Yeni ders yılı pazartesi günü başladı.
İnanmasalar da başarı dileyen dileyene.
Siyasi çıkarları uğruna yarım asırlık okulu kapatanlar da başarı diledi.
Eğitime önem verdiklerini göstermek istercesine.
Ülkemizde eğitim hak getire.
Zira okul yapmakla eğitim olmuyor.
Eğitim, eğitimle mümkün.
Bunun becerilebildiğini söylemek mümkün değil.
Geçmişin ilkokulunda verilen eğitim ne yazık ki günümüzde liselerde verilemiyor.
Üniversitelerimiz arttı.
Haliyle fakülteler de.
Eğitim ne durumda, diye sorarsanız.
Dedik ya, hak getire.
İmam Hatip liseleri mantar gibi türetiliyor.
Diğer meslek liselerinden söz dahi eden yok.
Liselerimizin tümü Anadolu lisesi yapıldı.
Yani geçmişin ayrıcalıklı kolejleri oldu.
İyi de kolejlerde verilen eğitim verilebiliyor mu?
Sormak bile hepimizi güldürüyor.
Her neyse, biz gelelim yarım asırlık okulun kapatılmasına.
Yargı süreci devam ederken, oldu-bittiye getirilmesi olacak şey mi?
Olmamalı.
Sözde eğitim kurumumuz siyasilere hoş görünmek adına yargı kararını beklemeyi uygun görmedi.
Okulu yıktı.
Öğrencilerini dağıttı.
Geriye öfkeli veli topluluğu bıraktı.
Neden dersiniz?
Topluma hoş görünmek adına gösterişli cami için.
İyi de dinimizde gösteriş makbul mu?
İsraf kabul edilir şey mi?
Yapılan dine karşı gelmek değil mi?
Bu gerçekler ortadayken bu eylemleri yapanların inançları sorgulanmaz mı?
Şüphesiz sorgulanıyor.
Siyasi çıkarları için dini kullananları ne Allah affeder ne de toplum.
Onların yaptıkları ve yapmaya çalıştıkları külliyen dinimize aykırı.
İnançlarımıza da.
Böylesi tutarsızlıklar dinimize zarar veriyor.
Onlar her ne kadar dine bağlı görünmeye çalışsalar da yaptıklarıyla akl-ı selim düşünenler nezdinde şüphe uyandırıyor.
Bize, inandığımız dine aykırı geliyor.
Kutsal dinimizi kullandıkları izlenimi veriyor.
Bence işin gerçek yanı bu.
Ya sizce?