Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan yaklaşık 5 bin kişi, Diyarbakır'da gerçekleştirilen saldırıyı kınamak için yürüyüş düzenledi. Saat 14.00'da bir araya gelen vatandaşlar, bayraklar eşliğinde sloganlar atarak yaklaşık 2 kilometre yürüdü. Ulu Cami Meydanı'na gelen kalabalık, burada 'Kahrolsun PKK', 'Şehitler Ölmez, Vatan Bölünmez' sloganları attı. Programda konuşan Eğitime Destek Platformu Doğu Anadolu Bölge Koordinatörü Avukat Kadir Köstekçi, Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde sivil halka yönelik gerçekleştirilen saldırıyı nefretle kınadıklarını belirterek, 'Allah'tan, başta bu saldırıda şehit olanlar olmak üzere tüm şehitlerimize rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabr-ı cemil niyaz ediyoruz. Yine saldırıda yaralanan vatandaşlarımıza acil şifalar diliyor, bir an önce aramıza sağ salim dönmelerini Yüce Mevla'dan diliyoruz. Bu saldırı son olsun artık diyor ve artık terör belasının bir an önce yakamızdan düşmesini diliyoruz' dedi.
Geçmişte yaşanan olaylara da değinen Köstekçi, 'Geçmişe baktığımızda 283 okul hasar gördü/yakıldı. 142 öğretmen şehit oldu. 135 cami hedef alındı. 11 Kur'an Kursu tahrip edildi. Sağlıkçılara saldırıldı, ambulanslar yakıldı. 35 yılda 20 bin çocuk, 2013-2015 arası ise 2 binden fazla çocuk dağa götürüldü. Defalarca sivil halk hedef gösterildi ve katliamlar yapıldı. Kürt halkına huzur getireceğini belirten terör örgütünün sivillere verdiği zararın bir kısmı bunlardır. Bu nedenle artık siviller olarak biz de önceden olduğu gibi bundan sonra da bu eylemlere karşı sesimizi yükseltiyoruz. Teröre karşı yürütülen mücadelede sivil inisiyatifin önemi ortadadır. Bu bağlamda; Diyarbakır analarının cesaretini kutluyoruz. Bu cesaret hepimizde büyük bir umut uyandırmıştır. O anaların mücadelesine, azmine, cesaretine ve duruşuna selam olsun. Rabbim onlarla olsun. Bu duruş; huzur adına inanılmaz imkanlar sunmaktadır. Bu nedenle bu cesareti, bu eylemi gönülden alkışlıyoruz. Allah onlardan razı olsun' ifadelerini kullandı.
Köstekçi, terörün bölgenin üstündeki kara bir bulut olduğunu belirterek, 'Bu kara bulutun üstümüzden uzaklaştırılmasında hepimize düşen vazifeler vardır. Bu nedenle bizler terör örgütünü ve kanlı eylemlerini nefretle kınıyor, bölgemizin üstündeki kara bulutun dağılmasını, bölgenin artık huzur ve refaha kavuşmasını diliyor, hepinize saygı ve sevgilerimizi sunuyoruz' diye konuştu.
Daha sonra konuşan Bitlis Medeniyet Platformu Dönem Sözcüsü Cengiz Şahin ise; zulüm, acı, gözyaşı nerden ve kimlerden gelirse gelsin siyasi görüşüne, mezhebine, meşrebine ve inancına bakılmaksızın tepki vererek, sonuna kadar mağdurun ve mazlumun yanında olacaklarını ifade etti. Şahin, 'Kulp'ta meydana gelen saldırıyı nefretle kınıyoruz. Bu eylemin amacı anaların duruşunu etkilemek, onları korkutup davalarından caydırmak ve zarar vermek gayesi ile yapıldığı aşikardır. Çocukları dağa kaçırılan ailelerin acılarını paylaşıyor ve direnişlerini destekliyoruz. İnançlı milletine ve devletine bağlı Bitlis halkı, görüşlerini istismar edecek farklı ideolojilerin insafına terk olmamıştır. Bu sebepten ötürü böyle yetişecek genç neslin manevi değerleri ışığında kültür ve geleneklerini yaşayacak, devletine ve milletine sadakat ile bağlı bir neslin yetişmesi halinde dış odakların halkımız üzerindeki oyun ve tuzakları tutmayacaktır. Anneler fedakarlık ve şefkatin sembolüdür. Annelerin feryatlarına kulak vermeyen toplumların sonu hüsrandır' dedi.
Yürüyüşe Bitlis Vali Yardımcıları Tamer Kılıç ve Kemal Karahan, Bitlis Belediye Başkanı Nesrullah Tanğlay, Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erdal Necip Yardım, Emniyet Müdürü Yaman Ağırlar, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı.