Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 7. duruşmasına müşteki F.Ö. katılırken, hakkında yakalama kararı bulunan avukat M.S. duruşmada yer almadı. Vekalet verdiği avukat M.S.'ye avukatlık ücreti olarak bir miktar ödeme yapan ancak aradan geçen uzun bir sürenin ardından davanın açılmadığını öğrenerek avukattan şikayetçi olan F.Ö., mahkemede avukatın tutuklanmasını talep etti. Duruşmada konuşan F.Ö., '7 celsedir gidip geliyorum. Hala yakalanmadı ve artık yakalanmasını ve sanıkla yüzleşmek istiyorum' dedi.
Mahkeme başkanı, sanık hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenmesine ve akıbetinin sorulmasına karar vererek duruşmayı Kasım ayına erteledi. Duruşma sonrası açıklamalarda bulunan F.Ö., İzmir'de Sabuncubeli Tüneli'nde 8 Temmuz 2012 yılında işe başladığını ve 31 Ekim 2014 tarihine kadar burada çalıştığını, çalıştığı süre içerisinde bir dönem maaşlarını alamadıkları gerekçesiyle işten ayrıldığını ve noter aracılığıyla ihtar çektiğini anlattı. İşten ayrılıp tekrar Trabzon'a döndüğünü söyleyen F.Ö., 'Aradan 1 ay geçti, Trabzon'a geldim. Trabzon'a geldiğimde mahkemeye verip hakkımızı aramak için avukat tutmak istedim. Bir arkadaşım vardı. Ondan yardımcı olmasını istedim. Kendisinin tanıdığı bir avukat olduğunu söyledi. Ben de güvendim. 2014 yılında avukatla (M.S.) anlaştım' dedi.
Avukata bin 100 Türk lirası tutarında ödeme yaptığını söyleyen F.Ö., 'Avukata ilk etapta 450 lira ödeme yaptım. Sonra geldi, 650 lira daha verdim. Toplam bin 100 lira ödeme yaptım. Parayı aldı ve davayı açacağını söyledi. 'Sen sıkıntı etme. Biz paranı her türlü alırız' dedi. Vekalet istedi, noterden avukatlık vekaletini verdim' diye konuştu.
Kendisiyle birlikte aynı şirkette çalışan arkadaşlarının daha geç işten ayrılmalarına rağmen ikinci, üçüncü duruşmalarına girdiğini öğrendikten sonra adliyeye gittiğini ifade eden F.Ö., 'Adliyeye gittim. Adıma açılmış davanın durumuyla alakalı sorgulama yaptırdım. Bana 'Senin hakkında dava açılmamış. Hiçbir hukuki davan yok' dediler. Sonra avukatı arayarak nerede olduğunu sordum. 'İstanbul'dayım, Trabzon'a geliyorum' dedi. Telefonda kendisine hiçbir şey söylemedim. Geldiğinde gözlerinin içine bakarak sormak istedim' şeklinde konuştu.

'Ofisini boşaltmış'
'Geldiğinde kendisine davanın ne olduğunu sordum ve dosya numarasını istedim' diyen F.Ö., 'Bana, 'Şu an işlerim var. Dosya numarasını almadım. Alınca ben sana söylerim' dedi. Bana hiçbir şekilde davayı açmadığını söylemedi. Ben de sormadım. Belki açmıştır da sisteme düşmemiştir dedim. 10-15 gün sonra tekrar aradım. Beni sürekli bu şekilde oyaladı. Sonra bürosuna gittim. Bürosunda tabelasının olduğunu ama büroyu boşalttığını öğrendim. Tanjant'taki ofisinin olduğu yerde 5-6 kişiye de sordum. Taşındığını, dükkanı boşalttığını söylediler. Bunun üzerine peşine düştüm, bulmaya çalıştım. Kendisini aradım ve 'Benim davamı açmamışsın. Vekaletimden seni azat edeceğim' dedim. Bana, 'Ben davanı açacağım. Sen canını sıkma' dedi. Adli tatil falan hep bir bahane uydurdu' ifadelerini kullandı.
'Avukat benim çoluk çocuğumun rızkını yedi' diyen F.Ö., 'Kendisi bir avukat olmasına rağmen hala bulunamadı. Kendisi hakkında savcılığa yakalanması için dilekçe ile başvuruda bulunacağım' diyerek avukatın bir an önce bulunarak adalet karşısına çıkarılmasını istedi.

Baro üyeliğinden men edildi
Öte yandan, şüpheli avukat M.S.'nin Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinde 12, Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesinde ise 3 olmak üzere toplamda 15 soruşturma dosyasında adının geçtiği öğrenildi. Ayrıca M.S.'nin Trabzon Barosu üyeliğinin 'meslekten men' nedeni ile pasif duruma alındığı öğrenildi.