Antalya Ticaret Borsası'nın (ATB) şubat ayı olağan meclis toplantısı yapıldı. Kasım ayından bu yana geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre bozulmaların yaşandığını ifade eden ATB Başkanı Ali Çandır, ekonomik güven, satın alma ve üretim endekslerinde, kredi, istihdam ve dış ticaret büyümesinde, başta konut, beyaz eşya ve otomobil satışları olmak üzere mal ve hizmet ticaretinde daralmalar olduğunu söyledi. Çandır, 'Anlaşılan o ki 2018 yılı 3. çeyreğinden itibaren 2-3 çeyreklik dönemde ciddi bir büyüme sorunumuz olacaktır' dedi.
2018 yılı dış ticaretinin kent ve ülke bakımından olumlu geçtiğinin altını çizen Çandır şu ifadeleri kullandı:
'Olumlu geçse de halen istediğimiz ölçülerde değildir. Tarım ve hayvancılık açısından 2018 yılı dış ticaret performansımızı incelediğimizde ülkemiz ihracatı yüzde 5 artarken kentimizin ihracatı yüzde 9 artmıştır. İthalatta ise ülkemiz genelinde yüzde 3 artış görülürken kentimizde herhangi bir artış yaşanmamıştır. Buradan görmekteyiz ki 2018 yılında tarım ve hayvancılık dış ticaretindeki performansımız ülkemiz genel performansından daha iyi gerçekleşmiştir. Ancak 2019 yılı Ocak ayı genel ihracat rakamlarına baktığımızda Antalya olarak iyi bir başlangıç yapamadık. Antalya vergi dairelerine kayıtlı bulunan firmalarımızın genel ihracatı yüzde eksi 8 azalmıştır. Yani yüzde 5 artış görülen Türkiye genelinden geride kalmıştır. Kentimiz öncü sektörü olan yaş meyve sebze ihracatındaki performansımız ise yüzde eksi 12'ye rağmen bizde aynı düzeyde kalmıştır.'
Toptan ticaret sektöründeki kredi büyümesinin ülke genelinde yüzde 9, Antalya'da yüzde 11 arttığını dile getiren Çandır, tarım sektöründe ise Antalya'da yüzde 15'lik büyüme yaşandığına dikkat çekti. Çandır, 'Turizm kredilerinde ülke genelinde yüzde 21'lik artışa karşılık kentimizde yüzde 34'lük bir artış yaşanmıştır. Ve son olarak inşaat sektöründeki kredilerde Türkiye'deki yüzde 15'lik artışa karşılık Antalya'da yüzde 2 düzeyinde bir artış yaşanmıştır' diye konuştu.

'Antalya iş dünyasının genel karakteristiğine son derece terstir'
Karşılıksız çek ve protesto edilen senetlerde ciddi boyutta bozulmalar görüldüğünün altını çizen Ali Çandır şöyle konuştu:
'Özellikle tutarlarında ortalamanın üzerinde artışlar söz konusu olmuştur. Ülkemiz genelindeki karşılıksız çek tutarında yüzde 72'lik kentimizde ise yüzde 45'lik artış yaşanmıştır. Protesto edilen senet tutarında ise ülkemiz genelinde yüzde 49'luk artış görülürken kentimizde yüzde 21'lik artış gerçekleşmiştir. 2019 yılı Ocak ayı itibariyle ise bu bozulmanın boyutları biraz daha artmıştır. Karşılıksız çek tutarı; Türkiye'de yüzde 93, Antalya'da ise yüzde 136 artmıştır. Protesto edilen senetlerin tutarı ise ülkemizde yüzde 82, kentimizde ise yüzde 75 artmıştır. Ocak ayı karşılıksız çek ve protesto edilen senet büyümesinde Türkiye ortalamasının üzerinde bir gerçekleşme yaşamış bulunmaktayız. Yaşadığımız bu bozulma, Antalya iş dünyasının genel karakteristiğine son derece terstir. Bu bozulmanın nedenini ise ancak içinde bulunduğumuz aşırı zor koşullarla açıklayabilmekteyiz.'
Çandır, ekonomik göstergelerdeki bozulmaların kaynağında, dövizdeki fiyat hareketliliğindeki sarsılmalar yattığını söyledi.

'Bütüncül bir değer zinciri oluşturmak gerekmektedir'
Yaş meyve-sebzenin gündemden hiç düşmediğini vurgulayan Çandır, 'Yaş-meyve sebze fiyatlarındaki artışların kaynağı, mevsimsel etkilerin yanı sıra maliyetlerini karşılayamayan üretici kesimin üretim kompozisyonunu değiştirmesinden ya da üretimden vazgeçmesindendir. Yaş meyve sebze fiyatlarındaki aşırı artışların ya da dalgalanmaların azaltılması için sürdürülebilir ve yapısal tedbirlerin başında maliyet-fiyat ilişkisini sağlıklı hale getirmek, üretimden tüketime fire ve zayiat oranlarını düşürmek ve sektörde bütüncül bir değer zinciri oluşturmak gelmektedir. Yani sistemin son halkasına ya da aradaki bazı halkalara odaklanarak sürdürülebilir bir fiyat istikrarı sağlamak mümkün değildir. Bu konuda oluşturduğumuz çalışma grubumuz, yaş meyve sebzede değer zinciri üzerine tüm tarafları kapsayan bir çalışma içerisindedir' şeklinde konuştu.