Partisinin TBMM Grup Toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, konuşmasının başında 9 Şubat 2019 tarihinde MHP'nin 50 yıldönümünü Adana'da tıpkı ilk günkü coşkuyla kutlayacaklarını belirtti. MHP'nin, içine düştüğü her badireden milletin duasıyla kurtuluşa erdiğini kaydeden Bahçeli, MHP'nin gücünü millet iradesinden aldığını ifade ederek, mücadelenin büyük turan ülküsüne kadar sabırla, şevkle ve şerefle süreceğini söyledi. Türkiye'yi sonu hüsran olan küresel sarmaldan çekip çıkaracak gücün MHP olduğunu aktaran Bahçeli, Türk milletinin birlik, refah, huzur, kalkınma yolundaki güvencesi olan MHP'nin yarım asırlık mazisiyle Türkiye'nin geleceğine talip olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin istikrara kavuşup demokratik ölçülerde normalleşme sürecine giresiye kadar Cumhur İttifakı'nın yaşaması hususunda 'sözümüz senettir' diyen Bahçeli, 'Kimin ne söylediğinin anlamı yoktur, biz Türkiye'nin yanındayız. Kimin ne uydurduğunun, hangi kulpu taktığının, nasıl bir nifak saçtığının kıymet-i harbiyesi de yoktur, biz Türk milleti ne diyorsa, ne diliyorsa, ne istiyorsa onu diyor, onu diliyor, onu seslendiriyoruz. Gocunan varsa şu kış kıyamette tavsiyem gocuk giysin. İyi gelir, vicdanı değilse bile bedeni ısınır. Cumhur İttifakı'na laf sokanlar, partimizi hakir görüp haksız ve mesnetsiz eleştiri yağmuruna tutanlar, yan yatıp çamura saplananlar, boşuna heves etmesin, boşuna nefes tüketmesin. Dün olduğu gibi bugün de, duruşumuzdan bir adım geri adım atan, yanılıp yenilip karanlığa göz kırpan bunların alayı gibi namert olsun' diye konuştu.

'CHP genel başkanına çürük aklı kim veriyor?'
Ana muhalefet partisinin Türk siyasetinin vesayet altında olduğu iddialarına değinen Bahçeli, 'CHP'li bazı kan sulandırıcı komodinler, siyasetin bir ayağı dışarıda bir ayağı içeride bulunan bir odak tarafından yönlendirildiğini, hem şahsımı hem de Erdoğan'ı bu odağın yönettiğini ileri sürmektedir. Bunlara göre Türk siyaseti vesayet altındaymış. Bu zavallı bedbahtlar, sanıyorum fazla film seyrediyor, komplo teorileriyle fazla meşgul oluyorlar. Nasılsa işleri güçleri yok, canları sıkıldıkça tezvirat üretiyorlar. Elleri boş, akılları tamtakır, ahlakları da kuru bakır. Bu iddia sahiplerine diyorum ki, manavdan aldığınız karpuzlar kabak çıktı, gördüğünüz hayaller kabus olarak size döndü. Hala uslanmadınız, hala ıslah olmadınız, hala terbiye bulamadınız. Bre densizler bilmesiniz ki, MHP'yi yönetecek, yön verecek, istikamet çizecek iç ve dış odaklar ne olmuş ne de olacaktır. MHP yalnızca Allah'ın huzurunda eğilir. Vesayetmiş, vasiymiş, oymuş, buymuş, feriştahı gelse vız gelir, kralı karşımıza dikilse beyhudedir. Hileli parayla yazı tura atmayı bırakın, asıl CHP'yi kim yönetiyor, genel başkanınıza çürük aklı kim veriyor, kimler sokağa doğru itekliyor? Bunu söyleyin, bunu itiraf edin' sorularını yöneltti.
Bahçeli, emperyalizmin zalim emellerini tesis etmek isteyenlerin MHP'yi ağızlarına almaları için kırk fırın ekmek, kırk okka kürek, kırk gün kırk gece de yürek yemeleri gerektiğine işaret etti. Bahçeli, zillet seferinin 31 Mart'ta sandığa çarptığı gibi söneceğini, Türk milletinden yediği şamarla silinip gideceğini söyledi.

