EBS Bursa 1 No'lu Şube Başkanı Ramazan Acar, 'Gelir vergisi noktasında ücretlilere yönelik kapsamlı bir yasal düzenlemenin yapılması gerekiyor. Ücretlilerin diğer gelir gruplarına göre farklı matrahla ilişkilendirilmesi noktasında yüzde 27 ve yüzde 35'lik dilimlerde yapılan uygulamanın artık yüzde 15'lik dilimde esaslı bir şekilde gerçekleştirilmesi elzemdir. Finans ve sermaye kesimine destek veren anlayışın kamu görevlileri söz konusu olduğunda gelir vergisi matrahlarındaki artışın düşük yapılarak, kamu görevlilerinin hem daha erken aylarda yüksek orandan vergi ödemesi hem de yıl sonu itibarıyla daha yüksek tutarda gelir vergisi kesintisi üzerinden yaşadığı maaş ve gelir kaybı rakamlarının yükselmesi uygulaması kabul edilemez' dedi.
Acar, '3600 ek gösterge konusunda dört farklı meslek grubu için çalışmalar yürütülüyor. Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen olarak, 3600 ek gösterge konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın verdiği müjdeye ilaveten, bu konuda bir kapsam genişlemesinin elzem olduğunu sendika olarak defalarca deklare ettik. 3600 ek gösterge konusunda, sadece dört farklı meslek grubunu değil, tüm kamu görevlilerini içine alacak, kapsayıcı, eşitleyici ve adaletli bir 3600 ek gösterge çalışmasının bir an önce yapılmasının gerekliliğini bir kez daha hatırlatmayı uygun görüyoruz. Devletin en yüksek makamından kamu görevlilerine verilen sözün yerine getirilmesini bekliyoruz' diye konuştu.
Eğitim kurumlarına yönetici görevlendirmelerine değinen Acar, '2019 yılı Eğitim Kurumları Yönetici Görevlendirilmesine ilişkin duyuru kapsamında, eğitim kurumları yönetici görevlendirme süreci ilan edilerek takvime bağlanmıştı. Ancak bu duyurunun üzerinden daha bir hafta bile geçmeden iptal edilmesi kaotik bir durum ortaya çıkarmıştır. İzaha muhtaç bu ani karar değişikliği, söylem değişse bile eylemlilik hâlinin değişmediği ve değişemeyeceği yönünde bir kaygıyı beraberinde getirmiştir. Bakanlık, böyle bir kararın nedenini kamuoyuyla paylaşmalı ve durdurulan yönetici görevlendirme sürecine ne zaman işlerlik kazandırılacağını netleştirmeli, eğitim çalışanlarının haklı beklentilerini karşılamalıdır. Eğitim yöneticiliğinde kaosa kapı aralanmamalıdır' şeklinde konuştu.
Ramazan Acar, 'Acının da sevincin de ırkı, rengi, sınırı ve sınıfı olmaz. Dili, rengi, ülkesi ne olursa olsun kimsesizliğin, yoksulluğun kucağında dünya mazlumlarını kaderine terk edemeyiz. Ümmet coğrafyasında yaşanan mazlumiyetlere bigâne kalamazdık. Bu sebeple Pakistan'da yetimlerle buluştuk ve onların duygularına ortak olduk. 'Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var' projesini önemsiyor ve tüm eğitim camiasının destek vereceğini umut ediyoruz' dedi.
Acar, ''Kamuda sözleşmeli personel ve özellikle eğitim sektöründe ücretli öğretmen vb. isimler altında çalıştırılan personelin özlük hakları bakımından dezavantajlı duruma düşmüştür. Söz konusu durum aynı işi yapan ancak farklı haklara ve müktesebata sahip olan çalışanlar arasında iç barışı ve çalışma huzurunu zedelemektedir. Sözleşmeli ve ücretli öğretmen alımları sorunları çözmüyor, sürekli yeni sorunlar üretiyor. Halihazırda sözleşmeli veya ücretli olarak çalışmakta olan öğretmenlerimizin kadro talepleri henüz bir sosyal maliyet oluşmamışken karşılanmalıdır. 20 bin öğretmen alımına ek olarak yeni bir öğretmen alımının daha yapılması, hem atama bekleyen öğretmen adayları hem de eğitime ilişkin reformların kalıcı hâle gelmesi, derslerin boş geçmemesi açısından önemlidir. Ücretli-sözleşmeli gibi uygulamalardan vazgeçilmeli, öğretmenlik kariyer mesleği olmalıdır' şeklinde konuştu.
Öte yandan, başkan yardımcıları sorumluluk alanlarıyla ilgili bilgilendirmeler yaparken, ilçe başkanları da değerlendirmelerde bulundu.