine işaret etmek için öğretmenlere yönelik olarak şu ifadeleri kullanır:

"Muhterem hanım, muhterem beyefendiler,

Bu çay ziyafetini tertip edenlere, sureti masusada teşekkür ederim. Bu vesile beni, Samsun'un çok münevver bir muhitinde bulundurmuş oldu. Bu vesile beni dimağları, ilim ve fen ile müzeyyen (süslü) olan kıymetli insanlardan mürekkep bir heyetin huzurunda pek mes'ut etti.

Efendiler,

Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit (yol gösterici) ilimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir. Yalnız; ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekamülünü idrak etmek ve terakkiyatını zamanla takip eylemek şarttır. Bin, ikibin, binlerce sene evvelki ilim ve fen lisanının çizdiği düsturları, şu kadar bin sene sonra bugün aynen tatbikata kalkışmak elbette ilim ve fennin içinde bulunmak değildi. Çok mesut bir his ile anlıyorum ki, muhataplarım bu hakikatlara nüfuz etmişlerdir. Mes'udiyetim yükseliyor. Şununla ki muhataplarım tahtı talim ve terbiyelerinde bulunan yeni nesli de hakikatin nurlariyle tuluuna (doğuş) müessir, amil olacak surette yetiştireceklerini vaad etmişlerdi. Bu, cümlemiz için iftihara şayan bir noktadır."

(Kaynak: Em. Tümg. Muzaffer Erendil; İlginç Olaylar ve Anekdotlarla Atatürk, T.C. Genelkurmay Başkanlığı, Genelkurmay Basımevi, 1989, sayfa 65)

Barış BUDANOĞLU