'Kınayı hazırlamışlar 1 Nisan sabahını bekliyorlar'
CHP'nin YSK'yı tanımadığı ve seçmen kütükleri üzerinde oynandığı, oraya buraya seçmen kaydırıldığı, hayali seçmeler oluşturulduğu iddialarına cevap veren Bahçeli, bu iddialardaki amacın 31 Mart'ı gölgelemek olduğunu paylaştı. 31 Mart'ın sabote edilmek istendiğinin altını çizen Bahçeli, 'CHP, YSK'yi tanımıyorsa, buyursun seçime de katılmasın. Yok eğer katılacaksa, iddialarını çok acil ispatlasın. CHP yönetimi ya savcılığa suç duyurusunda bulunsun, ya da bu iddiaları YSK ihbar kabul edip harekete geçsin. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerine şaibe bulaştırmak, seçim sonuçlarını bugünden karalamak için provokasyona kalkışmak ne siyasi etikle, ne de siyasi ahlakla bağdaşacaktır. CHP ateşle oyun olmayacağını eninde sonunda öğrenecektir. Alacakaranlık dönemlerin vazgeçilmez ismi olan emekli kriz ve kaos savcısının ağzına bakmayı derhal bırakmalıdır. Kınayı hazırlamışlar 1 Nisan sabahını bekliyorlar. Kafayı bozmuşlar 1 Nisanla ilgili hesap yapıyorlar. Kinlerini bilemişler 1 Nisan sabahına bir çıksak diyorlar. Halbuki sandıktan umutlarını kesmişler, millete sırtlarını dönmüşler. Esasen başlarına geleceği biliyorlar. Çatılarının uçacağının farkındalar. Ne çare ki, çatık kaşlarıyla, çatlamış vicdanlarıyla intikam yarışındalar. Kınayı hazırlamışlar 1 Nisan sabahını bekliyorlar. Kafayı bozmuşlar 1 Nisanla ilgili hesap yapıyorlar. Kinlerini bilemişler 1 Nisan sabahına bir çıksak diyorlar. Halbuki sandıktan umutlarını kesmişler, millete sırtlarını dönmüşler. Esasen başlarına geleceği biliyorlar. Çatılarının uçacağının farkındalar. Ne çare ki, çatık kaşlarıyla, çatlamış vicdanlarıyla intikam yarışındalar. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni yıkmayı, yeni baştan tetikledikleri rejim ve sistem kargaşasıyla ülkeyi boğmanın peşindeler. Elbette buna müsaade etmeyeceğiz. Elbette bu şer ve şirret akına izin vermeyeceğiz. İnanıyorum ki, Türk milleti 31 Mart 2019'da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne müzahir bir mahalli idareler yönetimini inşa ve ihya edecektir. Zillet İttifakı da duvara toslayacaktır' şeklinde konuştu.

'Fırat'ın doğusunda çiçek mi toplanıyor?'
Bugünkü şartlarda Türkiye'nin beka sorunu olmadığını, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri'ne de beka açısından bakılamayacağını söyleyenlerin belanın ta kendileri olduğunu dile getiren Bahçeli, 'Biz belayı değil bekanın yaşatılmasını hedefliyoruz. Beka varoluştur, nasıl ki hiç olmamış, hiç yaşamamış birisine varlık anlatılmaz ise belanın fail ve taraflarına da bekayı anlatmak nafile emektir. Fırat'ın doğusunda şu anda çiçek böcek mi toplanıyor, yoksa fitne fesat mı toparlanıyor? Suriye'nin kuzeyinde birileri pikniğe çıkıp mangal keyfi yapıyor da biz de onlara özenerek oraya gidelim, aralarına karışalım mı istiyoruz? Dört bir tarafımız kuşatılmışken, namlular teker teker üzerimize çevrilmişken, kuytularda yeni bir Sevr planlanırken ne yapsaydık, bir belediye daha fazla kazanmanın hırs ve hedefine mi sabitlenseydik? Dava diyoruz, bunlar davar anlıyor. Ülkücü olmayanlar için diyecek bir şeyim yoktur. Ama Ülkücüyüm deyip de, bu kadar beka sorunu ortadayken, varlığımızı adadığımız milletimiz ve ülkemiz felaketin sınır komşusu olmuşken, akıntıya kapılıp siyasi çıkar hesabı yapmak en hafif tabirle samimiyetsizliktir, kimse kusura bakmasın, şuur kaybıdır. Beka gittikten sonra ne yapacağız belediyeyi? Beka çiğnendikten sonra ne adına yapacağız siyaseti? 30 büyükşehir belediye başkanlığıyla ilçe belediyelerinde Cumhur İttifakı'nın doğasına ve ahlakına uygun olarak Adalet ve Kalkınma Partisi'yle anlaştık, uzlaştık. Nitekim büyükşehir belediyeleri ile bunların alt belediyeleri kapsamında 30 Mart 2014'ü baz alarak, partimizin yönetiminde olan hiçbir belediyede AK Parti aday çıkarmadı. Konuyu at pazarlığına çevirmedik. Partimizin hak ve hukukunu ezdirmedik. Onlarınkini de yok saymadık. Eşit, adil ve hakkaniyet ölçülerine göre bir mutabakat olmuşken, Milliyetçi Hareket Partisi'nin belediyelerden vazgeçtiğini söylemek, teslim olduğunu iddia etmek sefil ve ahlaksız bir yalan değildir de nedir? MHP'yi erkenden havlu atmış gibi göstermek, iddialarından vazgeçmiş gibi sunmak nasıl bir ahlaksızlıktır?' ifadelerini kullandı.