Birçok mitolojik olayı içerisinde barındıran Giresun Adası, Tabiat Parkları, sodalı suyu ile ünlü Mavigöl ve doğa harikası yaylaları ile her geçen yıl ziyaretçi sayısını arttırıyor. 9 aylık dönemde yaklaşık 60 bin yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği Mavigöl, Giresun'un önde gelen ziyaret alanları arasından ön sırada yer alıyor.
Giresun Turizm Derneği Başkan Yardımcısı Ergin Kılıçarslan, yapılan çalışmalar sonucunda Giresun'un turizm pastasından hak ettiği dilimi aldığını ve almaya devam ettiğini kaydetti.
Ordu-Giresun Havaalanı yapıldıktan sonra turizmde iyi bir ivme yakaladığını belirten Kılıçarslan, 'İstanbul'dan, Ankara'dan veya yurt dışından gelen misafirlerimiz 1 saat içinde şehrimizde oluyorlar. Burada sabah kahvaltısını yapan misafirlerimiz yaylaları gezme fırsatını bulabiliyorlar. Giresun adası ve mitolojik özellikleri, sodalı suyla beraber Mavigölümüz var, Kulakkaya yaylası, Kümbet yaylası buram buram bir temiz hava alıyorlar' dedi.
'Yabancı turistler Uzungöl, Ayder Yaylası diyordu ama şu anda Mavigöl, Kulakkaya, Bektaş, Kümbet yaylaları ile beraber çok güzel destinasyonlarımız var onları da akıllarında tuttuk' diyen Kılıçarslan, şehre gelen ziyaretçilerin cenneti yaşadıklarını ifade ettiklerini kaydetti.
Her geçen yıl gelen tur otobüslerinde sayının arttığını ifade den Ergin Kılıçarslan, 'Geçtiğimiz yıl Bin 200 tane tur otobüsümüz gelmiş 2019 yaz sezonuna baktığımızda Bin 600 sayısına çıktı. Buda Giresun'un her geçen gün daha iyi gittiğini gösteriyor. Giresun olarak bizim bir sanayi şehri olma şansımız yok ama bizim güzel bir turizm şehri olarak bu güzelliklerden daha fazla faydalanma şansımız var' şeklinde konuştu.
Turizm işletmeleri olarak yabancı dil konusunda zorlukları yaşadıklarını belirten Kılıçarslan, şöyle devam etti:
'Gelen yabancı misafirlerimiz konusunda biraz dil sorunu yaşıyoruz işletmeler olarak bizler Giresun Ticaret ve Sanayi Odası'ndan faydalanıyoruz. Personellerimizi Ticaret ve Sanayi Odasında Arapça, İngilizce, Almanca kurslarına gönderiyoruz. Giresun olarak turizm alanları adına bir bakirliğimiz var. Bizler bunu avantaja çevirmek zorundayız. Bu bizim için bir dezavantaj değil avantajdır. Bakir olan alanlarımızı gelen misafirlerimize nasıl sunabiliriz, nasıl daha güzel sunabiliriz onlara bakıyoruz.'