KTO, 2018 yılı son meclis toplantısını gerçekleştirdi. KTO Mecls Salonu'nda gerçekleştirilen toplantı, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başladı. Gündemdeki maddelerin görüşülüp karara bağlanmasının ardından 2018 yılı faaliyet rapor okundu.
Daha sonra bir konuşma yapan KTO Başkanı Ömer Gülsoy, 'Bu zor coğrafyada yaşamanın getirdiği zorluklara da birlikte katlanıyoruz. Bu zor coğrafyada ülkemizin beka ve güvenliği için hayatlarını feda eden şehitlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet gazilerimize de acil şifalar diliyorum' ifadelerini kullandı.

Lafla değil, özde çalışmalar yapıyoruz
Lafla değil, özde çalışmalar yaptıklarını kaydeden Başkan Gülsoy, '8 aylık süre zarfında ülkemize, şehrimize ve üyelerimize katkı sağlayacak, onların işlerini kolaylaştıracak, birlik ve beraberliği arttıracak birçok faaliyet gerçekleştirdik. Daha verimli, daha güzel nice faaliyetleri sizlerden aldığımız güç ve destekle inşallah artan bir şekilde önümüzdeki yılda gerçekleştireceğiz. İnşallah hep birlikte üyemiz için şehrimiz için yararlı olacağına inandığımız başarılı projelere imza atacağız' dedi.

Daha yüksek seviyelere çıkmasını temenni ediyoruz
Asgari ücret zammını değerlendiren Gülsoy, 'Asgari ücret kesinleşti. Net bin 603 olan asgari ücret yüzde 26.05 oranında artışla net iki bin 20 lira oldu. Vatanımıza, milletimize, tüm çalışanlarımıza, emekçilerimize hayırlı uğurlu olsun. Rabbim cümlemize yardım etsin. Şu andaki ortamda geçim zor ama önümüzdeki süreç içerisinde bu badireleri atlattıktan sonra ülkenin daha iyi duruma gelmesiyle, işlerin daha verimli olmasıyla, ülkemizin refah seviyesinin artmasıyla ücretlerin daha da yüksek seviyelere çıkmasını temenni ediyoruz' şeklinde konuşu.

2018 yılı Türkiye için zor bir yıl oldu
2018 yılının Türkiye için zor bir yıl olduğunu kaydeden KTO Başkanı Gülsoy, 'Özellikle ABD ile Ağustos ayında Malum şahsın bahane edilerek ABD ile bugüne dek hiç olmadığı kadar gerginlik yaşanmasının akabinde kur atakları ile karşılaştık. Kur atakları ile birlikte ekonomide düşüş, büyümede gerileme yaşadık. Faiz oranları ve enflasyon rakamları yükseldi. Dolarla yatar, dolarla kalkar hale geldik. Bu süre içerisinde söylediğimiz bir şey vardı: Birlikte güçlüyüz. Kamu, reel sektör ve finans sektörü birbirine sahip çıkarak bu ekonomik saldırıların üstesinden beraber aşacağımıza inandığımızı her fırsatta söyledik. Hamt olsun bu sıkıntıları da yavaş yavaş atlatmaya başladık. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin aldığı hızlı ve uygulanabilir kararlar sayesinde, Hazine ve Maliye Bakanımızın açıkladığı YEP ile birlikte, devletimizin iş dünyasına kulak vermesiyle, reel sektörü dinlemesiyle, Bankalar Birliğinin reel sektöre destek olmasıyla dengeleme sürecine de girdik. Özellikle reel sektör finans sektörün güçlü diyaloğu iş dünyasının mevcutlarına sahip çıkmasında etkili oldu. Hala reel sektöre destek vermeyen kuruluşlar var, bunları da ajandamıza yazdık unutmuyoruz' diye konuştu.
2019 yılının özellikle başlangıcında zor bir dönem olacağının sinyallerinin şimdiden verildiğini belirten Gülsoy, 'Fakat birlik ve beraberlik içinde Türk Milletinin mücadeleci ruhuyla hareket ederek başarıya ulaşacağımıza inanıyoruz. Artık eski dünya yok. Acımasız bir rekabet ortamındayız. Ticaret savaşlarının, korumacılığın oluşmasının yegane sebebi rekabetten kaynaklanıyor. Bunun için artık her gün tüm dünyada nasıl bir tweet ile gündem değişiyorsa önümüzdeki yıllarda da bu tür olayları daha sık görebiliriz. Bizler sadece birbirimizi değil, tüm dünyayı rakip aynı zamanda da tüm dünyayı müşteri olarak görmeliyiz. İlişkilerimize bu bağlamda yön vermeliyiz. Ülkeler arası siyasi ilişkilere takılmadan ticaretimizi yapabilmeliyiz' dedi.